Yeni Cami'nin çevresi

Son siyasi olaylardan canım sıkkın çok.

BDP'nin Karadeniz Barış (sözde) Turu'nda meydana gelen olayları yakından takip ettim. Yorum yazacak değilim, arkadaşlarım çok güzel şeyler yazıyorlar bu konuda. Benim düşüncelerimi de biliyorlar, sadece gerçekten çok sıkıldığımı, üzüldüğümü söyleyeceğim. 

İki gündür bu yüzden içimden yazmak gelmedi. Benim tarzım belli, bu halimle oturup tarzım olan yazılar yazamadım.

Ama dün akşam televizyonda bir haber çarptı gözüme. Eminönü'ndeki Yeni Cami'nin çevresinin değiştirildiği hakkında. 

Yeni Cami'nin adı aslında Safiye Sultan Camii olacakmış, eğer Safiye Sultan'ın ömrü yetip bitirtebilseymiş yaptırmakta olduğu camisini. Kısmet Hatice Turhan Valide Sultan'ınmış. Fakat caminin adı halk arasında Yeni Cami olarak söylenegelmiş bugüne. 

Yıllarca Cağaloğlu'nda çalıştığım için bu caminin önünden yolum çok geçti. Bazı öğle tatillerinde çevresindeki çay bahçelerinde oturup çay içip tost yedim. Milli Eğitim Bakanlığı'nın yayınladığı klasiklerden kim bilir kaç tanesini orada okuyup bitirdim. Yan tarafındaki Çiçek Pazarı'nda satılan kuşların cıvıltılı ötüşlerini duyardım oturduğum yerden. 

Cağaloğlu'ndan ayrılalı yıllar oldu, oturmak için gidemesem de yolum her düştüğünde başımı çevirir mutlaka bakardım. Çaylar kahveler küçücük iç mekanda yapılır dışarıdaki masalara servis edilirdi. Taşralı, çocuk sayılabilecek genç garsonlar yapardı bu servisi. 

Bir keresinde akşam vakti gitmiştik arkadaşımla. Ermenistan'dan gelmiş bir kadınla karşılaşmış, kadın Türkçe bildiği için biraz sohbet etmiş hatta kahve falı baktırmıştık ona, amma da gülmüştük. Garson çocuk da Vanlı'ymış, O da sohbetimize katılmış bize Vanı anlatmıştı uzun uzun, memleket hasreti yüklü sesiyle. 

İşte o çay bahçeleri kaldırılmış artık, yıkılmış, yeşil alan yapılacağı söyleniyor. Şimdi o mekanı bir şantiye halinde görünce ekranda bu hatıralar geldi aklıma. 

Ne kadar zaman olmuş ki oraya yolum düşmeyeli? Daha bir hafta önce yakınında bir yerdeydim, merak için gidip baksam bu halde görecektim demek ki. 

Üzüldüm.

Belki daha pırıltılı bir yer yapacaklar, yeni hali çok daha albenili olacak belki, ama benim artık o eski, salaş çay bahçesine gitme ihtimalim olmadığındandır üzüntüm.