Türk Milleti Anayasa'da yer almazsa, Al Bayraksız ülkede İstiklal Marşı'nı kim söyleyecek?

Türk Milleti Anayasa’da yer almazsa, Al Bayraksız ülkede İstiklal Marşı’nı kim söyleyecek?

İzmir’in insanın iliğine işleyen ender soğuklarının yaşandığı 1970 yılının Şubat ayında sömestre tatilinden yeni döndüğümüz bir pazartesi günüdür.

İzmir-Bornova Suphi Koyuncuoğlu Lisesi’nde sabah İstiklal Marşı’nı söyledikten sonra okul müdürümüz tüm öğrencilere derslere girmemesini uyardı.

Çünkü okul müdürümüz, İstiklal Marşı’nın damarlarımızda ‘hissetmeden,’ anlamını ‘terennüm etmeden’ söylendiğini haykırıyor, öğreninceye kadar bahçede olacağımızı uyarıyordu.

Sözün kısası, sürekli ‘detone’ oluyorduk.

O gün dondurucu soğuk altında iki saate yakın sürede Müdürümüz Aysal Aytaç ve Müzik Öğretmenimiz eşliğinde tüm okul İstiklal Marşı’na ‘senkronize’ olmuş, ‘gurur’ içinde söylerken gırtlağımızı parçalıyorduk.  

İstiklal Marşı ve Al Bayrak, anılarımın arasında kesinlikle silinmez bir yer alan, bugün Türk Milleti’nin ’ bağımsızlık,’ ‘özgürlük’  ve ‘var olma’ ‘simgesi,’ kuşaktan kuşağa ‘Ulus Devlet’ olmanın ‘vazgeçilmez unsuru,’ ülkenin ‘evrensel sembolü,’ ‘TÜRK’ olmanın kendini ‘ifade biçimidir.’

İstiklal Marşı ve Al Bayrak biri birinden ayrılamaz, biri olmadan, diğeri olmayan T.C.’nin ‘kutsal ikilisidir.’

Şimdi gelin İstiklal Marşı’nı bent, bent, dize, dize, sözcük, sözcük birlikte irdeleyelim ki, Türk Milleti için ‘anlam bütünlüğüne’ ulaşalım.

Gururlanalım, kıvanç duyalım…

Birinci Bent

- Şair Mehmet Akif Ersoy Türk Milleti’ne sesleniyor.

- Vatanımızda bir tek insan kalıncaya dek bu vatanı savunacağız                                    

·Vatan toprakları üstünde bir tek Türk bile kalsa, ‘bağımsızlığımızı’ ve ‘bayrağımızı’ savunacaktır

- Bayrağımız dalgalandığı yerden indirilemez, tutsak edilemez, Onun için kaygılanma.

- Bayrak ‘Türk Ulusu’nun yıldızıdır

- Bayrağımız her zaman parlayacak ve Ulusumuz yaşayacaktır.

İkinci Bent:

- Şair Ersoy Bayrağa sesleniyor.

- Ey nazlı Bayrağımız, Ulusumuza kızıp kaşlarını çatma.

- Seni gökyüzünde dalgalandırabilmek için Ulusumuz çok kan dökmüştür.

- Eğer kaşlarını çatarsan uğruna dökülen kanlar sana helal olmaz.

- ‘Bağımsızlık’ Ulusumuzun hakkıdır.

İstiklal Marşımızın özü, Al Bayrağımız Türk Ulusu var olukça birlikte sonsuza dek yaşayacaktır.

Eğri oturalım doğru konuşalım Cumhuriyet döneminde yazılan tarihler sürekli ‘resmi tarih’ şaibsaltında kalmıştır.

Bilimsel dayanağı olmayan, ‘ön yargılı’ veya  ‘federal devlet’  bezirganları ile ‘ulus devlet’ anlayışına karşı çıkanların Türk ve Kürt ayrımı ‘mayası’ tutmamıştır, tutmuyor, işte!..

Emperyalist Güçler ve yerli ‘işbirlikçileri,’ Birinci Dünya Savaşı sonunda Anadolu’da Türk Milleti yok edilmek üzere iken, ‘yok etme’ planına Ulusal Kurtuluş Savaşıyla ‘hayır’  dedikleri ve Batılı Emperyalist güçlere kafa tutulduğu için yenilgiyi sindiremediler.

‘Tarih tekerrürden ibarettir’ özdeyişi ne kadar ‘doğru’ ve ‘yerindedir.

Bugünlerde ise, 3. Erdoğan Hükümeti’nin ’koordinasyonu’ ve ‘işbirliği’ içindeTürk Milleti’ni ‘yok etme’ projesinde yer alan kanlı terör örgütü PKK’nın ‘terörist başı’  Öcalan ve Kandil’deki kurmaylarına TBMM’ndeki ‘krikosu’ BDP’nin de katkılarıyla‘meşruiyet,’ ‘resmiyet’ dolayısıyla ‘hukuksal’ nitelik kazandırılması süreci yaşanmaktadır.

Soruyorum sizlere T.C. Anayasası’nın ‘değiştirilemez unsurları’ ‘Türk Milleti’ ve ‘Al Bayrağı’ ‘Anayasa’da yer alamayacak ise; ‘İstiklal Marşı’nı hangi okulun öğrencileri söyleyecek?

11.04.2013, İzmir