Yorum yoğurucusu (1)

KÖPEKLERDE 10 GÜZEL AHLAK:

1- Sadâkat: Köpek sahibini terk etmez. Kovsa da bırakmaz, küsmez. Hizmet eder.

2- Kanâat: Ne verilirse razı olur. Sofraya sokulmaz, bulduğu ile iktifâ eder. Yerine biri gelse onu oradan kovmaz.

3- Tevâzu: Yattığı ve gezdiği yer, alelâde yerlerdir. Kendi için yüksek yer aramaz. Ne yedirilirse yer.

4- Tevekkül: Yarını düşünmez, yerini yermez, erzak biriktirmez.

5- Teslimiyet: Sahibini bırakmaz. Dövse de, ayağını kırsa da yine çağırınca gelir (kuyruğunu sallayarak) teslimiyet gösterir. İyilik edeni bilir ve unutmaz.

6- Zühd: Kendisini umûmî zuhûrâta bırakmıştır. Gelecek için bir düşüncesi ve hazırlığı ve esaslı bir bakımı yoktur.

7- Miskinlik: Her yeri dolaşır. Bir şey verilirse alır, vermezlerse bakar geçer. Kendini dokunmazlarsa, bir şey yapmaz; yoluna gider.

8- Uyanıklık: Çok az uyur. Şehirlerin, köylerin sokakların da gece bekçisidir. Hırsızları tanır, haber verir. Evleri, bağları, bahçeleri, sürüleri korur.

9- İstiğnâ: Çekingendir. Başkalarının nasîbine tecavuz etmez. (Kedi gibi sofralara sokulmaz) kabları bulaşdırmaz.

10- Edeb: Köpek, haddini bilir. İnsanlar arasında ve hayvan cinsleri içinde, insanlara en çok hizmet edenlerdendir. Emredilen işi tutar. Terbiyeyi kabul eder, terbiye edildiği zaman, tam bir liyakatla, çok büyük işler görür. Sürü, kızak, ev, harb, bekçilik, keşif ve yitik bulma... işlerinde hizmetleri çoktur.

Bu on güzel ahlâk köpekde bulunmaktadır. Halbuki bunlar, hâlis mü'minlerin ve sâdık mürîdlerin sıfatlarındandır.

Bir gün bir sohbette bu bahsi okuyunca, kardeşlerden biri, duygulanarak: "- Daha bir köpeğin sahib olduğu ahlâkı tam elde edemedik!.." diye ağladı ve sohbettekileri de ağlattı.
(Alıntı: Ruh ul Beyan Tefsiri)
************************************************
Efendim, zat ı şahaneyi harikam,
iş bu yazıyı okuyunca yorum yoğurduğum teknemi devireyazmışım şaşkınlıktan.
Şu "uyuz it" dediğim "daş atıp, hoşt!" dediğim, sokakta yanından geçer iken;
"Isırıvermesin hart diye baldırımdan, aman geçeyim karşı kaldırımdan"
ürpertisiyle kıl olduğum şu garip hayvan mıdır buu? Aboo!.. Aboouuu!....

Bağdat caddesine don gömlek fırlayıp; "Hav!.. Havaavavav, Hav!." diye bağırasım geldi.

Vay mübarek, it misin, kelaynak kuşu musun. Şimdi bu 10 maddenin üçünü beşini zatıma yakıştırıp çıksam "izdivaç destisi" programına,
kanalı basıp, yakamdan paçamdan çekiştire çekiştire, pare pare etmez mi kadın milleti.. İndirim mağazası yanımda, mahalle pazarında patates tezgahı kalır..

Ah hangi birini sayıp dökeyim a efendim:
"Kovsan da, ayağını kırsan da, çağırınca gelir.. Yarını düşünmez..",
"Yerini yermez.. Erzak biriktirmez.. Ne yedirilirse yer.. Ne giydirilirse giyer..",
güzelliklerini; zırt-pırt boşanan hanımlara mı ithaf etsem?"..

"Bir şey verilirse alır, verilmezse uslu uslu kalır, hırsızları tanır, bildirir.."
özelliklerini; taa yukarılara, kocaman kodamanlara mı havale etsem??..

"Başkalarının nasibine tecavüz etmez.. Terbiyeyi kabul eder.."
efendiliğini çelebiliğini; magandaların yamyamların dalağına mı şırınga etsem?..

".. halbuki bunlar, halis müminlerin sıfatıdır.."
sopasını da kendime mi saklasam..
Bilemedim şaşkınlıktan.

Zat ı şahanem harikamı bayır aşağı yuvarlayasım geldi.

Hem birinci yüzüm, hem de ikinci yüzüm pancar gibi kızarmıştır nitekim.
......................
Adamcağızların bu konuyu muhabbet ederken ağlaştıklarına ise,
hiiyç şaşırmadım..
O zamanlar ağlaşacak başka ne vardı ki ???...
..........................
Efendim, beşeriz şişeriz, bir garip insandır laklakası sürçü lisandır, af ola.

Yorum Yoğurucusu Yorumkar Yorgun Usta