Ustam şikayetim var sana !!!

Ustam, Işığım, Öğretmenim..

Ölümün de yaşamın da incecik bir çizginin üstünde her gün birbiriyle dans eden ve asla

ayrılamayan iki iyi arkadaş olduğunu hatırlatan insan...

Senin insan yüreğini, sorumlu kalemini, kahramanlık ve ödül kibrinden uzak ; bildiğin her şeyi sorumlu davranmayı unutmadan paylaşma cömertliğini göstermeni çok özledim..

Her 24  Ocak'ta yokluğunun yaratttığı yara yeniden kanardı  yüreğimde.. Şimdilerdeyse her gün 24 Ocak gibi yoksun ve yaralı yüreğim ; gördüklerimden ve duyduklarımdan ötürü..

Rahat uyu ardında bıraktığın öğrencilerin, arkadaşların, bayrağı senden devraldıkları gün gibi

gazetecilik ilkelerine sahip çıkmaya devam ediyorlar demek isterdim sana....

Ama ; ne çocuğun gibi sevdiğin gazeten senin bildiğin eski gazeten, ne de inandığın arkadaşlarının çoğu ; habercilik sorumluluğunun bilincinde şimdilerde...

Hiç bir yürek senin gibi ; her sabah sevdikleriyle vedalaşıp, ölüme korkmadan merhaba diyecek kadar yürekli değil artık..

Şimdi olsaydın eğer; her zamanki gibi kalemin cesur ama sorumlu işlerdi kağadı dantel dantel...

Ne taraf tutardı yüreğin sizden bizden diye  ne de bazıları gibi ;  habercilik ilkelerinin önüne geçerdi egoların....

Yine korkmadan, ölümüne, doğruluğundan emin olduğun haberleri ama habercilik sorumluluğunu unutmadan;  paylaşırdın bizlerle....

Senin hayatla vedalaştığın, hiç korkmadığın arkadaşın ölüme merhaba dediğin gün,

Bir Uğur ölür, Bin Uğur doğar' demiştik evinin önüne karanfiller bıraktığımızda....

Bin Uğur doğdu Ustam doğmasına da son yıllarda Uğur olmanın ne demek olduğunu unuttu çoğu...

İşte bu yüzden şikayetim var sana...

Uğurların ; Uğur olmanın anlamını hatırlaması umuduyla...

Bilerek, bilmeyerek öğrenmeme izin verdiğin her şey için teşekkürler....

Senin insan yüreğini, sorumlu kalemini, kahramanlık ve ödül kibrinden uzak ; bildiğin her şeyi , sorumlu davranmayı unutmadan, paylaşma cömertliğini göstermeni çok özledim.....

Çok.....