Yurdumun Dedektifi Behzat Ç.

TV dizisi olarak fenomenleşen “Behzat Ç - Seni Kalbime Gömdüm” tam deyimiyle sokak raconu ile çevrilmiş bir “Neo-Noir” film. Cinayet masası Başkomiseri Behzat Ç.’nin kopuk, kural tanımaz karakteri “Kara Film-Film Noir” türünün bilindik tüm polisiye kalıpları içine yerleştirilmiş. Polisiyenin bu karanlık dünyası Ankara’nın sokaklarına, parklarına, evlerine, polis merkezine, soruşturma odalarına taşınmış. Yanlış anlaşılmasın, bu uyarlama ruhsuz bir üslup çalışması olarak durmuyor aksine son derece doğal, yaşamın içine bırakılmış kendini kasmayan bir akış içinde seyrediyor.        

 Behzat Ç. nin her şeyi boşlamış, duygu dünyası paramparça, travmatik kimliği gün aşırı bulunan canlı gömülmüş cesetler, olayları ört bas etmeye çalışan kokuşmuş bir teşkilat, gizemli sert kabuklu “femme fatale” kadınlar ile çevrili evrende daha fazla bocalıyor. Ekibinde bir sözünü ikiletmeyen Hayalet, Akbaba ve Harun sokağın tüm pisliğine hakim, yaşama sanki detektif olmak için gelmiş karakterler. Her biri Sergio Leone’nin Spagetti Western’lerinden fırlamış kirli, sert, ağzı bozuk kovboyları andırıyor. Behzat Ç.  ise Dirty Harry’deki sert Clint Eastwood ile Şeytan Çıkmazı’ nın kafası karışık Mickey Rourke’u arası kıvamda bir anti kahraman. Küfürlü konuşmaları işinin gereği alkol bağımlılığı ise geçmişindeki travmaların bileşkesi. Tüm bunlara bol bol tükettiği sigara da ekleniyor tabi ki. Erdal Beşikçıoğlu karaktere verdiği ruh ile mükemmel bir anti kahraman yaratıyor.

Polis yakınlarını canlı gömerek öldüren “ Red Kit” lakaplı katilin yakalanması Behçet ve arkadaşları için adeta bir onur mücadelesine dönüşür. Nasıl dönüşmesin? Öldürülenler polis annesi, babasıdır. Bir sonraki kim olacaktır, adamın polis teşkilatı ile alıp veremediği nedir? İntikam ise neyin intikamıdır? Behçet çok geçmeden bunların intikam cinayetleri olduğuna ve teşkilat içinde  bazı kişiler ile ilgili olduğuna dair ip uçlarına ulaşır. Sonuna kadar gitmesine müsaade edilecek midir?

Öykü Emrah Serbes’in “Son Hafriyat” adlı romanından, TV dizisinin de yönetmeni olan Serdar Akar tarafından sinemaya  uyarlanmış. “Behzat Ç.” nin sinema versiyonun en büyük eksikliği, seri cinayetlerin olduğu polisiye bir öyküde gerilimin yetersiz kalması. Genelde mizah gerilimin bir adım önünde  Detektiflerin kendi aralarındaki konuşmaları, soruşturma şekilleri oldukça eğlendirici. Olayların ardında sağlam bir entrika olmasına rağmen gerilim ve aksiyon öyküye yeterince hakim değil. Behzat’ın artık hayatta olmayan kızını gördüğü sanrılara çok yer verilmiş. Bir yerden sonra evlat acısı filmin en dramatik öğesine dönüşüyor. Odak noktası olması gereken seri cinayetler ve katil Red Kit bir paralel öykü görevi yapıyor.  

Filmin en büyük artısı iyi oyunculuklar yanında TV dizisindeki havasını aynen koruyor olması. Sinema için ne kadar yeterli olduğu tartışılır. Sinemamız büyük ihtimalle devamı gelecek bir polisiye kahraman kazandı diyebiliriz.              

Behzat Ç : Seni kalbime gömdüm

Yönetmen : Serdar Akar

Oyuncular: Erdal Beşikçioğlu, Fatih Artman, İnanç Konukçu, Cansu Dere, Tardu Flordun