Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Şubat '10

 
Kategori
Sağlıklı Yaşam
 

Zeytinyağı

Zeytinyağı
 

Akdeniz coğrafyasının mucizevi bitkisi zeytin ve zeytinyağının faydaları anlatılmakla bitmez. Ülkemiz bu alanda dünya 5. si, özellikle ege ve güney marmara bölgesinde yetiştirilen zeytincilik önmeli bir kaynak.

Anlatılmakla bitmeyen faydalara gelince, öncelikle kolesterol düzenleyici etkisinden bahsetmek gerekiyor.

Kalp krizi ve kalp hastalıkları, yüksek tansiyon, beyin kanaması gibi kalp damar hastalıklarından insanlar hayatlarını kaybetmekte. Bunun en önemli nedeni yanlış beslenme. Bunun başında da bu hastalıklara zemin hazırlayan yanlış yağların tüketilmesi. Aslında kolesterol vücudumuz için vazgeçilmez bir madde, onsuz yaşam mümkün değil. Önemli olan damar çeperine çöken, damar sertliği yapan kötü huylu veya diğer adıyla düşük dansiteli kolesterolün yüksek olmaması. Ayrıca kötü huylu kolesterolü nötralize eden (düşüren) iyi huylu kolesterolün yüksek olması. Normal seviyelerdeki kolesterolsüz yaşamda mümkün değildir. Önemli olan kötü huylu kolesterolün yükselip damar çeperine çökecek seviyelere gelmemesi.

Zeytinyağının ortalama %80 tekli doymamış yağ asitleri, %12 doymuş yağ asitlerinden %8- 12'side çoklu doymamış yağ asitlerinden oluşur. Bu sihirsel formül, bu yapısıyla tüm yağların en sağlıklı bileşiklerini bir araya toplamış bir yapı oluşturmakta. Çoklu doymamış yağ asitlerinin içerdiği vücudumuzda üretilmeyen dışardan almak mecburiyetinde olduğumuz yağ asitleri zeytinyağının içinde de var. Ortalama %75-80'ini içeren tekli doymamış yağ asitlerinin (bu kadar yüksek konsantrasyonda hiçbir yağda yok) sınırsız faydaları bilimsel çalışmalarla kanıtlanmış. Zeytinyağının sihirli formülü 3/4'ünü tekli doymamış yağ asitleri oluşturması.

Bu yağ asitleri, kan yağlarının sağlık için ideal formülünün oluşmasına büyük katkıda bulunuyor

1- Damar ceperine çöküp damar tıkanıklığını oluşturan kötü huylu kolesterol (LDL) zeytinyağının içindeki tekli doymamış yağ asitleri tarafından hep normal seviyelerde tutuluyor. Bilimsel araştırmalar yalnız Avrupa Birliği tarafından değil, dünyanın birçok yerindeki bilim adamları tarafından teyit edilmiştir.

2- Zeytinyağı zararlı kolesterolü düşürürken iyi huylu (HDL) kolesterolün yükselmesini sağlıyor. Kolesterol düşürücü ilaçların bir çoğu yüksek kötü kolesterolü düşürdüğü gibi iyi huylu kolesterolü de beraber düşürmektedir. Bu istenmeyen bir durumdur. İyi huylu kolesterol ne kadar yüksekse sağlık açısından o kadar iyidir. İyi huylu kolesterol damar çeperine çökmez, damar sertliği yapmaz. Kanda zararlı kolesterolü yakalayıp fazla olanı karaciğere getirir ve nötralize olmasını sağlar. Her gün düzenli yapılan egzersiz, faydalı kolesterolün yükselmesini sağlayan faktörlerin başında gelir.

3- Kötü huylu kolesterol okside olmadıkça damar çeperine çöküp, damar sertliği yapmaz. Zeytinyağı damar sertliği yapan kolesterolü düşürdüğü gibi antioksidan etkisiyle onun okside olup damar çeperine çökmesini önler. Böylece yüksek tansiyon, kalp krizi, beyin kanaması hastalıkları oluşmaz.

ABD'li bilimadamları, yararları saymakla bitmeyen sızma zeytinyağının ağrı kesici etkilere de sahip olduğunu keşfetmişler. Philadelphia'da faaliyet gösteren Monell Kimya Merkezi araştırmacıları sızma zeytinyağında 'İbuprofen' adlı ağrı kesicilerde bulunan bir maddeye rastlamışlar. Düzenli olarak günde 50 gram soğuk presle sıkılmış sızma zeytinyağı kullanımının, günlük olarak tavsiye edilen İbuprofen dozajının yüzde 10'una denk ağrı kesici etkisinin bulunduğu belirtiliyor. Araştırmada, önerilen düzeyde sızma zeytinyağı yemenin, migren gibi genellikle kronik ağrıların etkilerini azalttığı da ifade ediliyor.

Zeytinyağının içeriği yalnız yağ asitlerinden ibaret değildir. Aynı zamanda protein, değerli vitaminler ve mineralleri de içermektedir. İnsan sağlığına olan değerli katkılarından dolayı zeytinyağının içindeki maddeler dünyanın birçok yerinde birçok bilim adamı tarafından araştırılmakta. Kalp- damar hastalıklarından koruyan, tekli doymamış yağ asitlerinin yanında birçok değerli maddeleri de içermekte. Bunlardan son zamanlarda bulunan en önemli maddelerden biride OLEUROPEİN. Yapılan bilimsel araştırmalarda bu maddenin tansiyon düşürücü olduğu tespit edilmiş. Bu etkisini damarları genişleterek göstermekte. Aynı şekilde kalp ritim bozukluklarını önlediği gözlenmiştir.

Damarları genişleterek oluşan ağrılı kas kasılmalarını çözdüğü görülmüş. Bu madde vücutta su tarafından hidrolize edilerek ayrıca iki değerli maddeye ayrışmakta. Zeytinyağının yüksek tansiyona olumlu etkisini bir kez daha vurgulamaktadır. Ayrıca zeytin ağacının yaprağı ile tansiyon düşürücü ilaçlar yapılmaktadır.

Zeytinyağının içinde bulunan OLEUROPEİN su ile hidrolize olup iki ayrı maddeye ayrışmakta. Bu maddelerden birincisi (Elendasit) antimikrobiel bir etki gösteriyor. Yani virüslerin, bakterilerin, mantarların yaptığı iltihabı hastalıkları önleyici bir etkiyi sahip olduğu tespit edilmiş. İkincisi (DPE) iltihap yapan enzimlerin yapımını azaltıcı bir etki göstermekte. Bu enzimler damar sertliğinin oluşmasında büyük bir rol oynadıkları gibi, kanser gelişmesinde de başlıca rolü oynamaktadır. Zeytin ve zeytinyağının içinde yağ asitleri bulunur. Bu asitlerin çoğu vücut için zaruri olan tekli doymamış omega-6 (linoleik asit) yağlar. Tekli doymamış yağlar kolesterol içermezler. Bundan dolayı zeytinyağı diğer yağların aksine kandaki kolesterol oranını yükseltmemekte, tam tersine kontrol altında tutmakta.

Bu konuda yapılan çalışmalarda, 1 hafta boyunca her gün yaklaşık 2 yemek kaşığı doğal zeytinyağı tüketen insanların kolestrol düzeylerinde son derece olumlu sonuçlar elde edilmiş. Antioksidanlar, vücudumuzdaki zararlı maddeleri etkisiz hale getiren ve hücrenin tahrip edilmesini engelleyen son derece önemli maddeler. Düzenli zeytinyağı kullanan insanlarda yüksek antioksidan seviyeleri izlenmiş.

Bunun yanı sıra zeytinyağı omega-6 yağ asidinin omega-3 yağ asidine oranını da düzenlemekte. Omega-3 ve omega-6 yağ asitlerinin vücuda belli bir oranda alınması çok önemli. Çünkü bu oranlardaki dengesizlik durumunda hastalıklar ve kanser de dahil olmak üzere, kalp ve bağışıklık sistemi ile ilgili birçok hastalığın ilerlemesi söz konusu olmaktadır. Tüm bu sebeplerden dolayı pek çok insan zeytinyağı ile sağlık bulmakta. İçerdiği E, A, D, ve K vitaminleri, çocukların ve erişkinlerin kemik gelişimine yardımcı olması, kalsiyum kaybını engelleyerek kemikleri güçlendirmesi bakımından zeytin oldukça önemli.

Zeytin, yaşlılara da özellikle tavsiye edilmekte; çünkü sindirimi kolaydır ve minerallerle vitaminlerin vücutta kullanılmasına yardımcı olur. Ayrıca minerallerin kemiklerde çökmesini sağlayarak kalsiyum kaybını da engeller. Kemikler organizmanın mineral yapılarının deposunu oluşturur ve kemiklerde mineral birikimi olmadığı takdirde kemik erimesi gibi ciddi rahatsızlıklar ortaya çıkmakta. Bu bakımdan zeytinin iskelet sistemimiz üzerinde çok olumlu katkısı var.

Zeytinyağı mide asidini azaltarak mideyi gastrit ve ülser gibi hastalıklara karşı koruyor. Bunun yanı sıra safra salgısını harekete geçirerek, sindirimin en mükemmel hale gelmesini sağlıyor. Safra kesesinin boşalma işlemini düzenler ve safra taşı riskini azaltır. Ayrıca içindeki klor sayesinde de böbreğin çalışmasına yardımcı olur ve böylece vücudun atıklardan arınmasını kolaylaştırır. Bunların yanı sıra beyin damarlarının sağlığına da olumlu etkisi vardır. Zeytin ve zeytinyağı, içlerinde bulunan linoleik asitten (omega-6 yağ asidi) ötürü yeni doğmuş bebekler ve gelişim çağındaki çocuklar için son derece faydalı besinlerdir.

Linoleik asidin eksikliği, gelişimin yavaşlamasına ve hatta birtakım deri rahatsızlıklarının ortaya çıkmasına neden olur. Zeytinyağı vücudumuzdaki zararlı maddelerin vücudumuzda neden olduğu tahribatı önleyen antioksidan elementleri ve insan için büyük önem taşıyan yağ asitleri içerir. Bunlar da hormonlara destek olur ve hücre zarının oluşumuna yardımcı olurlar. Zeytinyağı, insan sütündeki yağ asidi oranına benzer, dengeli bir çoklu doymamış bileşime sahiptir. İnsan vücudu tarafından elde edilemeyen, aynı zamanda vücut için vazgeçilmez önemi olan bu temel yağ asitleri açısından, zeytinyağı yeterli bir kaynaktır. Bu faktörler zeytinyağını, yeni doğmuş bebekler için oldukça faydalı kılmaktadır. Doğum öncesi ve sonrasında bebek beyninin ve sinir sisteminin doğal gelişimine katkıda bulunmasından dolayı uzmanlarca, annelere önerilen tek yağ, yine zeytinyağıdır.

Anne sütüne yakın miktarda linoleik asit içermekle beraber yağsız inek sütüne zeytinyağı katıldığında anne sütü kadar doğal bir besin kaynağı özelliği kazanır. Yaşlanma olayını önleyebilmek için iyi bir antioksidan kapasiteye sahiptir. Bu sebeple zeytinyağı; uzun bir ömür beklentisine mükemmel derecede uygun. Merkezi sinir sisteminde yüksek konstrasyonda çok fazla çifte bağlı doymamış yağ asitleri (ayçiçeği yağı) bulunması, nöronların fonksiyona geçmemesini engeller. DNA ‘yı azalan oranda onaracak yapıya sahip. Zeytinyağının içerdiği vitaminler, hücre yenileyici özelliklere sahip oldukları için, yaşlılık tedavisinde de kullanılır, cildi besler ve korurlar. Besinlerle beraber bedenimize "serbest radikal" denilen bazı maddeleri de alırız. Zeytinyağı, başta E vitamini olmak üzere, içerdiği çok sayıdaki antioksidan maddeyle bu zararlı maddelerin vücudumuzda neden olduğu tahribatı önler, hücrelerimizi yeniler, doku ve organlarımızın yaşlanmasını geciktirir.

Zeytinyağının antioksidan özelliği ve içerdiği yüksek miktardaki oleik asit nedeniyle diğer tüm yağlardan ayrı olarak yüksek kızartma ısılarında bile özelliği değişmeden kalır. Diğer katı ve sıvı yağlar gıdanın büyük bir bölümünün ya da her tarafının içine girerken, zeytinyağı gıdanın içine girmeyerek yüzeyinde kalır. Üst üste tekrarlanan et ve sardalyanın 10 defa kızartılmasında bile, kullanılan zeytinyağının sindirilebilirliği değişmemekte. Günde en az bir kere ağzınızı zeytinyağı ile çalkalarsanız dişleriniz beyazlaşacak, dişetleriniz güçlenecektir.

Sevgili okurlar, zeytin ve yağını soframızdan eksik etmeyelim, sağlıklı günler....

Kaynak : Gülümser ve Haldun Keskin

 
Toplam blog
: 487
: 1730
Kayıt tarihi
: 01.04.07
 
 

1965 İstanbul doğumluyum. İTÜ Elektrik mühendisliğinden mezun oldum. Özel sektörde Kalite Bölümünde..