Yanlış hesap Ankara'dan döner!

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin İran'a yaptırım kararı alması, adaletle, hukukla bağdaşmıyor. Zaten, günümüzün egemen güçleri böyle bir kaygı da taşımıyor. İsrail gibi, hiç bir şekilde kontrolü mümkün olmayan bir ülkede nükleer silahlar fazlasıyla bulunurken, İran'ın nükleer silah yapmasının dünyayı tehdit etmesinden bahsediliyor. 

Artık bu saçmalıklara kimseyi inandıramıyor ve inandıramaz uluslararası güçler. Aslında kendileri de inanmıyor. Dünyanın kısa tarihine bir bakalım, bugüne kadar nükleer bombaları kim patlattı...Kimyasal silahları, misket bombalarını kim kullandı? Kim olacak, Amerika ve İsrail.... 

Demek İran atom bombası yaparsa dünyanın güvenliği tehdit altına girermiş... Sizden ala tehdit mi olur! Bir İran-İsrail savaşında bile ilk bombayı atan İran olmaz; İsrail olur... Ama, elbette ikinci bombayı atma hakkı vardır İranın... İşte, asıl problem de bu; Müslüman bir ülkenin kendini korumak için bile, böyle bir güce sahip olması istenmiyor... 

Ne var ki zaman değişiyor, dengeler değişiyor, dünya yeniden şekilleniyor. Eski dünyanın egemenlerinin hesapları artık "Bağdat"tan değilse "Ankara"dan dönmektedir. Türkiye, ilk defa olarak Güvenlik Konseyi'nin yaptırım kararına "hayır" dedi. Bu "hayır" aslında yeni bir dünyanın kurulduğunun da habercisidir. 

Başkan Obama'nın bile, bu yaptırımlardan bir beklentisi olduğuna inanmıyorum. Aslında, İsrail dışında hiç bir ülke, yaptırımların harfiyyen uygulanması taraftarı değil, bunu sureta söyleseler bile... İran Başkanı Ahmedinejat da, kararın "sümüklü bir mendil" gibi fırlatılıp atılacak bir karar olduğunu ve bu kararın kendilerini durduramayacağını söyledi zaten.. 

Dışişleri Bakanımız Sayın Davutoğlu , Tahranda varılan anlaşmanın bu yaptırım kararını geçersiz kılacağını, esas olanın Tahranda imzalanan "Takas anlaşması"nın olduğunu söyledi. Türkiyenin başarasını hazmedemeyen eski egemenler, böyle bir yaptırım tezgahı ile "yıkılmadık ayaktayız" mesajı vermeye çalışsalar da, Ankara'nın izni olmadan bu bölgede bir şey yapamayacaklarını için için anlamış durumdalar. 

Bir kere daha ortaya çıkmıştır ki, Balkanlardan Uzakdoğuya kadar Osmanlı'nın mirasına sahip çıkmaktadır Türkiye... Bunu durdurmak için içerden ve dışardan yapılacak hamlelerin başarı şansı yok... Belki biraz geciktirirler ama asla engelleyemezler... 

Dünyanın merkezi yeniden olması gereken yer oluyor. Hakkı üstün tutan, adalete inanmış, mazlumun yanında olan bir dünya yıkıldığı yerden yeniden canlanıyor. 

Unutmayalım ki, ağaçlar çürdükleri yerden canlanırlar yeniden.... 

http://www.blogyarismasi.com/Article/Details/2097" title="Blog Yarışması" > http://www.blogyarismasi.com/Home/Image/1_2097.png"/>