Yazın bu soruyu kenara...

BDP meclisi boykot edeceğini açıklamıştı. Her şey planlandığı gibi tıkır tıkır işliyordu. 

Sonra CHP’nin yemin etmeyeceği açıklaması geldi. Elbette, bir çok kişi için sürpriz bir gelişmeydi bu. Fakat en büyük şaşkınlık, iktidar kanadında yaşanıyordu. Ben bu kararın olası sonuçlarını kestirmeye çalışırken, iktidar büyük zaferini bile unutarak, açıklamakta hala zorlandığım bir telaşa kapılmıştı. 

Bakmayın siz Başbakan’ın “gelmezseniz gelmeyin” şeklindeki açıklamasına, sadece bir blöftü o. İktidar, kontrolündeki tüm baskı mekanizmalarını harekete geçirerek, CHP’yi kararından vazgeçirmek için hemen her yola başvurdu. Haberal’ın CHP’liliğinden tutunda, milyonlarca oyun temsilini engelledikleri, hatta aldıkları maaşı hak edip etmediklerinin sömürüsü bile yapıldı. 

CHP kararını kendi tabanına bile anlatmaya vakit bulamadan, AKP kontrolündeki mekanizma, toplumu istediği gibi yönlendirivermişti. 

Bir de ara seçim yoluyla, AKP’nin yeni anayasayı tek başına yapabilecek sayıya ulaşması tehdidi var ki, büyük ihtimalle CHP’yi kararından döndüren en önemli faktör bu olmuştur. Oysa bize göre bu da bir blöftü ve uygulanması kesinlikle söz konusu değildi. Böyle bir ihtimal AKP’nin yeni anayasayı, tek başına yapabileceği güce ulaşması demektir ki; böyle bir niyetleri olsa, o ihtimali yandaş medya elinde bir korku aracı olarak kullanılıp zayi etmeleri söz konusu bile olamazdı. 

Daha açık söylemek gerekirse; AKP’nin 367 sayısına ulaşarak, yeni Anayasa’yı tek başına yapmak gibi bir hedefi kesinlikle yoktur. Çünkü o anayasa öyle bir madde içerecektir ki; iktidar 500 koltuğa sahip dahi olsa, çıkardığı anayasanın meşruiyeti sorgulanabilecektir. 

Geldiğimiz noktada, CHP istenilen yemini etmiş bulunuyor. Yemin edilmiş olmasının yarattığı etkiyi gözlemlemeye çalıştığımda gördüğüm tablo pek farklı değil. CHP’nin yemin etmiş olması, en çok AKP’yi rahatlatmış görünüyor. Yandaş medya, ‘el ele yeni Anayasa’ türküleri söylemekte. 

Ancak siz bu türkülere de kanmayınız. AKP’nin o anayasayı tek başına çıkarması mümkün olmadığı gibi, CHP veya MHP’nin destek olması da söz konusu olamaz. Eğer o anayasanın içinde her ne olacak ise, onu kendi elleriyle onaylayacak olan, yine bu halk olacaktır. 

Fakat benim kafamda en başından beri, bir türlü anlam veremediğim aynı soru sallanıp duruyor; CHP’nin yemin etmemesi AKP’yi niye bu kadar telaşlandırmıştır? Yazın bu soruyu kenara derim; önümüze gelecek olan referandumda, bu sorunun cevabı bir AKP silahı olarak ayaklarımıza dolanacaktır…