Yanlış anlaşılmak üzerine!

Yanlış anlaşılma kuşkusu ne yazık ki dostlar arasında sürdürülmesi amaçlanan sağlıklı iletişimi engelleyen önemli faktörlerden birisidir!
Ve bu durum içinde bulunduğumuz bu tür sanal platformlarda dahil olmak üzere hayatın tüm alanlarında geçerlidir!
Öyle ya, sonuçta herkesle akraba değiliz, sadece ifade ettiğimiz konular çerçevesinde tanınmaktayız!
Hem hiç kimse sizin aklınızdan geçenleri okumak zorunda da değil!
Siz beklenti ve hayal kırıklıklarınızı empatik bir tavır ile karşı tarafa uygun bir dille ifade etmediğiniz sürece yanlış anlaşılmanızda mümkün olabilecektir pek tabii ki!
Aksi halde karşı taraf sizi sizin adınıza tanımlar ve bildiğini yapmaya devam eder.

Belki de işin özünde alışılagelmiş tavırlarınızla yanlış anlaşılmaktan değil de, alacağınız tepkilerden çekiniyor olabilirsiniz!

Böyle düşünmekte de haklılık payınız var!

Çünkü kendi aklınızca mizahi bir anlatım olarak değerlendirdiğiniz ve bazende kabak tadı derecesine varan kimi konular başkalarına itici gelebilir!

Açık bir tabirle, sizi çeşitli triplere giren hava atma meraklısı birisi sanabilirler!

O halde sanıldığının aksine gayet mütevazı olmayı yeğlediğinizi bir şekilde ispat etmeniz ve varsa şayet bu haksız etiketten kurtulmanız gerekiyor!

Bunun bir yolu arşivden seçilen bir filmi geriye sardırmak olabilir örneğin!

Tıpkı benim yanlış anlaşılmalara meydan verebilecek içeriklere sahip mizahi yazılarımda olduğu gibi!

http://blog.milliyet.com.tr/Blog_yazarligi_office!/Blog/?BlogNo=164594

http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=80465