Yeni slogan: “Özgürlükçüyüz ama salak değiliz”

26 Şubat günü ODTÜ’de türbana karşı yürüyüş yapan öğrencilerin seslerini duyunca pencereden izledim onları. Tanıdık sloganları hemen anladım ancak birini anlamak için birkaç kez yinelenmesini bekledim ve yanlış mı anladım diye arkadaşlara sordum. İlk kez duyuyordum: “Özgürlükçüyüz ama salak değiliz”

Birkaç gün sonra gazetede aynı sloganı bir pankart üzerinde gördüm. Demek ki bir yürüyüşlük slogan değilmiş.

12 Eylül’ün suskun geçen yıllarından sonra kalabalıklar meydanlara inmeye başladığında yetmişli yıllarda duymadığımız sloganlar eklendi. Bunların en anlamlısı 12 Eylül’ün suskunlaştırdığı kitleler için kullanılandı: “Susma, sustukça sıra sana gelecek”. Toplum susmaya devam etti ve o sloganın geleceği gördüğünü anladık ve bugünlere geldik.

Eskiden “Özgürlük” sol görüşün sloganlarında geçerdi. Dildeki yeniliği bile bozgunculuk sayan sağ çevreler “Hürriyet” demeyi sürdürürlerdi. Doğrusu pek “hürriyet” ile de ilgileri yoktu. O zamanlar dışladıkları “özgürlük” sözcüğü şimdilerde dincilerin de milliyetçilerin de dillerinden düşmüyor. Yalnız değişen çok şey var: Eskiden “özgürlük” diyenler herkes için özgürlük isterdi.

Şimdi “Özgürlükçüyüz ama salak değiliz” diyen gençler bu sloganda herşeyi özetliyorlar... Numaralı cumhuriyetçileri anlatıyorlar... Demokrasiyi yoketmek için demokrasinin nimetlerini hoyratça kullananları anlatıyorlar... Demokrasiyi yokedenlere karşı çıkanları eleştirenleri anlatıyorlar... Demokrasiyi yoketmek için yola çıkmış olanların çabalarını özgürlükçülük sananları anlatıyorlar...

Ankara, 26 Mart 2008