Vazgeçilmeze Kapris Ayarlaması

Ben maalesef vazgeçilmez değilim, olsaydım burnumdan kıl aldırmazdım ve böyle davranmak hakkım olurdu.

“Vazgeçilmez” diye bir sınıf var ve bunlar vazgeçilmezlikleri oranında hakka sahip.

Sizler vazgeçilmezin ne olduğunu biliyor musunuz? Aynştayn mesela… Var mı başka… Şimdi böyle biri naz kapris yapsa hakkı değil mi?

Belki Aynştayn kadar değil ama ona yakın vazgeçilmezler hayatın içinde var. Vazgeçilmez kapris yapar, normal olmayan vazgeçilmezin tevazu sahibi olması, ben vazgeçilmez olsam kendime saray isterdim; Allah da onun için vermemiş zaten.

Vazgeçilmez kapris yapıyor ona işi düşen zor durumda kalıyor. Bazı yarım akıllı işi düşenler razı etmek yerine yiğitlik gibi saçma bir yola başvurup rest çekiyor ve tabii ki kaybediyor.

Ve bazı vazgeçilmezler alanında tek olmadığını bile bile dayılanıyor, tabii ki o da kaybediyor; tek isen Toskana’yı iste, ama tek isen.

Orta noktadan nefret ederim ama galiba burada biraz böyle bir şey lazım. İki taraf için de ipleri koparmak yanlış, özellikle işi düşenin.

Dışarıdan insanların bu konuda ne düşündüklerini biliyoruz da Allah’tan kale almıyorum; ben insanların düşüncelerine saygı duymam, düşüncesiz halleriyle seviyorum. Denemek için konuşturun bir kişi bile bana hak vermeyecek! Onlar için vazgeçilmez diye bir şey yoktur; çünkü sıradan insanlar oldukları için herkesi kendileri gibi sanıyorlar. Bir yandan da “sen bir yana dünya bir yana” diyorlar ama… Gerçi bana diyen olmadı…