TT Arena’da “2. Tükürük Vakası”...

Tükürmek!

Bir sözcüğünün anlamını birlikte kullanılan öteki sözcükler belirler. Bu bakımdan sözcükler, cümlenin gelişine, cümle içindeki yerine göre anlam kazanırlar. Sözcüklere gönlünce anlamlar yüklemek isteyenler, bazen “mecaz” anlamlara yönelirler. “Mecaz” anlam, öyle durumlar yaratır ki, sözcük, bakarsınız “lastik gibi" olur; nereye çekersen oraya gider.

Demek oluyor ki, bilenler zaten biliyordur, sözcüğün tek başına anlamı fazla bir “şey” anlatmaz; “çağrışımsal anlam” öne çıkar, bu da kişiden kişiye değişir.

Tükürmek dedik ya!...

Neye, kime, nereye?

“Ben böyle sanatın içine tükürürüm!”

“Tam yüzüne tükürülecek adam!”

“Ağzına tükürdüğümün adamı!..”

“Saygısız adam, sokağa tükürmese olmaz!”

Maçlarda görüyoruz, kimi futbolcu/lar, öyle büyük bir zevkle çimlere tükürüyorlar ki... Yerlisi de öyle, yabancısı da... Ağız dolusu... Haydi, o olağan karşılandı, diyelim. Ama kimsenin aklına da parklarda, bahçelerde olduğu gibi “uyarı levhası” koymak/ dikmek akla gelmez:

“Lüften, sahaya tükürmeyiniz!..”

İyi, hoş da, “sahaya tükürmeyen” nereye tükürecek?

Adresi belli, KDV’si içinde bir soru!..

*****

Futbolda, TT Arena’da “2. Tükürük Vakası” yaşanıyor.

TT Arena, bir de bu yönüyle anımsanacak.  Biz, önce, Hakem Halis Özkahya- futbolcu Meireles arasında Galatasaray-Fenerbahçe maçında geçen “tükürük vakası”nı anımsayalım:

Halis Özkahya, raporuna yazdı: Meireles, yüzüme tükürdü.

(O gün yağmur yağıyordu. Yağmur damlası “tükürük” oldu, diyenler oldu. İroni işte.)

Meireles, “Tükürmedim”, Fenerbahçe “Tükürmedi”, PFDK “Tükürdü” dedi; Tahkim Kurulu son noktayı koydu:

“Meireles tükürmedi”

(PFDK’nin “tükürük”ten verdiği 8 maçlık ceza kalktı. Galatasaray ve Trabzonspor cephesinde kıyamet koptu.)

Sonuç: Özkahya “olmayan”ı raporuna yaz/mış.

Yani?

KDV’si içinde...

Sonra... Yine TT Arena... Bu kez Galatasaray- Beşiktaş maçı... Melo-Oğuzhan arasındaki “tükürük vakası”...

Melo, “Tükürmedim, öpücük gönderdim”; Hasan Şaş “Bizim için futbolcumuzun dediği geçerlidir.” dedi. Tolga Özkalfa da, yardımcısı Cem Satman’ın uyarısını uyup kırmızı kart gösterdiğine göre, “O, gördü, ben görmedim; o dedi, ben attım.” gibisinden raporuna yazmış olmalı kuşkusuz.

(O gün kar yağıyordu. “O, ‘tükürük değil, kar tanesiydi” diyecekler olabilir. İroni işte.)

Diyen, diyeceğini dedi; daha diyecek de... Bakalım, PFDK ve Tahkim Kurulu ne diyecek?

İlkinde ortalık, karar öncesi ve sonrasıyla toz dumandı, şimdi sütliman!..

 

http://www.facebook.com/turgutcelik

https://twitter.com/#!/turgutcelik

turgutc@ttmail.com