Tutarlı siyaset

Suriyede son yılların en büyük katliamları yapılıyor. Ülkemiz başından beri bunun karşısında yeralıyor. Bir kaç gün öncesinde yaşananlar bardağı taşırmaya yetti bile. Fakat öncelikle kendi içimizde bir olamıyoruz. Ortak tepkimiz bile çatlaklarla dolu.

Bu çatlakların en büyüğü CHP dir. Zira hatırlayacaksınız Suriye'de olaylar çıktığında Sayın Kılıçdaroğlu hükümete yüklenmişti. Libya'da ve Mısır'da ülke olarak gösterilen tepkiyi neden Suriye'de göstermiyorsunuz diye serzenişlerde bulunmuş hükümeti çift yanlı davranmakla suçlamıştı.

Günler geçti hükümet net tavrını koydu. Hem de Suriye'yi dışlarcasına. Fakat ne olduysa bizim CHP'ye birden değişti. Sonra tuttular Suriye'yi ziyaret ettiler.

Geçen günlerde Suriye'de bayrağımıza ve elçliğimize karşı çirkin bir saldırı gerçekleştirildi. Ülke olarak tavrımızı net koyduk. Fakat CHP bir milletvekili çıkıp bir açıklamada bulundu.

"Hükümet Suriye'de olan iç olaylara ülke olarak müdahil olmamalıdır." dedi. Bunun anlamını az çok herkes bilir.

Suriye'de yaşananlar bir iç meseledir. Türkiye buna karışmamalıdır. Ama ne yazık ki bu söylemin tam tersini Sayın Kılıçdaroğlu söylemişti.

Bu ülkemiz için acı bir gerçektir. Ne CHP ne de iktidar için çalışan bazı partiler bu tutarlılığı ne içeri de ne de dışarıda sağlayamamışlardır. Hortum gibi sürekli dönmek zorunda kalmışlardır.

Peki bu durum bize ne kazandırır. Bence hiçbir şey. Fakat bunu algılayacak siyasetçilere ihtiyaç lazım. Bin kere düşünüp bir kere söylemek lazım. Az düşünüp çok konuşan hata yapar. Maalesef bu da bizim siyasi arenamızda fazlasıyla var.