Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Ağustos '09

 
Kategori
Müzik
 

Yüksek Sadakat

Yüksek Sadakat
 

Konuklarım Yüksek Sadakat. 'Belki Üstümüzden Bir Kuş Geçer'i ilk dinlediğimde çok etkilenmiştim. Kesinlikle çok güzel işlere imza atacaklar demiştim.

İhtimaller Denizi, Pervane, Kafile, Döneceksin Diye Söz Ver, Denizaltı, Belki Üstümüzden Bir Kuş Geçer, Aklımın İplerini Saldım, Hüzün, Yine de’den oluşan ilk albüm 2006 da piyasaya çıktı.

Tek şarkılık şarkıcı değil sanatçı oldukları kesin. Albümü dinlemeye doyamadım. Hele de Kafile şarkısı için söyleyecek söz bulamıyorum. Aşk bu cana bedenden hak ise/Can ne cami çeker ne kilise/Ten sönmeden bitmez bu hadise/Beni yanlış anlama, şikayetim yok ama/Ben aşkı böyle bildim, gel merhem ol yarama...

2008’de ikinci albüm Katil&Maktûl geldi. Aşk Durdukça, Ben Seni Arayamam, Hiçbir Şey Yerini Tutamaz, Haydi Gel İçelim, Babamın Evinde, Savaşçının Yolu, Kara Göründü, Yavaş, Katil & Maktûl, İçimde Yağmur

Onlarda bugün bile anlayamadığım birşey var. Aşkları, duruşları, şarkı sözlerine yansıması çok farklı. Başkalarına benzemeye çalışmıyorlar ve beğenilme gibi de bir kaygıları yok. Ticari kaygıları olduğunu da sanmıyorum. Olsaydı ortaya çok daha başka şarkılar çıkardı.

* Kendinizi tanıtır mısınız?

Yüksek Sadakat: 1997’de kurulmuş olan ve vokalde Kenan Vural, gitarda Serkan Özgen, basta Kutlu Özmakinacı, tuşlu çalgılarda Uğur Onatkut ve davulda Alpay Şalt’lı kadrosuna geçtiğimiz sene kavuşmuş, 2006’da ve 2008 yıllarında 2 albüm çıkarmış bir Türk rock grubu olarak kısaca tanımlanabilir.

* Yüksek Sadakat’in anlamı ne ve bu ismi kim buldu?

Yüksek Sadakat: 2006 yılında çıkan ilk albümümüz öncesi Kutlu Özmakinacı tarafından bu isim bulundu. Anlamı özetle, müziğe olan bağımlılığımız...

* Yaptığınız müziğin ismi ne? Rock gibi görünse de ben bazen alternatif müzik olarak değerlendiriyorum. Sözler çok çok farklı. Aykırı.

Yüksek Sadakat: Biz müziğimizi Türk Rock olarak tanımlıyoruz. Yaptığımız müzikte tabii ki yaşadığımız toprakların etkisi görünmesi çok doğal. Müziğimizi yaparken biçime önem veriyoruz. Neyi söylediğimize değil, nasıl söylediğimize özen gösteriyoruz.

* Piyasadaki şarkılar genelde her yaş grubuna hitabediyor. Sizin şarkılarınız ise orta yaş grubu ve üstüne. Bunu özellikle mi yapıyorsunuz?

Yüksek Sadakat: Hayır. Böyle bir şeyi göz önünde bulundurmuyoruz. Fakat grubun yaş ortalaması itibariyle böyle bir sonuç çıkması doğal. Bir yandan da buna seviniyoruz çünkü dinleyici profilimiz genç yaştan orta yaşlara kadar uzanan bir yelpaze içinde seyrediyor. Bunu aslında en çok konserlerde görüyoruz ve çok seviniyoruz.

* 'Can ne cami çeker ne kilise', 'Eski bir kart atarım Mekke ya da Kudüs’ten' İnanılmaz güzel. Bu dinsel bir tema mı yoksa zincirlerin kırılması mı?

Kutlu Özmakinacı: Türk insanı üzerinde etkili olan temel unsurlardan biri aslında dindir. Fakat bu hiçbir zaman bizim sözlerimize bu kadar yansımamıştır. Belki de o yüzden şu anda dikkat çekiyor olabilir. Bu bilerek yapılmış bir durum değil elbette. Duyguları kelimelere dökerken, içimizde olan bu karmaşaları, bu temaları kullanmak gerekiyor bence. Ben tasavvufa ve felsefeye düşkün biri olarak bu temaları sözlerimde kullanmaktan hiçbir zaman çekinmiyorum.

* 'Özlenen bir yolcu gibi / Dağılan bulutlar gibi / Çok üşürken ateş gibi / Kavrulurken vaha gibi / Kara göründü' Şarkılarınızda felsefe de var. Sanki asıl söylemek istediklerinizi söylemiyorsunuz sona saklıyorsunuz gibi. Bu anlamda sonraki albümlerde sürpriz olabilir mi?

Yüksek Sadakat: Kara Göründü, aslında bir korsan hikayesi. Ama söylemeye çalıştığı tabii ki, albüm konsepti içinde; sıkıntıları olan bir adamın herşeye rağmen bir umut barındırdığı ve uzakta bir yerlerde ışığı gördüğü, belki de çıkışı yakalayabileceğini anlatan bir şarkı.
Biz şarkılarımızda bu tip oyunları çok seviyoruz. Ve buna tabii ki devam edeceğiz. Sürprizlere hazır olun:)

* Genelde albümlerde klip şarkısına önem veriliyor. Bir hit şarkıdan oluşan albümler yapılıyor. Siz ezberleri bozuyorsunuz. Bunun bir anlamı var mı?

Yüksek Sadakat: Öncelikle böyle düşündüğünüz için teşekkür ederiz. Biz bir albümü oluşturacak parçaları seçerken en iyilerini koyuyoruz. İyi bir şarkı yazarı iyi şarkı yazdığını hemen anlar. Dolayısıyla kötü şarkının da farkındadır. Albümlerimizdeki bütün şarkılar da bu elekten geçmiş şarkılardır. Hepsini çok seviyoruz ve hepsine aynı özeni gösteriyoruz. Mesela şu anda Katil&Maktûl albümümüzün 4. video klibi için resmi web sitemizde bir oylama başlattık. Herkes başka parçayı seçiyor, yani bir şarkıya yoğunlaşılmadı. Bu çok sevindirici...

* Yeni albüm ne zaman?

Yüksek Sadakat: Bu yaz dönemini yeni albümümüzün olası şarkılarını çıkarmak üzere akustik provalarımızı yoğunlaştırdık. Evde provalar yapıyoruz. Çalışmalarımıza yaz sonu itibariyle daha da ağırlık vereceğiz. 2010’da yeni albüm müjdesini şimdiden verebiliriz.

* Konserleriniz var mı, yerleri ve saatlerini öğrenebilir miyiz?

Yüksek Sadakat: 06 Ağustos’ta Kırklareli’ndeyiz. 07 Ağustos’ta Beşiktaş ve 11 Ağustos Kıbrıs konserlerinin ardından 16 Ağustos’ta da Foça’da düzenlenecek olan Rock Tatili’nde konserlerimiz olacak. Daha detaylı bilgiler için resmi web sitemiz olan http://www.yukseksadakat.com/ u takip edebilirsiniz.

* Müzik dışında nelerle ilgilisiniz?

Yüksek Sadakat: Şu sıralar TRT Radyo1 için her hafta Pazar günü saat 17:05’te İhtimaller Denizi adında bir radyo program hazırlıyoruz. Ayrıca TRT 1 ekranlarında Kapadokya Düşleri adlı dizinin müziklerini de yapıyoruz.

* Kimleri dinlersiniz?

Yüksek Sadakat: Bu sorunun cevabı çok uzun olur. 5 ayrı kişi için 5 benzemez diyebiliriz.:) Herkes kendini iyi hissettiği müziği dinler. Genelde rock ağırlıklı ama farklı dallara uzanan her tür müziği de takip ederiz...

* Olmak istediğiniz yerde misiniz ve hedefleriniz neler?

Yüksek Sadakat: Şu anda herşey yolunda. Tabii ki müziğimizi daha geniş kitlerere ulaştırmak, Türk rock müziğini bir ekol haline getirebilmek ve daha güzel sahnelerde çalmak ilk akla gelen isteklerimiz.

* Son olarak ne söylemek istersiniz?

Yüksek Sadakat: Teşekkür ederiz... :)

*****

:) Bu keyifli röportaj için hepinize teşekkür ediyorum. Ne iyi ettiniz geldiniz sefalar getirdiniz...

Dünya döner bir gün daha
Yeryüzünde aşk durdukça
Gece erken inse bile korkma
O hep seninle kaldıkça

Biliyorsun gitmem gerek
Yollar bitmez düşünerek
İster sonuç de istersen sebep
Bu düğümü çözmem gerek

Belki sana yazarım uğradığım bir şehirden
Renkli bir kart atarım Mekke yada Kudüs’ten
Sonra bir gün çıkarım sen artık dönmez derken
Bir şarkı fısıldarım kulağına gün batarken

Dünya döner tek bir yana (aşk durdukça)
Dolsun diye gün bir daha
Ben de döndüm tekrar sana (aşk durdukça)
Sönmek için yana yana

Belki sana yazarım uğradığım bir şehirden
Renkli bir kart atarım Mekke yada Kudüs’ten
Sonra bir gün çıkarım sen artık dönmez derken
Bir şarkı fısıldarım kulağına gün batarken

Dünya döner tek bir yana (aşk durdukça)
Dolsun diye gün bir daha
Ben de döndüm tekrar sana (aşk durdukça)
Sönmek için yana yana

 
Toplam blog
: 1929
: 661
Kayıt tarihi
: 11.11.06
 
 

  Hayatı ciddiye almam, emeği çok ciddiye alırım. Dünyanın en vazgeçilmez üçlüsü; çocuklar, çiçek..