Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Şubat '11

 
Kategori
Siyaset
 

Zalimin zulmü varsa…

Zalimin zulmü varsa…
 

Mısır Bayrağı


“Zalimin zulmü varsa… “ sözünün ötesini Türk halkı kendince tamamlamıştır. İşte son zamanlarda dünya haritasında olup bitenler bir bakıma bu sözün doğruluğunu ortaya koymuştur. 

Evet, “Zalimin zulmü varsa, mazlumun da Allahı var…” 

Mısır’da , Tunus ‘ta olup bitenler dünyadaki hesapların yine dünyada görülebileceğine ilişkin güzel örnekler. 

Gördüğümüz kadarıyla artık halk kendi hesabını kendi görüyor. Halkın tepesi atmasın. Bütün zulumlerin üzerine göğsüyle gider. Ve dağ gibi görünen engelleri aşar gider. O hiç eğilmez gibi görünen başları eğer…. Ve Mubarek’in o eğilmez başı eğildi… Çekti gitti.. bundan sonrası artık tarihin göstereceği çizgi doğrultusunda vuku bulacaktır. Ama bu bir ihtilal’dir; bu bir devrimdir. 

Tarihteki büyük Devrimleri hatırlayalım … 

1789 –Fransız İhtilali: 

Halk yine sokaklardaydı. Zalim bir Krallığın bitmesini istiyordu. Mazgallarda, barikatlarda çarpışa çarpışa. Bastille önlerine geldi. Ve sonra o koca hanedan gürül gürül yıkıldı. O arada suçlu-suççsuz bir çok kelle giyotin altına gitti. 

Mümkündür… 

İhtilaller böyledir, bazen kendi çocuklarını da yer.. 

Ekim -1917’de Rusya’da başlayan İhtilal , Çarlık Rusyasının devrilmesine yol açmış . Halkın Kışlık sarayı basmasıyla başlayan olaylar, iç savaşa kadar gitmiş. Bolşevik Devrimi sonucu Rusya büyük bir kaosa sürüklenmişti. Çünkü bir ihtilalin bir ülkeyi nereye götüreceği bazen bilinmez. 

Ama belli ki kötü bir hayat yaşayan ülkelerin kaderinde de ister istemez büyük değişimler getiren olaylar oluyor. 

1979 Ocak ayında İran’da İran Şahı Rıza Şah Pehlevi Ülkesindeki İhtilal sonucu ülkeyi terketmek zorunda kalmış ve Şubat ayında da monarşik rejim yerini Humeyni liderliğindeki yeni bir rejime bırakmıştır. İran’daki dini rejim komşusu Irak rejimiyle hemen çatışmaya başlamıştır. 

1979’da Saddam Hüseyin bir iç İhtilal’le Irak’ın başına geldi. Saddam’ın Sünni rejimi ile, bir süre sonra İran’daki Şii rejiminin çatışması kaçınılmaz bir hale gelmiş. İki ülke aylarca kozlarını savaş sahalarında paylaşmışlardır. 

İhtilal’ler neler getirir hiç belli olmaz. Bir zalim gider , bir başka zalim gelebilir. Ama bazen de “Anadolu İhtilali” gibi bir sonuç doğabilir ki… Yep yeni bir ülke , yeni bir Devlet yaratılır. 

Mısır için diyoruz , “Zalimin zulmü varsa, garibin de Allahı var…” Mısır halkı günlerce alanlarda “özgürlük”ünü isteyerek, zalimin gitmesini dileyerek ona kavuştu. Yeni bir rejimin kurulacağı besbelli.. Ordunun öncülük üstleneceği bir rejim nasıl olacaktır, onu zaman gösterecektir. 

Mısır bugün için, görünüyor ki, Mubarek’in sert yüzünden kurtulmuştur. Gerisi biraz Allaha, biraz Mısır halkına kalmış… Bu işler kolay değil. 

Geçen gün TV, ihtilal çocuklarının öğle yemeğini gösterdi. Alanda toplananlar, öğle yemeği için yere bir kağıt serdiler. Üzerine ceplerinden yufka ekmeklerini çıkardılar, üzerine su ekerek yumuşattılar ve hep birlikte afiyetle yediler.. Ne katık, ne bir şey. Başka bir şey yok… Gözlerim yaşardı… 

Halkın , sonuçta , elinde yiyeceği bir yudum ekmeği kaldıysa, başka neden korksun ki… Sonuçta el ve ayaklarındaki zincirlerinden başka kurtulacak hiçbir şeyi kalmayan halk isyan ediyor ve zalimi alt ediyor. Bu zamanımızın en dramatik olaylarından biridir. Dünyadaki diğer zalimlere de derstir. 

Yaşasın şanlı Tunus Halkı…. Yaşasın şanlı Mısır Halkı … Onlar “Özgürlüğü” hakkettiler…  

 
Toplam blog
: 2579
: 848
Kayıt tarihi
: 24.10.10
 
 

Mesleğim eğitimcilik… Şimdi artık emekli bir vatandaşım… biraz şairlik, biraz hayalcilik, biraz s..