Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

perihan reyhan ALKAN

http://blog.milliyet.com.tr/pra

16 Ocak '12

 
Kategori
Güncel
 

Yasaklar!

Yasaklar!
 

Malumunuzdur ki yasaklar ilgi ve merak uyandırır! Çocukluğumuzdan beri de bu her alanda, hepimiz için böyledir ve hiç ilgi alanımıza girmeyen konularda bile aşırı bir meraka kapılırız ve yapma denileni de inadına yaparız, yapmayacağımız da varsa!..

 

Ben işin nedenlerine, işin nereye gitmekte oluşuna, nereye varılmaya çalışıldığına vesaire değinmeyeceğim. Bu zaten hepimizce malum ve bunun böyle oluşundan kimileri çok memnun, kimi isyanda, kimininse zaten her zaman, her konuda olduğu gibi hiç umurları değil! Dünya yansa, bir karış kilimleri yanmıyor onların hiçbir konuda, aslında yanıyor, hatta yangın dört bir yanını sarıyor da, farkında değil onlar!

 

Bunları çok yazdık çizdik, çok güzel ve layıkıyla anlatan onlarca kalem de mevcut…

 

Aslında, erekleri adına yanlış yapıyorlar bence, o nedenle ben rahatım, o nedenle feveran etmiyorum. Bekliyorum…

 

Şöyle bir 15-20 yıl öncesine gidiniz ve düşününüz milli bayramların kutlanılışını, hele de o günlerde bakkalların bile açılmasının yasak olduğu günleri düşününüz.

 

Çoğunluk o gün milli bayram olduğundan bile haberdar olmayıp ancak bakkala ekmek almaya gidip de alamadığında farkına varır ve ardından da söylenip dururdu. Kimi işveren, işi aksadı diye şikayetlenirdi, kimi o günkü kazancı engellendi diye, kimi de işin tatil boyutuyla sevinir ve kutlama törenlerinde, neredeyse in cin top oynardı. Öğretmenler de, veliler de, öğrenciler de şikâyetçiydi, abartılı buluyor, çocuklar derslerinden geri kalıyor diyorlar, öğretmenler, müfredatın gerektirdiğini nasıl yetiştireceğim, nasıl sıkıştıracağım bu daralan zamana diye söyleniyordu. Unutulmuştu, boşlanmıştı milli bayramlar, gün be gün anlam ve önemini de yitirmekteydi! Bu özel günlerde evler ve iş yerlerinde, neredeyse tek bir bayrak yoktu.

 

Oysa çocukluğumun bayramlarını hatırlıyorum da, bu özel günlerde tüm evler bayraklarla donanır, evlerde bir telaş, okullarda ayrı… Okullar özenle temizlenir, bayram coşkusunu tüm görselliğiyle yansıtarak süslenirdi.  Anneler, çocukları özel bir kıyafetle katılacaksa törenlere, şimdiki gibi okullarca organize olmayışıyla, mağaza mağaza gezer kumaşlar arar, elinden geliyorsa, evinde oturup özenle biçer, dikerdi, elinden gelmiyorsa, terzilere koşturur, en güzeli, en şık olanı olsun diye azami özen gösterirlerdi. Günlük okul formasıyla katılacaksa çocuğu, o formalar, yıkanır, temizlenir, yakalar kolalanır, ütülenir, akşamdan askılara asılıp özenle sabaha hazırlanırdı. Çocuklarla da sınırlı değildi hazırlıklar, Anne, törenlere katıldığında giyeceği, döpiyesini, bluzunu, hatta kullanıyorsa, şapka ve eldivenlerini, eşinin en şık takım elbisesini hazırlar, gömleğini yıkar kolalar, ütüler, uygun kravat, kemer ve çoraplarını da hazırlar, yine akşamdan ayakkabılar itinayla boyanırdı.

 

Sonra sonra, yavaş yavaş uzaklaşıldı ve unutuldu adeta, katılım ise, gittikçe yok oldu neredeyse!

 

…….

 

Bakınız şimdiye, illaki milli bir kutlanış ya da anma günü beklenmeksizin, pek çok ev ve iş yerinde yılın her günü, hiç inmeksizin bayrak asılı. Milli günlerde coşku daha da artıyor katılımlar yanı sıra. Sahipleniliyor da ayrıca!..

 

Bilmem anlatabildim mi efendim ne demek istediğimi?!

 p.r.alkan

 

  

 
Toplam blog
: 290
: 553
Kayıt tarihi
: 11.03.08
 
 

İlk ve orta öğrenimimi Gölcük/ Kocaeli, lise ve üniversite öğrenimimi Ankarada gördüm. İlk okuldan..