Yine aynı klişeler

Aynı tarihlerde aynı benzer, kalıplaşmış cümleler.

Kimse kendini yenileyemediği gibi; ezbere, bilindik cümlelerle konuşmaya devam ediyor.

19 Ocak’ta ne olmuştu? 23 Ocak’ta ne olmuştu?

Hrant’tı, Uğur Mumcu’ydu derken benzer anma etkinlikleri, ezberden öteye gidemeyen cümleler.

Facebook profiline 10 Kasım’da Atatürk, 23 Ocak’ta Uğur Mumcu fotoğrafı koymayı marifet sayıyorlar. Her şey imaj çalışması oldu, herkes reklamlaştırıldı.

Aynı ilkokullarda çocukların saatlerce ayakta tutulduğu 23 Nisan, 29 Ekim kutlamaları gibi. Aynı ezberlenmiş şiirler, benzer konuşma metinleri, aynı fotoğraflar...

***

Hrant Dink’in öldürülüşünün yıldönümünün ardından Uğur Mumcu’nun anıldığı o güne geldik. Hemen hemen her gazete benzer başlıklarla “Unutmayacağız”, “Susturamazlar”, “Takipçiniziz” yazdı. 17 yıldır takipteler! Ne değişti?

Ezbere konuştuğumuz metinler, kalıplar öyle hal aldı ki artık takvimlerin altındaki belirli gün ve haftalar bizim için kalıp haber yazacak en büyük kaynak.

10 Kasım’ları birbiri ile karşılaştırın aynı Atatürk fotoğrafları, aynı acı dolu haykırışlar. Atatürk ideolojisini bir tane güzelce açıklayan yok. Herkeste bir ezbere yazma telaşı.

***

Bugün yine internetten haberleri takip ederken Uğur Mumcu fotoğraflarına rastladım. Uğur Mumcu’ya yapılan bombalı suikastın bir sonraki günü çıkan gazetelerden kesitler koymuşlar. Yine aynı tanıdık cümleler “Unutmayacağız”.

Evet, Uğur Mumcu’yu unutmayacağız ama neden 23 Ocak’ta aklımıza geliyor sadece?

17 yıldır aydınlatılamayan bu cinayeti neden her gün gündemde tutup, baskı unsuru oluşturmadınız, merak ediyorum!

Her şeyde olduğu gibi hatırlamakta da kolaya kaçıyoruz. Yılın 364 günü uyutulan medya 1 gün küçük puntolarla teğet geçiyor insanları…

***

“Şehitler ölmez vatan bölünmez” kalıbı kadar basitleştirildi her şey. Şehitler de ölüyor bu ülkede, savaş kararı alınmayan bir operasyonda ölen askerlere “şehit” denilemeyeceği yasalarda ayrıntılı biçimde belirtiliyor.

Böyle garip çelişkilerle dolu bir ülkede yaşarken, hayatımız ezbere yitip gidiyor…

Ezberden arınmak dileğiyle…

Ahmet Buğra TOKMAKOĞLU

Abtokmakoglu@gmail.com