Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Eylül '18

 
Kategori
Futbol
 

Türk Futbolunda Özlenen Tablo

Türk Futbolunda Özlenen Tablo
 

Geçtiğimiz günlerde herkesin büyük bir heyecanla beklediği Fenerbahçe - Beşiktaş derbisi oynandı ve 1-1'lik bir skorla berabere sonuçlandı. Oynanan oyun açısından vasat bile denemeyecek kadar kötü bir oyun sahada vardı. Ancak benim anlatmaya çalıştığım şey tabiki de bu değil. Hem yöneticiler safında olsun hem de taraftarlar arasında geçmiş yılların aksine mükemmel bir dostluk havası vardı.

Çok uzun zamandır bu ülkede Fenerbahçe - Beşiktaş derbisi denildi mi akla ilk gelen şey oynanan futboldan ziyade yaşanan kaoslar,tamamlanamayan maç ve de oyuncular arasındaki yüksek tansiyon idi. Ancak oynanan son maçta şunu gördük ki ; istenildiğinde dostluk içinde, gayet güzel bir atmosferde derbiler oynanabiliyormuş. Herkesin hasret kaldığı bu güzel olaydaki başrol tabiki de Fenerbahçenin 37.Başkanı Ali Koç'a ait. Beşiktaş tribününde yaşanan gelişmeler de bu olayın en somut örneklerinden birisi. (hoparlörlerden rahatsız edici müzik çalmaması, kafetaryaların sorunsuz bir biçimde çalışması, tuvaletlerdeki su probleminin çözülmesi vb.) Burada Ali Koç'un vizyonunu anlatmak için sayfalar dolusu yazılar yazsam yine de yetmez. Ama böylesine bir güzel bir olaya adım atabilmek için sadece vizyon yetmez. Aynı zamanda hoşgörü sahibi olmak da gerekir.           

Burada ekstra bir parantez de Beşiktaşın taraftar topluluğu olan Çarşıya açmak istiyorum. Fenerbahçe Camiasının iki ezeli rakibin arasının düzelmesi için yaptığı bunca jeste karşılıksız kalmadılar ve onlarda bir bildiri paylaşarak derbide gösterilen nezakete olan memnuniyetlerini güzel bir yazıyla dile getirdiler. Maçı izlerken; saha içerisinde futbolcular arasında ufak tefek atışmalar dışında herhangi bir nezaket dışı hareket de görmedim açıkcası. Çünkü Fenerbahçe - Beşiktaş derbisi denildimi hafızalara kazınan en önemli olaylardan birisi de futbolcuların gösterdiği profesyonellik dışı davranışlar oluyordu. En çok hoşuma giden olaylardan birisi de maç sonunda Fenerbahçe Divan Kurulu Başkanı Vefa Küçük'ün televizyonlara verdiği o güzel röpartaj idi . Hemen bir cümle alıntı yapıyorum: ''Sahada kıran kırana rekabet ama tribünlerde dostluk vardı.'' Demek ki maç sonunda hakem hataları üzerinden algı yapmak dışında istenice daha güzel şeyler de yapılabiliyormuş.

Bütün bu yazdıklarımı özetleyecek olursam: Futbolumuzdaki bu güzel gelişmeye kayıtsız kalmak imkansız olurdu. Aslında sakin bir kafayla oturup düşününce bunlar futbolun ve centilmenliğin doğasında olan normal şeyler ama biz toplum olarak bu tür şeylere alışkın değiliz. Daha doğrusu bazı değerlerimizden mahrum kalıp ne olduğumuzu unuttuğumuzdan beri böyleyiz. Nasıl ki bu millet Metin Oktayın jübilisende Metin Oktay ile Can Bartunun formalarını değiştirip 10 dakika farklı takımlarda oynamalarını ayakta alkışladıysa ben bu toplumun er ya da geç özüne yani fabrika ayarlarına döneceğine inanıyorum. Ve bunun için canı gönülden dua ediyorum.

 

 
Toplam blog
: 2
: 206
Kayıt tarihi
: 20.03.17
 
 

1 Temmuz 1992'de Horasan/Erzurum'da dünyaya geldim. 26 yaşındayım ve Ankara'da yaşıyorum. Bugünde..