Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Aralık '09

 
Kategori
Siyaset
 

Zil sesini duymuyor musunuz?..

Zil sesini duymuyor musunuz?..
 

Peki, ne olacak?.. Önümüzde uzanan bu karanlık sokaktan geçerek nereye varılacak? Her gün dehşet verici yepyeni bir haber… Her gün insanın [ve ülkenin] içini karartan, umudunu morartan yeni bir olay… Her gün silahların patladığı, meydanların dolup boşaldığı bir Türkiye!.. Zamların, sofraları seyrelttiği; işsizliğin ve yoksulluğun tüm emekçileri zıngırdattığı karanlık bir ufuk… Ve her Allahın günü Türk Silahlı Kuvvetleri’ni hedef alan yepyeni bir saldırı… Nereye gidiyoruz?.. Ardımızda kim var, yanımızda kimler?.. Kimlerle kol kolayız? Kimlerin yönetiminde ve kimlerin denetiminde gerçekleştiriliyor bütün bu gariplikler?.. Aklı başında, sağduyulu, yurtsever bir lideri ya da önderi veya rehberi yok mu bu ülkenin?..

Samsun’a çıkıp, “ülkenin durum vaziyeti şudur efendiler, ” diyecek ve sonra Amasya, Erzurum ve Sivas üzerinden Ankara ulaşacak bir halk önderi yetiştiremedik mi bunca yıldır?.. Nerededir Cumhuriyet kuşakları? Nerededir Hukuk Devleti’nin yılmaz koruyucuları? Neredesiniz? Atatürk ilkeleri apaçık ve hoyratça çiğnenirken, Cumhuriyet Hükümeti’nin yönetimi, laiklik karşıtı eylemlerin odağı durumundaki bir ekibin elinde teslim edilmişken…

Neredesiniz?.. Nerede Türkiye’nin aydınlık insanları? Nerede Cumhuriyet ilkelerine bağlı, aydınlık düşüncenin güvencesi durumundaki yazar/ çizer/ okur milleti? “Ey Türk Gençliği!...” Neredesin? Bekçiliğine emanet edilen bu ülke, bölünme ve parçalanma riski ile karşı karşıya, göğüs göğüse!.. Ne âlemdesin? Türk vatanı hiçbir dönemde, hiçbir süreçte ve hiçbir zaman bu ölçüde karalar bağlamadı… Medya bu ölçüde karartılmadı. Hukuk düzeni [ve sistemi] ile bu ölçüde oynanmadı. Türk aydınları bu derecede baskı altına alınmadı… Hem de Avrupa Birliği’nin getireceği vaat edilen demokrasi ve özgürlük söylemleri içinde… Hem de globalizmin kazanımlarının[!] ülkenin imajını cilalayacağı yönündeki reklâmlar boyunca… Ve hem de demokrasi, kardeşlik, barış, açılım söylemlerinin gölgeleri dibinde… Bu ülke bu hale hiçbir zaman, hiçbir dönemde gelmedi… Getirilmedi!.. Hatta böyle bir şeyin denemesine dahi izin verilmedi… Cesaret edilemedi!.. Ama bugün… Sanıyoruz, birileri düğmeye basmanın zamanının uygun… Koşulların ehven ve Cumhuriyet rejimine karşı “kalkışma”nın tam zamanı olduğu konusunda müttefik… Ve düğmesine basılan ziller acı acı çalıyor dostlar!.. Zangır zungur ötüyor… Başınızı hangi kumun içine soktunuz?... Duymuyor musunuz?... http://www.soruyusormak.com/ http://www.dnm-ler.com/
 
Toplam blog
: 913
: 485
Kayıt tarihi
: 30.01.09
 
 

1942 yılının Şubat ayında Bursa'da (Mehmet Kemalettin'den olma, Emine İffet'ten doğma olarak) dün..