Yoksulum ama şükür aç değilim

Her zaman şükrediyoruz. Yediğimiz bir lokmadan sonra, evimize sağ salim vardıktan sonra ve her yeni gün gözümüzü tekrardan dünyaya açtıktan sonra…

Şükretmek bizim kültürümüzün bir parçası. Geçmişte yaşanan zorlu hayat mücadelesini bizlere anlatan bir kelime: “şükür olsun”. Zeytin’in tane hesabı ile yenildiği, gazın olmadığı ve karaborsanın tavan yaptığı dönemleri hatırlatan...

Çok değil 20-30 sene öncesinden bahsediyoruz. Ama hep derler ki; insanoğlu çabuk unutur. İnsanın beyni süzgeç gibidir. Hep güzel şeyleri hatırlar geçmişe dair. Öyle de olmalı zaten yoksa hepimiz ruh ve sinir hastalıkları hastanesinin yolunu çoktan tutmuştuk. Ama ders çıkarmakta lazım yaşadıklarımızdan veyahut isteyip de yaşayamadıklarımızdan…

Belki 60’ları, 70’leri sadece okuduğum kitaplardan bilebilirim ama 90’ları kendi gözlerimle gördüm ve her zaman hayretle izledim. Türk ekonomisinin nasıl yönetilemeyeceğini öğrendim. Velhasıl gel gelelim 1993-2002 yılları arasındaki enflasyon ortalaması  %70’ler düzeyindeydi. 2004’ten sonra ise çoğu zaman tek haneli rakamlarda seyretmiş. Bu başarıyı tebrik etmek lazım. Bir yönetim ile aynı görüşü paylaşmayabilirsiniz belki ama ne demişler “Yiğidi öldür ama hakkını yeme”.

Nitekim tek haneli rakamlar Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu’na (Türk-İş) göre bizleri açlık sınırından kurtaramıyor. Türk-İş’in 2013 Ocak ayındaki açıklamasına göre dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken gıda harcaması tutarı: 1.002,52 TL. Kısacası geliriniz 1.003 liranın altındaysa yeterli beslenemiyorsunuz demektir. Türkiye’de 5 milyon insanın 773,01 TL’lik asgari ücretle çalıştığını düşünürsek hem enflasyonumuz tek haneli rakamlarda hem de açız sonucu çıkıyor. İlginç bir ikilem…

Türk-İş, yoksulluk sınırını ise 3.265,55 lira olarak açıkladı. Yani gıda harcamasının yanı sıra giyim, konut, (kira, elektrik, su, yakıt), ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu harcamaları içeriyor. Bu rakamlara göre, ailesinden uzak ya da başka bir şehirde çalışan birisinin yoksul olmasını geçiyorum aç olmaması büyük şans. Büyükşehirlerde yaşayan vatandaşlarımıza Allah kolaylık versin.

Bu rakamlara bakarak iktidar karşıtlarının yoksulluk ve açlık sınırını sonuna kadar savunması, iktidar yanlılarının ise kendi gelirlerini örnek göstererek karşı çıkması ayrı bir tezatlık oluşturuyor. Ekonomik sistemlerde genel bir doğru yoktur, zaten ekonomik ve insani gelişmenin de sebebi budur. Ancak tartışmaları bu kadar sığlaştırmak, ekonomik istikrar ile birlikte insani gelişimin sağlanması için hiç de iyi temeller oluşturmuyor.

Yine de kendi adıma Türk-İş tarafından açıklanan rakamlar bazında şunu söyleyebilirim: “ALLAHA ŞÜKÜR YOKSULUM AMA AÇ DEĞİLİM”