Yağmurla sevişiyorum seni düşünerek!!!!!

Çok yoğun geçen bir mesainin ardından gözümün ofisin camından denize değdiğini gördüm.

Hiç farkında değilim, hava kapkara olmuş, deniz beni çağırıyor sanki.

Kimseye bir şey demeden balkona çıkıyorum. Gözüm sadece denizde.

Kalbimin heyecanlandığını hissediyorum.

Sadece bakışıyoruz.

Çok Tatlı.

Yanaklarım hafif hafif ıslanınca, irkildim birden.

Geldin mi?

Evet.

Gözlerimi tuttu, okşadı.

Hiç kapatma dedi.

Ne diyeceğimi şaşırdım.

Saçlarıma ıslaklığı dokunuyor.

Ateş olan içime buz değiyor sanki.

Kahretsin; Efendim; Heey Çıkıyoruz, gelmiyor musun?

İçine ettiniz.

Merak etme yolda buluşuruz dedi, rahatladım.

Yüzümde hafif bir tebessüm asansöre bindim.

Arkadaşlarımın hiç bir şey demeden gülümsemeleri karşısında terledim.

Sanki hissettiler.

Yok yok nerden hissedecekler.

İyi akşamlar deyip koşarcasına binadan çıktım.

Durdum; Etrafıma baktım, bacaklarım titriyor, kalbim yerinden çıkıyor sanki.

Rüzgarıyla nefesimi kesiyor, sarmalıyor her tarafımı.

Hiç konuşmuyoruz.

Yürümeye başladık.

Her tarafıma dokunuyor, taa içime kadar.

Şaşırıyorum, herkes koşarak gidiyor,

O kalabalıkta yollar bomboş.

Sadece ikimiz. Arada ılık rüzgarıyla gözlerimi okşuyor.

Metro da dışarıda bekliyorum dedi, adımı mı atana kadar bana eşlik etti.

Camdan seyrediyorum onu.

Bir an önce ineyim istiyorum.

Geldim,

elimi tuttu, başını omuza koydu.

Yürümeye başladık.

Hiç konuşmuyor ama sımsıkı sarılıyor.

Zile bastım.

Yanağımdan öperken;

Nasıldı? Diye fısıldadım.

Çok güzeldi, seni çok seviyorum dedi.

Bir Tanem.

Ahmet Serkan Gülsoy.