Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Mart '14

 
Kategori
Kişisel Gelişim
 

Yaşama ne kadar bağlısınız?

Yaşama ne kadar bağlısınız?
 

Hiç salata yaprağının altında uğur böceği buldunuz mu? Üstelik buzdolabında 4 derecede, 5 gün beklemiş bir yeşil salata yaprağının altında? Ben buldum Mart ayı için güzel sayılabilecek, güneşli bir Cumartesi günüydü. Eşimle sabahtan bahçeyle uğraşırken vaktin nasıl geçtiğini anlamamıştım. Öğle saatiydi ve karnımızın acıktığını fark ettik. Mutfağa gidip salata hazırlamaya karar verdim. Dolapta 5 gün önce satın aldığımız göbek salatayı tezgâha çıkardım, ilk yaprağını kaldırdığımda gözlerime inanamadım, bir uğur böceği öylece hareketsiz duruyordu, öldüğünü düşündüm. Nede olsa 5 gündür buzdolabında, 4 derece sıcaklıkta beklemişti. Yine de onu çöpe atmaya içim elvermedi. Güneşli bir gün olduğu için onu salonda en çok ışık alan bir saksının toprağına bıraktım, hala hareketsizdi, ama belli mi olur belki canlanır diye düşündüm. Salatayı hazırlamaya geri döndüm. Bir süre geçtikten sonra aklıma geldi acaba hareket etmiş miydi? Hemen onu bıraktığım saksıya koştum, yerinde yoktu. Çok sevinmekle birlikte nereye gittiğini de merak ettim ve başladım aramaya. Saksıdan yere inmiş, koltuğun altından kuytu bir noktaya doğru ilerliyordu ve gittiği noktada küçük bir örümcek ağını kurmuş onu bekliyordu. Hemen saksıyı sağa itip, koltuğu öne doğru çektikten sonra yere yüzükoyun uzanıp uğurböceğini son dakika ağa takılmaktan kurtardım. Tam da bu sırada eşim gelmiş, bana şaşırmış bakışlarla ne yaptığımı soruyordu. Bu tuhaf manzarayı açıklamak biraz zor olacaktı. Hayatım, sen sofrayı hazırla, ben sana yemekte olanları anlatırım diyerek durumu kurtardım. Koltuk arkaları, kalorifer peteklerini kontrol edip, başka örümcek tuzakları olmadığından emin olduktan sonra onu yine saksıya bıraktım. Küçük misafirimiz şimdi bizimle birlikte içerde yaşıyor, bir saksıdan diğerine uçuyor, havalar biraz daha ısınınca onu dışarıya bırakacağım. Bir koç olarak, bu savaşçı böceğin hangi güçlü yanları onu yaşama bağlamıştı ve o pes etmemişti diye düşünmeye başladım. Dayanıklıydı, kararlıydı, sabırlıydı, pozitifti, ümitsizliğe yer vermedi, şartlara uyum sağladı ve soğuğa rağmen hayatta kaldı. Gelişime açık yanları da var tabii, biraz daha dikkatli olması gerekiyor. Dış tehlikelere karşı, daha temkinli olmalı, yoksa örümcek ağları hayatına mal olabilir. Etrafındaki diğer canlılara hemen güvenmemeli, biraz daha iyi tanımalı, örümcekle dost olmaması gerektiğini öğrenmeli. O zaman buradan size sormak istiyorum. Sizin güçlü yanlarınız neler? Bunu keşfetmenin en kolay yolu, kendinizle gurur duyduğunuz, başarılı olduğunuz bir anınızı düşünün. Arkanıza yaslanın, gözlerinizi kapatın ve o an’ı hissederek tekrar yaşayın. Şimdi hangi özellikleriniz sayesinde kendinizle gurur duydunuz ve başarılı oldunuz, listeleyin. Gelişime açık taraflarınız neler? Hangi yönünüzü biraz daha geliştirirseniz daha da güçlenirsiniz? Zor durumlarla karşılaştığınızda, işler yolunda gitmediğinde, umutsuzluğa kapılmadan önce güçlü yanlarınızı düşünün, bir zamanlar neler başardığınızı hatırlamak sizi motive edecektir. Küçücük, savunmasız bir uğur böceği bile ayakta kalabiliyorsa siz bundan çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Onun hikâyesini hatırlayın ve asla pes etmeyin. Sevgiyle, umutla kalın.

 
Toplam blog
: 23
: 422
Kayıt tarihi
: 15.10.13
 
 

Öğretmen olmasına rağmen hala öğrenci, gözlemci, meraklı ve araştırmacı biridir. Doğayı, canlılar..