Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

07 Aralık '09

 
Kategori
Bilim
 

Virüsler canlı mıdır?

Virüsler canlı mıdır?
 

Elektron mikroskobunda virüslerin görünüşü


Aids, kuş gribi, domuz gribi virüsü son zamanlarda en çok duyduğumuz sözlerden. Hayatımız üzerinde etkili oluyorlar. Hatta öldürüyorlar. Canlıların üzerinde asalak olarak yaşıyorlar ama onlar gerçekten canlı mı? Bu sorunun yanıtı tam olarak verilemiyor. Neden verilemediğini açıklamaya çalışayım.

Genel yapı olarak virüsler küçük kolcukları olan bir kılıf içinde genetik bilgisini içeren bir DNA’dan oluşur. DNA’sını üretmek için hiçbir yardımcı organelleri yoktur. O nedenle virüs kendi kendini üretemez. Yani bir başına çoğalamaz. Çoğalmak için canlı bir hücre içine girip onun çoğalma olanaklarını kullanması gerekir. Virüsün canlı bir hücreye girmesi virüsün canlıya bulaşması anlamına gelir. Virüs bu işi şu şekilde halleder. Canlı vücuda girdikten sonra içeride en yakınındaki hücreye kolcuklarıyla tutunur, iyice yapışır ve DNA’sını hücrenin içine boşaltır. Artık bu virüsün görevi bitmiştir. Bir anlamda ölmüştür denebilir ama aslında DNA’sı iş başındadır.

Hücrenin parçaları, enzimleri virüs DNA’sını yabancı olarak görmez. Hücrenin içine giren virüs DNA’sı kendi başına hareket etmez. Hücre içindeki enzimler yardımıyla hücre çekirdeğine taşınır ve orada hücrenin asıl DNA’ları arasına karışarak gözden kaybolur (Bu ortadan kayboluşa ‘hayalet efekti’ deniyor). Sonra hücre enzimleri aracılığıyla hücrenin bir parçası imiş gibi kalıbı alınır ve ribozomda kolcukları ve kılıfı ile birlikte üretilir. Enzimler gibi ribozom da onu yabancı olarak algılama yeteneğine sahip değildir. Kendisine ne verilirse üretmekle görevlidir. Böylece hücre kendi malzemesini kullanarak yavaş yavaş intihar eder. Kendi organelleriyle kendi sonunu getirir. Hücre içinde çok sayıda virüs ürer. Yeni virüs kapsülleri DNA’nın hücreye girmesinden 20 dakika sonra hücre içinde görünmeye başlarlar. Sayıları çok artınca artık hücrenin içine sığamaz olurlar ve hücre parçalanır. Kendi parçaları ile üremiş virüsler çevreye yayılır ve kendilerine yeni kurbanlar ararlar.

Canlılığın en önemli özelliği kendi kendini üretebilmesidir denir ancak burada görüldüğü gibi virüs kendini üretemez. Bu durumda virüs canlı mıdır? Yoksa canlılık için başka bir tanım mı gereklidir?

Virüs hücreye göre çok basit bir yapıdadır ancak evrim süreci içinde hücreden önce gelmez. Çünkü virüsün yaşaması için hücrenin ortaya çıkmış olması gerekmektedir.

Hücre virüsü neden yabancı olarak görmez? Bu ayrı bir yazı konusu. Hücreyi yazarken onu da yazacağım. Burada hücrenin virüsü yabancı görmemesi kadar virüsün tam canlı tanımına girmemesi de ilginçtir. Acaba cansız maddelerden canlılığa geçiş nerede başlıyor? Diyalektiğe göre cansızlığın bitip canlılığın başladığı kesin bir sınır yoktur. İkisinin arasında, ikisinin karışımından oluşan bir ara durum vardır. Bu ara durum cansız maddelerin ve cansız ortamın evirminden oluşmuştur. Cansız maddelerin evrimi de ayrı bir konudur.

 
Toplam blog
: 125
: 6625
Kayıt tarihi
: 18.11.09
 
 

İstanbul 1980 doğumluyum. Yüksekokul mezunuyum. İstanbul'da oturuyorum. Dünya ve çevre hakkında düşü..