Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Şubat '09

 
Kategori
Siyaset
 

Uçurumun kenarında bir parti

Uçurumun kenarında bir parti
 

Baykal'ın Solu


Deniz Baykal’ı , çarşaflı bir bayana CHP rozeti takarken gördüğünde, durumu olağan karşılayan pek fazla insan yoktur harhalde aramızda. Bu CHP ve Baykal için inanılması zor bir karardı, tam anlamıyla bir siyaset ve siyaset olduğu kadarda tam bir kumar.

Düşünün ki siz senelerdir yüklendiğiniz ve miras olarak gördüğünüz misyonunuzu ve vizyonunuzu bir anda unutup, on yıllardır devam ettirdiğiniz, halk için! ama halka rağmen “aymazlığını” bir kenara bırakıp, belki , belki de denemek gerek diyerek ve Türk siyasi tarihinde Süleyman Demirel anlayışını takip ederek bir kumar oynadınız; ama Süleyman amcamızın hiçbir zaman yapmayacağı bir şekilde değişikliği damdan düşer gibi yaptınız, bu halk nede olsa aptaldır buna da inanır seçimler öncesi ne kaparsak kaparız dediniz, iktidarın yolu bu “göbeğini kaşıyan adamlar ve onların kapalı karılarından geçiyor , ne yapalım! ” diye düşündünüz .Vatandaşın hem yüzüne karşı sövüp hem de cebindeki oya talip oldunuz, maalesef hiçbir zaman bu insanları anlamak istemediniz ve daha da kötüsü bu insanları anlamadan onlara zorla bir şeyleri anlatmak, gerekirse kafalarına vura vura geçmişte olduğu gibi kendi sisteminizi dikte ettirmek istediniz

Sonuç olarak , CHP'nin bu hamlesi ne sonuçlar getirir bi bakalım :

1- CHP’nin çarşaflı kadınlara rozet taktığını gören diğer çarşaflı kadınlar ve kocaları, ya bu CHP bizim bildiğimiz “gavur” CHP değil heralde diyerek oylarını CHP’ye verecekler. CHP bu ihtimali daha kuvvetli kılmak için şimdi Kuran kursu açılımına gitti. Bunun yanında CHP’nin kalıtsal hale gelmiş oy verenleri de partilerinin bu uzak görüşlü politikasını “Amaçlar araçları mübah kılar “ anlayışından hareketle doğru karşılayacaklar ve destekleyecekler. Parti böylece iktidara yürüyecek ve sonuçta da her şey güllük gülistanlık olacak.

2- Baykal yarın, başörtülüye rozet takmayı ya da Kuran kursu açmayı geçip, hergün camiye gitse, ön safta namaza dursa, camiden dışarı çıkıp, başına da yeşil bir bant sarıp çember sakallılarla tekbir getirse –tabii bu arada kendiside sakal bıraksa – bile bu oyunun ne olduğunu bilen muhafazakar vatandaş duruma kanmayacak, bildiğini okuyacak. Sol görüşlü vatandaşlarımız da “bu bizim CHP’dir numara yapıyor” veya her zaman olduğu gibi “Solda başka gidecek yer yok” diyerek oylarını bu partiye vermeye devam edecek ve seçim sonuçları da beklendiği gibi AKP-1 ve CHP-2 olarak çıkacak..

3- Son ve en tehlikeli ihtimal, tabii CHP için. Muhafazakar ve sağ kanada yakın o kadar politikaya rağmen CHP, “çarşaflıların” oylarını alamayacak, üstüne üstlük kendi tabanı da “Bu parti nereye gidiyor” ya da “Bu bizim partimiz değil” diyerek oy vermekten vazgeçecek ve sonuç tam bir hüsran. CHP kendi isteğiyle geldiği uçurumun kenarından tam anlamıyla tepetaklak aşağı yuvarlanacak ve beklide bi daha belini doğrultamayacak.

Yukarıdaki üç ihtimalden gerçekleşmesi en muhtemel olanı ikincisi gibi gözüküyor; ama burası Türkiye hepimizin malumu, halkın ihanet edenleri ve kendisini kandırmaya çalışanları ne hale soktuğunu 2002 seçimlerinde gördük ve kanaatimce görmeye de devam edeceğiz.

Sonuç ne olursa olsun bu millet her şeyi olduğu gibi Deniz Baykal’ın yapmış olduğu bu hakareti de aptal yerine konulmuş olmayı da unutacaktır;ama bir şeyi iyi biliyorum ki, BU HALK BİR ŞEYLERİ UNUTURKEN, BİRİLERİ DE ÇOKTAN UNUTULMUŞ OLACAKTIR.

 
Toplam blog
: 22
: 1957
Kayıt tarihi
: 12.05.07
 
 

1982 Bayburt doğumluyum. İlk okulu başka, orta okulu başka, liseyi başka bir şehirde okudum. Bunl..