Yürü be, İdris!

Cerbeze, ahlaki seviyenin en zayıf damarlarından biridir. Birini mağlup etmeye niyetin var ise, onun hissiyatıyla onu vurmak meylinde isen, sinekler gibi kalbine hucum edeceksin ki, muhasara tamamlansın.. Bu fena bir yoldur, tavsiye edilmez..böyle bir muhasaraya maruz kalan derhal müdafaayı terk edip oradan uzaklaşmalıdır..

Geçenlerde , kalbime giden yolun mideme uğramadan geçemeyeceği fikri hasıl olunca, kendimi en zayıf damarımdan yakalamak ve kalbi hislerimi okşamak için tatlı yapmaya karar verdim..

Bir yığın siteye girip çıktım, Osmanlı mutfağını tetkik ettim, Oktay ustanın sitesine baktım;

Helva çeşitleri, sütlü tatlılar, baklava, güllaç ve kadayıflar.. hoyttt..

İdris kardeşim, kitabi bir tarife nazar etmiş.. Osmanlı mutfağından bir tarifi okuyor;

Süt kebabı: "Koyun yahud kuzu etini kararca doğrayıp ve tuz biberleyip, iki saat bırakmalı, sonra bir tencerenin içinde süd ile biraz kaynatmalı, badehu et parçalarını çıkarıp soğuduktan sonra şişe saplayıp, hafif aheste aheste çevirerek pişirmeli ve arasında tavuk tüyü ile sıcak süd sürmeli ve iyice kızardıktan sonra üzerine tarçın ekip tenavül eyleye.."

İdris ne diyor bu? Etli tatlı olur mu, yahu? Yanlış yerdeyiz değiştir hele şu sahifeyi.. Süt'ü görünce tatlı zannetti herhal..
Netice; O, itiş kakışta doğru yolu bulduk; Etimek tatlısı yapacağız

" İdris, koş tez malzemeyi temin et, evde bi halt yok, sütten maada."

İdris, etimekleri camdan bir kaba diziyor..Bir tanesi sığmıyor görüyorum..

"Yahu, ne bön bön bakıyosun kabın istiab haddi bu işte, camı kıracak halin yok ya, etimeki itina ile kır kaba uydur."

Bundan sonrası bana ait dedim İdris'e; şekeri , ölçüsüne münasip ağdaladım, karamel hesabına uydurdum, suyunu iave edip, muhallebi kısmını da hallettikten sonra, işin en önemli kısmına sıra geldi.;

Krem şanti; "Bu ne İdris, nasıl karıştıracağız bu zehiri ?"

" Sağdan soldan kulağıma çalınıyordu mutfak robotu diye bişi var; Bak tarifte de öyle diyor.. Madem bu işin robotu var, bir koşu robot al gel İdris'im hadi koçum.."

Aslında, teknolojik çözümlerden hep rahatsız olmuşumdur; Bu karmaşık, robotun başıma ne işler açacağını azçok tahmin etmiştim etmesine, ama gel gör ki, tarife uyma mecburiyeti hasıl oldu..
iyi iş çıksın diye tüm değerlerimi bir kenara atttım..

Olmadı, beceremedik ne ettiysek karıştıcıyı kabın içinde tutamıyoruz; Cinnetin hududundayım, ya kap kaçıyor ya da karıştırıcı..

İkimizin de suratı paso keremşanti kıvamında, birbirimizi yalasak doyacağız..

"Pes, İdris dedim, vazgeç oğlum, insanlıktan çıktık be palyaçolara döndük."

"Bak idrisim bak can yoldaşım dedim, bak yağmur da yağıyor, fakir bir keşkül tabağına ne dersin? üzerinde bir yol antep fıstığı bir yol hindistan cevizi.."
yürü be İdris lanet olsun..
yangın yerini öylecene bırakıp çıktık.."