Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

04 Temmuz '08

 
Kategori
Sosyoloji
 

Türkiye'nin Travmaları 2

HAVUÇ-SOPA İKİLEMİ

Türkiye’nin travmatik olgularını irdelemeyi sürdürüyoruz.

Sosyal psikolojide ‘havuç-sopa tekniği’ denilen bir şey vardır. Deneği, yanlış yaptığında sopalarsınız, doğru yaptığında havuçlarsınız. Sonunda denek, hep olumlu şeyler yapar. Buna ‘etkin koşullandırma’ denir. Toplum, Pavlov’un köpeği tam olmasa da, ona epeyi yakın biçimde davranır. Araya fazladan telkin, propaganda türü, yalnızca insanı özgü araçlar da girer.

Ancak, Türkiye’de durum böyle mantıklı işlemedi.

Temelde 3 darbe ardından, 3 liberalizm geldi doğru.

3 sopa, 3 havuç olsa ve bu kadarla kalsa, doğru olurdu.

3 darbe olmasaydı, 3 liberalizm değil, 1 liberalizm bile olamazdı doğru.

Yanlış olanlar şunlar:

Liberalizmlerin arasına, 2 tane buçuk’ar darbe daha karıştı ve biri sivil darbe. Bu kafa karıştırıcı.

Liberalizmi savunanların tamamına yakını, bireysel özgürlüklere tümüyle karşı. Hık dedin mi, kafana sopayı yiyorsun. Havuç beklerken, sopa yemek, insanı afallatır, öyle de yapıyor.

3. darbe, 1. liberalizmin gelmesine karşı çıktı ki bu bir ikilemdi.

En önemlisi şu:

Devlet kendi ve bazı özel elemanlarına, hep yanlış, kötü, çirkin ve olumsuz işler yaptıkları halde, sopa yerine, habire havuç veriyor. Kitle de bunu görüyor. Devletin uymadığı yasalara, vatandaş hiç uymaz. Eğer, tüm yasalar uygulansa, 70 milyonun % 99, 5’u içerde olurdu.

Bunlar ikilem yarattı.

İkileme giren insan yalakalaşır.

İkileme giren insan, mental konfüzyona girer ki buna literatürde ‘sosyal şizofreni’ deniyor.

İkileme giren insanın beynine kramp girer. En tehlikelisi bu. Buna özellikle ‘akıl tutulması’ dememeyi yeğliyoruz, çünkü o bu durumu yaratanların kullandığı bir tanım, yani faşistlerin komünistlerden kavram aşırması gibi bir durum.

Tüm bunlar aksiyolojik vakum yarattı, yani değer yargılarının aşınması değil, bomboşluğu sözkonusu. Bu, çok ve kolayca para kazanan insanların para harcamayı bilmemesi ve becerememesi, tatilin mesaiden yorucu olması, kitap okumamakla övünülmesi, mafya babasının veya dünyanın kanını içen dolar milyarderinin yaşlanınca kendini hayır işlerine vakfetmesi kabilinden eski CEO’ların sivil toplum örgütlerinde çalışması gibi komik durumlar yarattı.

Türkiye, havuç-sopa travması yaşıyor. Şu anda ben dahil hiç kimse; 4. liberalizm mi gelecek, gelecekse kim yapacak; darbe mi gelecek, olacaksa kim yapacak, bilmiyoruz. İktidarın 4 odağı birbirine girişmiş durumda.

Havuç ve sopa sistemin elinde, sistem-düzen tarihe bakakaldı.

Bindik bir alamete, gidiyoruz kıyamete...

 
Toplam blog
: 2216
: 514
Kayıt tarihi
: 16.08.06
 
 

Serbest yazarım. 1960 doğumluyum. BÜ İşletme mezunuyum. ..