Turgut Özal

Bugünlerde Turgut Özal'in ölümüyle ilgili sıkça haberlere rastlıyoruz gazetelerde ve televizyonlarda. Turgut Özal'ın ölümü tabiki mutlaka aydınlatılmalı. Eğer Türkiye'de bir reisicumhuru öldürebilecek derecede güçlü organizasyonlar varsa, bunlar mutlaka ortaya çıkarılmalı. Ama ben bugün bu konuya girmeyeceğim ve Turgut Özal'ın Türkiye'ye yaptığı hizmetlerden bahsedeceğim. 

Turgut Özal'ın Türkiye'ye yaptığı çok ve pek büyük hizmetler var. Bunlardan beş tanesini aşağıda yazmak istiyorum. 

Televizyon kanallarının çoğaltılması. Eskiden sadece TRT vardı, TRT de devletin sesiydi. Mesela TRT de dansöz oynamalı mı oynamamalı mı bile büyük mesele idi. Şimdi her türlü görüşü değişik kanallarda izleyebiliyoruz. Hemen hemen gizli saklı bir şey kalmadı. Hem yakın tarihimizle ilgili hem güncel olaylarla ilgili eskiden tabu olan, devlet sırrı olan hemen her konu artık konuşuluyor, araştırılıyor, tartışılıyor. Bilhassa son senelerde bu daha da artarak devam ediyor. Bu gelişim Özal sayesinde başlamıştır. 

Bilgisayar ithalatında gümrük vergilerinin sıfırlanması. Bu sayede Türkiyede zengin fakir hemen herkes bilgisayar alabildi. Dünyadaki internet gelişimiyle birleşince Türkiyede bilgi patlaması oldu. 

Sporculara devlet tarafından büyük ikramiyeler verilmesi. Rahmetli Özal bunu başlattı ve iyi hatırlıyorum bir TV proğramında, "göreceksiniz on yıl sonra sporun pek çok dalında dünya şampiyonlukları almaya başlayacağız" demişti. Dediği çıktı. 

Türk Parasını Kıymetini Koruma Hakkında Kanun'u kaldırdı yerine 32 sayılı kararnameyi çıkardı. Eskiden cebinde bir Marlboro ile yakalanan veya 5 dolarla yakalanan hapse giredi. Mesela meşhur tiyatro sanatçısı Lale Oralaoğlu Gaziantepte bir kahve fincanı takımı almıştı. Bu kaçakmış; dönerken yolda jandarmalar çevirdi ve tutukladı. Sonra Lale Oraloğlu hapse mahkum olmakla kalmadı, bilfiil hapse girdi ve hapis yattı. Çok sonra reisicumhur özel af yetkisini kullanarak affetti de, çıkabildi. 

Türk parasını "convertable" yaptı. Hiç unutmuyorum o zaman Tarabya Otelinde bu konuda bir sempozyum yapıldı, ben de gitmiştim. Çok meşhur bir bayan iktisat profesörümüz yarım saat bunun aleyhinde konuştu. Aynı sempozyumda konuşan Ekrem Pakdemirli de lehinde konuştu. Ekrem Pakdemirli sadece bir makina mühendisiydi. Temel bir iktisadi konuda tarih, iktisat profesörünün yanıldığını ve bir mühendisin tahminlerinin doğru çıktığını gösterdi. Her zamana söylerim bir insanın profesör olması onun akıllı ve kendi konusunda bilgili olduğunu gösterir ama görüşlerinin, kararlarının doğru ve isabetli olduğunu göstermez. 

Turgut Özal'a Türkiye'ye yaptığı iyilikler için teşekkür ediyor, Allah'tan rahmet ve mağfiret diliyorum.