"Acırsak acınacak duruma düşeriz"

En az 30 yıldır Fethullah Gülen Cemaatinin Devlet içinde örgütlendiğini, bu örgütlenmenin özellikle yargı ve polis teşkilatı içinde olduğunu söyleyenlere her türlü araç ile saldıranlar dinsizlikten vatan hainliğine kadar her türlü suçlamayı yaparak susturan ya da sesinin çıkmasını engelleyenler, son 10 yılda bu örgütlenmenin hızlanmasına katkıda bulundukları gibi teşvik eden ve kollayanlar "örgüt" kendilerine saldırmaya (!) başlayınca feryat figan bağırmaya başladılar.

Her türlü uyarıya, bilgilendirmeye rağmen bu "örgütü" her koşulda savunan AKP seçmeni ve taraftarları da şimdi kandırıldık, saflığımıza geldi gibi bahaneleri arkasına saklanmaya çalışmaktadırlar.

İki-üç ay öncesine kadar neredeyse peygamber katına yükselttikleri F.Gülen hakkındaki en ufak bir eleştiriyi bile sanki dine saldırı gibi algılayıp savunma ve hatta saldırıya geçenler sanki bütün bunları kendileri yapmamış gibi, sanki haberleri yokmuş gibi, sanki "örgüt" bir gecede Devletin yarısını ele geçirmiş gibi davranıyorlar.

Evet Sayın Başbakan "acırsak acınacak duruma düşeriz." İşte bu nedenle ne size nede sizin gibi düşünenlere acımıyorum.

Zamanında sırf fikirleriniz yüzünden cezaevine girdiğiniz ve siyasi yasaklı duruma düştüğünüzde sizin siyasi haklarınızın verilmesi ve Milletvekili olmanızın önünü açan düzenlemelere karşı çıkmayışımız size acıdığımızdan değil fikirlerinize en ufak bir saygım olmamasına rağmen bu durum en azından fikirlerin ifade özgürlüğüne aykırıdır diyen "demokratik" düşünce tarzımızdandır.

Bu yazdıklarımın bütün içinde ele alındığında F. Gülen cemaatini savunma yada haklı görme gibi bir anlama gelmediği açık olmasına rağmen anlamak istemeyenler için belirtmeliyim ki "cemaat" te en az hükumet (T.ERDOĞAN) kadar suçludur.

İkinizin arasındaki kavga bizim kavgamız değildir ama bu kavgadan en büyük zararı da biz görmekteyiz.

Sizin bu Millete ait olan Türkiye Cumhuriyeti Devletini paylaşma kavganıza da yine bu Millet Hukuk ve Demokrasi kuralları içinde son verecektir.