Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Aralık '07

 
Kategori
Güncel
 

Umutsuz, çaresiz değiliz

Umutsuz, çaresiz değiliz
 

“Ben, Atatürkçüyüm. Ben, Cumhuriyetçiyim. Ben, Laikim. Ben, Antiemperyalistim. Ben, Tam bağımsız Türkiye’den yanayım. Ben, özgürlükçüyüm. Ben, insan hakları savunucusuyum.Ben, terörün karşısındayım.Ben, yobazların, hırsızların, soyguncuların, vurguncuların, çıkarcıların karşısındayım.Dün sabaha değin araştırarak yazdığım hiçbir şeyi yalanlayamadınız.

Öyleyse vurun, parçalayın! Her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır!”

Uğur MUMCU

Sevgili Uğur MUMCU ışıklar içinde yat. Senin her parçandan senin gibiler, seni aşacaklar doğdu.

Benim güzel ülkemde Atatürkçüler, Cumhuriyetçiler, Laiklikten yana olanlar, antiemperyalistler, Tam Bağımsız Türkiye yanlıları, özgürlükçüler, terörün karşısında olanlar, yobazların, hırsızların, soyguncuların, vurguncuların, çıkarcıların karşısında olanlar az sayıda değiller.

Ancak ne yazık ki hala kişi başına düşen eğitim yılı süremiz dört yıl civarında. Yukarıda sırladığımız kavramları bilenler, anlayanlar azınlıktalar nicelik olarak. Ne yazık ki sandıkta nitelikli insan gücümüz belirleyici olamıyor.

Ülkem terör bataklığına sürükleniyor günden güne. Terörle siyasal mücadele adına ordumuz yıpratılmaya çalışılıyor, silahlı kuvvetlerimizin başarılarını sahiplenmeye çalışanlarca.

Bazı kentlerimizde otomobiller yakılmaya başlandı. Milletvekillerimiz birbirlerini akrabalarının terörist olduğunu, dağlarda olduğunu söyleyerek suçlamaya başladılar. İnsan hakları savunucuları kayboldu. Şimdi insan hakları denilince teröristlerin ya da cumhuriyetimizin kuyusunu kazıcıların korunmasını amaçlayan iş ve işlemler akla geliyor daha çok. Önceden dernek, sendika vb. isimler altındaki örgütlenmelerin yerini, …………. …….. Vakfı vb.örgütlenmeler aldı.

Yobazlar gemi azıya aldılar. Kubilay’ın katledilişinin yıldönümünde yobaz, gerici vb. söylenemez oldu. Kentlerimizin, bazı cadde ve sokakları şimdi de dincilerce kurtarılmış bölgeler gibi yaşanmaya başladı. Belediye otobüslerinde , başlarında siyasal simge taşıyanlar özel olarak okullarına taşınmaya başlandı. Bürokrasiye imamlar hakim olmaya başladılar. Sağlık müdürlerimiz, okul müdürlerimiz, üniversite rektörlerimiz, il ve ilçe eğitim müdürlerimiz, ilgili ilgisiz her alandaki yöneticilerimiz imamlardan seçilir oldu. Birçok bakanlığa hatta üniversitelerimize Diyanet’e ayırdığımız bütçeyi ayırmıyoruz

Yoksulluğu önlemekle görevli olması gerekenler, yoksulluğumuzu sömürmeye, yoksulluğumuzdan çıkar sağlamaya çalışır oldular.

Devletin yapısı, işleyişi değişmeye başladı. Devlet hizmetlerini, iktidardaki siyasal partiye hizmet anlayışına dönüştürmeye başladılar.

Vurguncuların , hırsızların, soyguncuların, çıkarcıların yaptıklarını örtüyorlar; türban denilen bir bez parçasıyla. Toplumun beyni dönüştürülüyor. Cumhuriyet tarihinde ilk kez cami sayısı okul sayısını geçti, Resmi ya da kaçak Kuran kursları sayısı yüzbinlerle ifade edilir oldu. Cemaat ve tarikatlara ait okul ve dershane sayısını bilen yok. Kadınlarımız, türlü biçimlerde evlerde örgütlenmeye başladılar, tekke ve zaviyeleri aratmamacasına.

Dünyada en yüksek faizle borçlanan ülkelerden biri olduk. Dünyada sıcak paraya en yüksek faizi veren ülke olduk. Seksen küsur yılda borçlandığımız miktarı 4-5 yılda borçlanır olduk. Cari açığımız çığ gibi büyüyor.

Ülkelerin ancak bilimle, teknolojiyle, eğitimle, kültürle kalkınıp gelişebileceğini unutmuş görünüyoruz.

Ancak bütün bunlara karşın hala çaresiz değiliz, hala umutsuz değiliz.

 
Toplam blog
: 190
: 3134
Kayıt tarihi
: 28.09.07
 
 

Emekli öğretmenim. Yurdunu, ulusunu seven, her konuda sorumluluk sahibi gençler yetişsin istiyorum. ..