Yılın spor adamı olamazsın

Yıllardır yapılagelen Milliyet Yılın Sporcusu anketinde bu yılın sonuçları belli oldu. Teknolojinin bu kadar gelişmediği 1980 li yıllarda bu yarışmalar gazete üzerinde yer alan  kuponlar doldurularak postaya verilerek oylama usülü ile yapılırdı. Son yıllarda artık internetten yapılıyor.

Gazete kendi jüri üyeleri ile birlikte adayları belirliyor. Aday belirleme ölçülerinin neler olduğu belirtilmiyor. Popüler olması için o yıl uluslararası yarışmalarda biraz öne çıkmış popüler spor dallarında başarılı olmuş adaylar hemen ön plana çıkıveriyor.

Örneğin Güreş te Avrupa  Şampiyonu olmuş bir sporcu Teakwando da   yada Atletizim yada Yüzme Kürek gibi popüler olmayan spor dallarında Dünya Şampiyonu bir sporcudan çok daha fazla oy alarak birinci seçilirdi.

Önceleri bu kadar geniş kategorili değildi bu yarışma. Son yıllarda takımlar, yabancı sporcular yöneticiler ve yılın spor adamı gibi kategorilerde eklendi.

Özellikle yılın spor adamlarının eklenmesi her klübün başkanın aynı zamanda büyük şirketlerinin olması ve ticari alanda bir gücünün olmuş olmasıydı.

Gazeteler bunu kendi ticari ilişkileri ile birleştirerek nasıl bir avantaj sağlayabilirizi düşünürken gelenek o yılın Şampiyon olan  Futbol takımının  başkanının aday gösterilmesiydi. Yaptıklarına eylem ve söylemlerine bakılmadan değelendirilmeden doğrudan aday gösterilmesiydi.

Ne  bir başka spor dalı Federasyon başkanı ve herhangi bir bölgedeki bir yönetici bu anlamda Futbol Klüpleri başkanları ile  popülerlik açısından ve güç açısından yarışamazdı. Yarışsa bile şansı hiç yoktu.

Ancak bu süreçte bu yarışma  eski saygınlığınıda büyük ölçüde yitirdi.

Bu yıl sporcu ve spor adamı adaylarını kendi ölçülerine ve  popülerliklerine göre veya ticari ilişkilerine göre belirleyen Milliyet Gazetesi ne göre Yılın Spor Adamı Ünal Aysal seçilmiş. Gazeteyi ve kendisini tebrik ederek Ünal Aysalı biraz daha  yaptıkları ve söyledikleri ile yakından tanıyalım derim.

Yılın Spor adamı olabilmek için neler yapmış neler söylemiş ve spor adına  hangi başarılı çalışmaların içinde bulunmuş.

 - Galatasaray  arzu edilen çok seksi bir klüptür demiş.

Ne söylemek istediğini anlatamayan futbol klübü  ve spor ile özdeşleşemeyen bir açıklama.

- 25 Milyon Galatasaylının 20 milyonu AKP  ye oy vermiştir açıklamasını yapabilmiş.

Kendisini ve klübünü bir siyasi parti ile özdeşleştirmeye çalışarak kenine ve şirketlerine  avantaj sağlayabilme hevesinde olduğunu ortaya koymuştur.

- Şampiyonluk maçı sonrasında iyiler kazandı diyerek büyük bir  ALÇAKgönüllülük mütevazilik göstermiş.

-Bir başka klübün taraftarlarını kastederek bu klübün taraftarları Galatasaray klübü taraftarlarının ulaştığı  kültürel spor ahlakının uzağındalar açıklamasını yapmıştır.

Rekabetten anlamadığı futbolun ne olduğunu bilmediği   ve özellikle kendi klübünü tarihini ve taraftarlarını tanımadığını açıkça ortaya koymuştur. Zira 4 yıl önce klübünün taraftarları kendi stadlarında kırılmadık ve sahaya oyunculara atılmadık koltuk bırakmamıştır.

- Kendisine kusursuz ev sahipliği yapılan bir final maçından sonra ilk tebrik edilip staddan ayrılıp takım ototbüsüne kadar uğurlandığı halde maçtan sonra hiç bir Fenerbahçeli yönetici göremedik diyebilmiştir.

Mütevazi olmadığı büyük bir klübün başkanı olmasına rağmen ayrımcı ve gruplaştırıcı sözlerine tahrik edici söylemlerde eklemeyi ihmal etmemiştir.

- Başkanlığını yaptığı Galatasaray Spor Klübünün 12 yıldır Fenerbahçeye karşı deplasmanda galibiyet alamadığının  ve bunun gelenek haline geldiğinin belirtilmesi  üzerine Böyle bir gelenek yok. Bunlar tamamen tesadüf futbolda her netice  biraz tesadüftür cevabını vermiştir.

Sportif anlamdaki bu ve buna benzer söylemleri yanında Ünal Aysal ın  birde son bir yıldaki sportif yatırımlarına bakalım.

Kocaelinin Dilovası ilçesinde Doğalgaz dönüşüm santrali yatırımı.

İsviçre deki dağ evini merkez göstererek  Turistik Tesis İşletmeciliği ve  Gayri Menkul Yatırımları konusunda iki yeni  şirket daha kurdu.

Bu yatırımlarına ilave olarak Yılın Spor adamının 2012 yılında bir kaç öneml başarısı daha bulunmakta.

Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Ünal Aysal ve halka açık şirket konumundaki Galatasaray Sportif A.Ş. yöneticileri hakkında, ‘nitelikli dolandırıcılık’ ve ‘maniplasyon’ suçlaması ile soruşturma açıldı. Savcılık soruşturmasının yanı sıra, bedelli sermaye artırımı kararı alan 13 Eylül tarihli Genel Kurul kararının iptali istemi ile de dava açıldı. Mahkeme dava başvurusu kabul etti, duruşma için gün verdi. (Hürriyet 16.10.2012)

Başvuru dilekçesinde Aysal ve ekibinin 14 Mayıs 2011 tarihinde kulüp yönetimine geldiğini hatırlatan Av. Yıldız, söz konusu tarihte 430 TL seviyesinde olan hisselerin 180 TL seviyelerine gerilediğini anlattı. Başkan Aysal’ın 9 Temmuz 2011 tarihli genel kurulda yaptığı “Biz hisse satışını katiyetle önermiyoruz. Sadece repo işlemini planlıyoruz” sözünü hatırlatan Yıldız suç duyurusu dilekçesinde “Bu açıklamaya rağmen 800 bin adet hisse satışı yapılmıştır. Spor kulübünün, GS Sportif A.Ş.’deki hissesi yüzde 83,38 oranından yüzde 55,03’e düştü. 26 Ağustos–12 Aralık tarihleri arasındaki dört aylık dönemde 802 bin 456 adet hisse satışı yapıldı.

Ülkemizde yılın spor adamı seçilen Ünal Aysal ı yukarıdaki önemli başarıları nedeniyle kutluyoruz. Ama kendisinden daha çok ona oy verenleri kutluyoruz. Eğer spor adamı olabilmek için bu ve benzeri şeyleri yapmış olmak gerekiyorsa yani bir anlamda spora ne kadar ihanet edip sporcuyu ne kadar alçaltır kendinizi ne kadar yüceltir  ve maddi anlamda menfaat sağlarsanız o kadar fazla değeriniz artmakta o kadar fazla spor adamlığına yakıştırılmaktasınız.

Keşke yılın spor adamı olarak seçilen Ünal Aysal ın  spor adına yaptığı bir tesis, bir organizazyon bir yatırım ve ülke gençleri için gelecekte başarılı sporcular yetiştirebilmek için bir   porojeye destek olduğunu veya bunu hayata geçirdiğini görebilseydik.

Yaşasın spor basınımız yaşasın onu aday olarak gösteren jüri ve seçenlere.. Sporumuz sizin elinizde yükselecek ve kurtulacaktır.  Umuyorum ki 2020  Olimpiyatları da sizin gibi ileri görüşlü sporseverler ve spor adamları aracılığı ile ülkemizde yapılacaktır.!!!!!!!1