Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Mart '11

 
Kategori
Mizah
 

Yatan Geminin Malları...

Yatan Geminin Malları...
 

Bizim çay ocağının ocakçısı Kel Mahmıt ,siyaset üzerine konuşmaya bayılır...

Çayı da güzeldir hani...Mis gibi...Bergamot katkılı...100 metreden kokusu gelir...

Özlemiştim onu...Bugün yanında epey lafladık...Yine çattı bana..

-Harcanıyorsun hocam...Senin gibi donanımlı,güçlü,guvvetli ;hemi de dürüst adamlara ihtiyacı var bu melmeketin...dedi...Bu sene mebbusluğa adaylığını koy...Desteklemezsem şerrefsizim abi dedi...


Başladık muhabbete...

Kel Mahmıt,saçı kazıtınca parlayan kafasıyla yeni gençlere benzemişti...

-Mahmıtcığım sence mebbus ne demek...

Cevap ..çok ilginçti...

-Önünden arkasından sövüp saysan da yanına geldiğinde, senden bişey istediğinde içten içe gurur duyduğun, mutsuzken mutlu eden, mutluyken mutsuz eden, aslında hiç birşey bilmeyen; fakat biliyor gibi görünen, asla burnundan kıl aldırmayan, el sıkmanın kitabını yazabilecek olan, güvenilir yalancı kişi.

-Millet vekili olmak hem kolay;hem çok zor...

-Oldun ...diyelim...Adama namusu üzerine yemin ettirirler...

-Milletimi koruyacağıma...Bayrağıma,imanıma,namusuma falan...Bir kamyon yemin...

Milleti korumak için çok çalışmak gerek...Gündemden düşmemek gerek...İşte çalışan vekilin işi zor...Dayak bile yersin..

-Soruyorum sana Mahmıt...550 Milletvekilinden kaç tanesinin varlığından haberin oldu...Bildiğin mebusları say bakiim..

....... .............. .........

Beş adet milletvekili adı saydı...o kadar...Tıkandı...Kemm...küümm...

545 vekil ortada yok...Koca Mahmıt sayamadı...Kel Mahmıt bilmiyorsa kimse bilemez...Var bu işte bir kelek...

Demek ki yan gelip yatma yeri belli oldu...

En kıyak iş...Ekmek elden,su gölden...

Hizmet istemeyen,izleyip silkelemeyen bir halk...

Çok dolgun maaş ve yan gelirler..

DOKUNULMAZLIK ,kadife yastık gibi..Kuş tüyü yatak...

Tam deve kuşu misali...Seçilince görünmez adam olmak var...Oooh..Lüküs hayat...

İşte ,o zaman vekillik çok kolay meslek...Alkış,el-etek öpmeler...Bel bükmeler...Manidar bakışlar,gülüşler...

Kürkönde Ailesi gibi...Önce hanımı ;sonra sırayla kocası ve bacanakları misali ...Seçilen seçilene...

Kürköne...Türk arkaya...Ye Kürküm ye...

Saltanat kayığı bu...Yatan geminin malları...Kooş vatandaş kooşş...

Gazeteciler...Gazete bayiileri...Matbaacılar...Polisler...Yorgun Müsteşarlar...Dargın müşavirler..Muhteşem Valiler...

Yüksek Topuklu Bürokratlar...Sendika,mendika sözde liderleri...Uslu Uslu Halim Efendiler...

Sarı sarı ...Sarı Sendika ,mendika mendirekleri...

Deniz Feneri ışığında yol alanlar sırada...

Şaibeli güzeller sırada...Girince dokunulmazlık kürkü çok sıcak...ooohh gömül uyu...Yat yat uyu...İşsizlerin sayısı 8 milyon olmuş...Bana ne karrdeşim...Kör mü iş bulsalardı...

Hakikaten işsizlere iş bulma projesi sunan var mı...Asker doğan nesli askerlikten konuşur...

Kısa,orta,uzun,kıdemli askerlik laga lugaları...başka laf yok...

Askerliğini kısa dönem yaparsa zenginin uşağı,dönünce iş kuracakmış...

Yandı gülüm şeker helva...Yine fakir nöbete...Nasıl olsa ,gariban askerden dönünce işkuramayacak...

Yap oni uzatmalı çavış...Oooh istihdam da tamam...

Mebbusa karışık ızgara 3 tl...Kadayıf :50 kuruş...Traş :2 lira...Lehmaaacıın :50 kuruş...İşte hayat...

Meşhur olmak vardı, anasını satiiim...

Aday adayıyım...Haydi görelim desteğinizi...Dedik...Ama sülale,yandaş pasaportu,kimliği istediler...

Ayrıca emekli ikramiyem kadar bağış...Yok yahu...Pışşşık...Senin kaynanan güzel mi..Güzel...

Yine bana ayrılıklar düştü...

Aynı şarkılar...

Onun arabası vaar...Şimdi jeepi var..Gözel mi gözeel...

Lüküs kamarada kimler oturuur...

Şınanay da yavrım şına şınanay...

Meclis,bizden ırak...Yandan çarklıya yakın ve kıyak...Yeme de yanında yat...Oohh lüküs hayat...

Eski radyoda Mehter Marşı çalıyordu...

Kel Mahmıta takıldım...

-Ne o Mahmıt...İhtilal neyim mi var...Hasan Mutlucan da söylerse şimdi ya...

Mahmıt iç çekti...

-Valla hocam,çok heyecanlı günlerdi o günler...Bir Eylül sabahı marşlarla uyanmıştık...Neslin deden..ceddin babannn...

Anladım ki Mahmıt, ihtilal günlerini anlatacak...Tam 2 saat kalmam gerek...Ne gerek...-Eve börek götürmem gerek...diyerek ayrıldım...

Karşıdan lacivert elbiseli,yakalarında pırıl pırıl parti rozetleri parlayan cenaze levazımatçısı gibi bir grup sırıtarak geliyordu...

Aday adayı :emekli müfettiş Rüknettin Abiyi görünce yolumu değiştiriverdim..

Eve börek gerekti...

Tabi böyle olunca benim mebbusluk bir başka bahara kaldı...

Sıcak börek yemeye aday oldum...

 
Toplam blog
: 1521
: 1639
Kayıt tarihi
: 23.06.07
 
 

İnsan yontmakla geçti ömr-ü baharı... Güzel ve canlı heykeller yaptı... Kimisinin içi çabuk boşal..