Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Haziran '10

 
Kategori
İş Yaşamı - Kariyer
 

Türkiye' de iş aramak

Türkiye' de iş aramak
 

İş ilanlarında, özellikle belli bir düzeydeki ilanlarda öyle gereksiz klişeler var ki, insanın sinirlerini bozuyor. Ben inşaat mühendisiyim. 10 yıldan fazladır çeşitli pozisyonlarda ve firmalarda görev yaptım. Hep yurt içinde çalıştım ve hiç bir zaman hiç bir firmada yabancı dile ihtiyacım olmadı. Dolayısıyle bu süre içinde bildiğim kadarını bile unuttum.

İş ilanlarına bakıyorsunuz yabancı dil olmazsa olmaz şartlardan biri olarak sunuluyor. Uluslararası iş yapmayan, yabancı bir firmayla ortak çalışmayan, yabancı bir mevzuata göre iş yapmayan bir firmanın yabancı dil bilen elemana neden ihtiyacı olur ? Tabiki olması çok güzel birşey. Keşke herkes en az bir yabancı dili konuşabilse. Fakat üniversitelerdeki eğitim malum. Dışardan bir eğitim almadan bir üniversite mezununun yabancı dili aranılan düzeyde bilmesi mümkün değil. Dışardan eğitim almak için ise para lazım. İnsanlarda bu imkanı bulamıyor.

Peki yabancı dile bu kadar önem veren hangi firma çalışanlarına bu katkıyı sağlamak için kurum içinde bir faaliyet yapmış? Hangi firma başarılı çalışanını yabancı dil öğrensin diye bir kursa kayıt ettirmiş. Herkes hazıra konmak istiyor.

Bir de şu tecrübeli eleman meselesi. Bazen başarılı iş adamları başarı sırlarını açıklarken tecrübeli ve uzman kişilerli işe almak derler. Be birader , çalışmasına fırsat verilmeyen insan tecrübeyi nasıl edinecek ? Çalışmayanın tecrübesi mi olur? Sen iş hayatına atıldığında tecrübeyi ananın karnında mı öğrenmiştin ? Televizyonlarda söyleşi programlarına çıkıp, gençlere fırsat verilmeli, gençlerin önü açılmalı diye nutuklar çekmeyi biliyorsunuz. Ondan sonra eleman ilanların da , şu işte bu kadar tecrübe, bu işte şu kadar tecrübe şarttır diyorsunuz. Bu tecrübeyi nerde dağıtıyorlarsa söyleyin de herkes gidip oradan alsın.

Hımm daha önce falan firmada çalışmışsın bu konuda tecrüben var.. Evet önce ki çalıştığım firma beni sizin için özellikle yetiştirdi, siz benimle uğraşmak için zahmet etmeyin istediler, onlar salak sen akıllısın ya... Bence firmaların bu tür bir yaklaşımı tek kelimeyle adaletsizlik ve terbiyesizlik.

Tecrübeyi ilanlarında şart koşan her firma sahibi ve insan kaynakları müdürü ilk işe girişlerini gözlerinin önüne bir getirsinler. İlk işe alındıklarında ne kadar tecrübeliydiler ? Kendilerine çalışma fırsatı verilmeseydi bugünkü tecrübe ve makamlarına ulaşabilirler miydi ?

Adına özgeçmiş (cv ) denen, aslında kişi hakkında ön bilgi vermekten başka bir anlam taşımayan bir kaç kağıda kahve falı bakar gibi bakarak insanların geleceği hakkında hüküm verenlere ne demeli ?

Diyelim ki adamın yabancı dili yok, tecrübesi yok... Fakat son derece dürüst, akıllı, mesleğini seviyor, öğrenmeye istekli, çalışmayı seviyor, becerikli, saygılı, v.s... Şimdi böylel bir insan, cv si yarım sayfayı aşmıyor diye sokağa mı bırakılmalı ?Al kardeşim bu adamı. Akşam kurslarına gönder 6 ayda bülbül gibi ingilizce konuşsun. Ver, firma içinde tecrübeli bir adamın yanına, al bu arkadaşı bir süre beraber çalışın ve ona gerekenleri öğret de. İlk üç ay yemek ve yol masrafı dışında maaş vermeyeceksin. Sonraki altı ay, zaruri ihtiyaçlarını karşılayacak bir miktar maaş vereceksin. Bir yıl sonra geldiği düzeye göre maaşını kademeli olarak arttıracaksın. Sen de bu arada bazı işleri ucuza yaptırmış olacaksın. Adamın sana bir maliyeti olmayacak.

Bir ara işsizlikten pazarlama sektörüne girmiştim. Bu sektörde de 5 yıllık bir deneyim kazandım. Sonra ünlü bir firmanın kapısını çaldım.. 5 yıllık tecrübem ve referanslarım iyi olduğu için işe kesin girerim gözüyle bakıyorum.. Aldığım cevap aynen şuydu.. Daha önce bu sektörde başka firmalarda tecrübeleriniz var. Ancak biz kurum olarak, bizim dışımızda başka bir firmanın kültürüyle yetişmiş elemanla çalışmıyoruz. Biz tecrübesiz elemanı alıp kendi firma kültürümüze göre yetiştirip bünyemize katıyoruz. Tecrübeli eleman eski firmasının alışkanlıklarıyla beraber geliyor. Dolayısıyla bizim sistemizde ki diğer çalışanlarla uyum sağlıyamıyor. Onları da bozuyor.

Gayet mantıklı...

Bazen de şuna tanık oluyorum.. İş ilanlarında bir sürü şart yazıyorlar, şöyle olacaksın , böyle olacaksın diye. Sonra patronun bir yakınını buluyorsun. Bütün şartlar bir anda önemsizleşiyor ve hiç bir özelliğin yokken müdür koltuğuna oturabiliyorsun. Pekiii sayfalarca cv yazıp, bir bir onlarca yetenek ve özellik sıralayan insanlara ne oldu? Bir anda o insanlar gereksiz, hiç bir özelliği olmayan biri süpermen oldu..

Amaaan.. yine sinirlerim bozuldu.. kesiyorum burda.. ne saçma bir ülkede yaşıyoruz Allahım...

 
Toplam blog
: 29
: 1481
Kayıt tarihi
: 21.07.06
 
 

... KTÜ mezunu inşaat mühendisiyim. Proje müdürlüğü , İnşaat kontrollüğü ve danışmanlığı, Statik ..