Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Aralık '16

 
Kategori
Deneme
 

Yanlış şeyleri anlatırken aslında yanlış şeylerin reklamını yapıyoruz; hiç bilmesek daha iyi

Biliyorum, karşısına çıkarsa ne yapacağını bilsin diye… Lakin biz yanlış şeyleri öğrenirken onlar da boş durmuyor, zehrini içimize akıtıyor. Uyuşturucuyu öğretiyorsun;  hiç görmedim ki, hiç görmeyim; daha iyi ya bilmem işte. Ya bir gün karşına çıkarsa… Çıkmasın kardeşim, adını bile duymayayım…

Bence eğitim sistemlerinde yanlış/kötü öğretilmesin… Ejderhayı anlatıyorsun… Benim hayatta ejderha görme ihtimalim var mı? Yok. O halde boşuna korkutuyorsun.

Namustan bahsediyorsun… İnsanlarda bu konuda gereksiz yere hassasiyet yaratıyorsun; ondan sonra, “Namussuzluk yaparsa öldürürüm” Bilmese bir şey olmayacak.

Kötü şeyleri/kötülükleri hiç bilmeyelim, bizim dışımızda halledin; haberimiz bile olmasın, yaşamak için zakkum çorbası gerekli değildir sanırım.

Lakin kötü şeyler ve kötülükler konusunda da anlaşmalıyız, bu konudaki listelerimiz farklı; gerçek kötüyü ekleyip kötü sandıklarımızı çıkaralım.

Her şeyi bilsin öğrensin… Yok öyle şey, bilmesi lazım geleni bilsin. Kötüden örnek olmaz öldürmenin kötülüğünü anlatmak için kopmuş kelleleri mi göstereceğiz; kaldı ki böyle şeyler kabadayılık noktasında kişide özenti yaratıyor.

 Kötü şeytan işidir; yani çekiciliği fazladır, kişi kapılır, görmesin bilmesin. TV’lerde bile bu tür haberler yarardan çok zarar getiriyor. Üç kişiyi kesmiş, öğrensem ne olacak; benim psikolojimi bozuyor, katile de kendini gösterme fırsatı veriyor.

Olamaz mı bilmiyorum ama şeytanın kapısını kapatırız, “Kötülükler oluyor ama bunu siz görmeyeceksiniz, biz görevliler hallederiz. Adi bir katilin reklamını yapıyoruz. Hava atıyor, kendini bir şey sanıyor. Kimse görmeden, kimseye göstermeden gerekeni yaparım.

 
Toplam blog
: 6332
: 653
Kayıt tarihi
: 21.09.08
 
 

Sadece sayfalarda kalan yazılar şaheser olsalar bile önemsiz ve anlamsızdır. İnsanlara ulaşan ve ..