Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Şubat '15

 
Kategori
İlişkiler
 

Türk iyimserliği

Türk iyimserliği
 

Tipi Türk'e benzemese de, tarzı tam bizim gibi... Nedensiz bir iyimserliği var abinin... Belki de ataları Türk'tür!


Ortada hiçbir akılcı neden yokken iyimser davranabilmeye; ben kısaca, Türk iyimserliği diyorum. Hadsizlik demeye dilim varmıyor çünkü.

Klasik bir Türk iyimseri, cebinde beş kuruşu yokken, dünyanın en büyük şirketini kurar hayalen... Açlıktan nefesi kokarken, dünyanın tüm yoksullarını doyurur. Hayal edene hapis cezası verilmiyor ne de olsa... Atma Recep! Kalede ben varım. Her vurduğunu tutamasam da, biz birbirimizi biliriz.

İyimser olması için ille de realist olması gerekmez bizden olanın... Hayra yoracak hiçbir şey bulamazsa, gerisinde kalanlara diker gözünü... Sanki dünya geriye gidiyor. Gelecekten habersiz...

Bir Türk iyimserinin, en iyi olabilmesi için; ne çok çalışmaya ihtiyacı vardır ne hesapla kitaba; ne eğitimsizliği durdurabilir onu ne de kapasitesinin sınırı... Hiçbir şeyi ortalamaya uydurmak gibi bir dert edinmez kendine. Düşledikleri bile dünyanın en iyisi olacak!

Mesela bu ülkede, mucit geçinenlerin çoğu, üniversite mezunu bile değildir. Ne de olsa hayat yetiştirmiştir onları. Yaşam, en büyük öğretmenidir böylelerinin... İlave hiçbir donanım gerekmez. 

Allah'tan, "Yürü ya kulum!" demesini bekleyenlerin, ezici çoğunluğu bu topraklarda yaşar. Olursa kendinden, olmazsa yaradan öyle istediği içindir.

İflas etmek mesela... Bir Türk Don Kişot'unca, en sıradan işlerden sayılır. Ondan önce babası, dedesi, tanıdığı kim varsa, en az bir kez ticareten nalları havaya dikmiştir. Batan başkalarının parası olsa da, voleyi vurduğunda, herkese borcunu öder abimiz evelallah! Ne akıllanır ne uslanır. Kendinden gazlıdır. Havası damarlarını şişirmeye fazlasıyla yeterlidir.

Havasından mıdır, suyundan mı; bilemem. Ama bu ülke, durmadan nedensiz iyimserler üretiyor. Belki de, toplumsal çaresizliğimizin vardığı son kapıdır bu. İşi Allah'a bırakıp, işi ulaşılamayacak hayallere havale etmek... Olmayınca da, "Kaderimiz böyleymiş!"i oynamak!..

"Peki arkadaş! Aklın ne güne duruyor?," diye sormayasın sakın. Bir Türk'ün iyimser olmak için akla ihtiyacı yoktur ki! Aklı kim kaybetmiş, sağduyuyu kim nerede unutmuş olmalı ki; bizimkine rastlasın!

At oltayı denize, elbet bir balık takılır. Olmadı mı? Üzüldüğün şeye bak! İnsanoğlunun mazeretleri biter mi hiç? Sen sor, Türk iyimseri anlatsın. Bahaneleri can simididir onun... Her sıkıştığında, ucundan tutunduğu...

Not: Yazıda kullanılan görsel internetten alınmıştır.

 
Toplam blog
: 1349
: 1777
Kayıt tarihi
: 30.01.11
 
 

İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler veTanıtım, A.Ö.F. Adalet Yüksek Meslek ..