''Meylereş''

Evet orada tükürmedi ama burada tükürdü, hatta maçın içine etti.

Takımın başında onca sıkıntı ve sorun varken, Avrupa maçları gündemi ve vizyonu değiştirmeye yarayan en önemli katalizör durumunda iken, daha maçın başında futbolcuların formalarının ütüleri bile bozulmamışken Meylereş’in aldığı bu kırmızı kartın nasıl bir izahı ya da affı olabilir?

Başkalarının takım arkadaşını en savunmasız olduğu yerde, soyunma odasında dövmesi  hiç sorun edilmezken, sen koluna omzuna yaptığın dövmeler ile, saçın, kılık kıyafetin ve el hareketin ile gündemi günlerce işgal etmişken bu üst üste aldığın kırmızı kartlar aslında yüz kızartıcı suçlar statüsünde değerlendirilmelidir. Stat berbat, saha bizim Bahçelievler Sahasından da beter, hava buz gibi hatta buzun altında eksi 7 böylesi bir atmosferde sen nabzın bile hızlanmadan, maçın başında takımı eksik bırak. Bu olacak iş değil. Trabzon’a gitmemek için takımı yalnız bırakmanın arifesinde bir de bu. Aykut Kocaman’ı taktik anlamda sevmiyoruz ama sen böylesi bir aymazlığa girersen Aykut değil Kocaman devasa olsa elinden gelen budur.

Saçın sakalın dövmen senin olsun lafımız yok ama bu kaçak ve firari oyun anlayışın değil kırmızı kart, acilen sana Green Card verilmeli ve şanla, şöhretle değil emekle, terle bu formayı hak edenler giymeli.

Ateşler, barutlar, meşaleler ve kışkırtıcılar şehri Trabzon’a gitmeden takımın bu kadar yıpranması hiç de iyi olmadı ama onlar ateş ile  barut ise biz de sağnak yağmurlarız yağacağız Trabzon’un gri göklerinde gooooooooollllllllllllllllllllllll  diye…