- Kategori
- Güncel
Üç Şehit
Bazı çevreler, son dönemdeki güvenlik güçlerimize yönelik saldırıların, yeni güvenlik paketine yol açmasının yanlış olduğunu savunmaktadır.
Bu kişiler, sanıyorum, sorumluluk duygusunun ne olduğunu bilmeyen , yaşamları boyunca doğru dürüst sorumluluk verilmeyen insanlardır. Eğer "sorumluluk nedir" bunu yaşayarak öğrenmiş olsalardı, yani bu kavramı kitaptan okuyarak öğrenmiş olmasalardı , ayrıca art niyetli de değilseler, hükümete kesinlikle hak verirlerdi, vermeleri gerekirdi.
Önce polislere, sonra da askerlerimize yönelik suikast türü saldırılar sonucu şehitler verdik. Aynı dönemde bir toptan ayaklanma teşebbüsü yapıldı.
Karizmatik lideri olmayan, sınırları cetvelle çizilmiş, totaliter rejimli, başka bir deyişle demokratik olmayan yönetimlere sahip, zavallı arap ülkeleri, Atatürk ün temelini attığı T.C. ile aynı kefeye konursa bu yanlış öngörüler yapılır. Bu öngörüyü, T.C. nin kadim , emperyalist düşmanları olan, küresel güçler tarafından yapıldığı da aşikardır. Ama bu öngörüler asla tutmayacaktır.
Bu durumda sorumlu başbakan ve hükümet birtakım önlemler almayacaklar mıydı? Bence az bile önlem alınmıştır. Çözüm süreci bile rafa kaldırılabilirdi. Hatta olağanüstü hal bile getirilebilirdi. daha ilerisi sıkıyönetim ilan edilebilirdi. Ve sanıyorum tüm bunlar da önümüzdeki dönemde, gidişata göre masadadır.
Bazı aklı-evveller, örneğin suç işlenmeden önce 24 saat gözaltına alma sürecini, Avrupa ülkelerinde olmasına rağmen T.C. de uygulanmaması gerektiğini ifade etmekteler. Aslında bunun tam tersinin sözkonusu olduğu o kadar açık ki. Tam tersine bu önlemler Türkiye gibi terör belası ile mücadele eden ülkelerde öncelikle alınmalıdır. Avrupa ülkelerinde olmasa da olur. Bu nasıl beyin anlamak olanaksız.
Avrupa ülkelerinde bu şekilde 3 askerin infazı v.b. yapılmış olsa inanın çok daha ağır yasal önlemler getirirlerdi. Hem de hiç beklemeden.
Bu insanlar, maalesef çözüm süreci için teröre göz yumulmasına bile hayır demiyecek kişiler. Ben de çözüm sürecinin yanındayım, ama yavaş yavaş fikrimin yanlış olduğunu bile düşünmeye başladım. Çözüm süreci nelere rağmen kabul görmeli bu konu iyice tartışılmalıdır.
Ama muhtemelen bu son saldırılar, büyük ihtimalle Esed in istihbarat örgütlerinin işidir. Çünkü kürtler, benim gördüğüm kadarıyla çözüm sürecinden yanadır. Çünkü aklın yolu birdir. Ve kürtler de o kadar aptal değildirler. Onlar da aynen bizler gibi uçuruma doğru itilmek istenmektedirler. Umuyorum ki işin farkındadırlar.
Ama kürtler arasında da satılmışlar vardır. Ben şunu görmekteyim ki Esed, savaşa harcadığından çok daha fazla parayı T.C. ni karıştırmak için istihbarat örgütlerine harcamaktadır. Bu konuda İran istihbaratını ve PKK içindeki çözüm sürecine muhalif güçleri de kullanmaktadır. Bu konuda Esed ve Suriye istihbaratı, asla hafife alınmamalıdır.
Unutulmasın ki PKK, Anadolu da eylem yapacak güce , Hafız Esadın desteği ile Suriye topraklarında erişmiştir. Ta ki 1990 lı yılların sonunda TSK nin ciddi uyarısı ile bundan vazgeçmiş görünmeyi tercih etmiştir. Ama aslında asla vazgeçmemiştir.
Allah, hem asker hem de polis, tüm güvenlik güçlerimizin yanında olsun.