Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Mayıs '14

 
Kategori
Güncel
 

"Ben yaptım oldu" mantığının esiriyiz bugünlerde

"Ben yaptım oldu" mantığının esiriyiz bugünlerde
 

Gerçek ışık, bilim ışığıdır...


ALLAH GERÇEĞİ “İNSAN SEVGİSİDİR”

Allah insanı yaratır, bütün meleklere emreder:

“Önünde secde edin” der…

Bütün melekler biri hariç insanın önünde secde eder.

Şeytan hariç…

Allah sorar: “Sen niye secde etmedin” diye…

Şeytan yanıtlar:

“Ben ondan üstünüm onun karşısında secde etmem” der.

Allah sorar:“Niye” diye…

Şeytan yanıtlar:

“Beni ateşten yarattın… Onu çamurdan” der.

Allah seslenir şeytana:

“Sen kibre kapıldın… Defol git!” der.

Şeytan son kez bir şey ister Allah’tan:

“Bana kıyamete kadar izin ver” der.

Allah: “Peki, izin verildi” der. (Kuran)

Burada temel düşünce:

Allah için asıl gerçek “insan sevgisidir”.

Allah gerçek anlamda “insan severdir”.

Bu bizi şuraya götürür: İnsanım diyen herkes katıksız “insan sever” olmalıdır.

Gerçek anlamda ama… Bunu üstüne basa, basa söylüyorum.

Nasıl ki Allah sevgisi şüphe götürmüyorsa insan sevgisi de şüphe taşımamalı!

Nedir “insan severlik” öyleyse

İnsan severlik:

*İnsanın yaşama güdüsünü tatmin etmektir!

*Güvenliğini kesinlikle sağlamaktır.

*Sevilme güdüsünü gerçeklemektir.

*Bir statüye sahip kılmaktır.

*Kendisini özgürce ifade etmesi özgürlüğü tanımaktır.

Yukarıdaki “beş temel gereksinim” her insan için aynen geçerlidir.

İnsanı sevdiğini söyleyenler bunlara karşı olamazlar!

Hem insan severim deyip de hem insanın bu temel gereksinimlerinden birine dahi zarar verenler sevgiyi kesinlikle bilmiyorlardır. Onların sevgisine de güvenimez tabi...

Şimdi bugünlere gelirsek:

AKP, özellikle Başbakan “Yaratılmışı severiz yaratandan ötürü” diye “yeri göğü inletiyor”, değil mi?

Peki, öyle mi sizce?

Ne diyor Koca Yunus; “Bir kez gönül yıktıysan/ Bu kıldığın namaz, namaz değildir” değil mi?

Başbakanın kırdığı gönül sayısı… Hadi boş verelim onu…

Ben AKP içinde gerçek Allah severlere sesleniyorum:

Sizleri bu konuda yeterli derecede atak görmüyorum.

Gelin daha aktif duruma gelin…

Şu duyarsızlıktan vazgeçin… Bizi ve ülkemizi daha güzel duruma getirin.

Daha çağdaş bir yaşam yaşatın!

Yarın “hesap gününde” bunun hesabını veremeyeceksiniz, aklınızı başınıza toplayın!

Ben şahsen çok bir şey istemiyorum:

Daha sevecen olun, insanların da daha sevecen olmalarını sağlayın yeter diyorum…

Durdurun bu hırgürü!

İnsanlarımız barış içinde yaşasınlar!

Paylaşmayı dayanışmayı göstersinler, görsünler!

Ülke bolluğa berekete erişsin!

Şu Kürt olayına gerçek gözle bakın!

Başbakanın Cumhurbaşkanlığı hevesinin ülkeyi bir ayrıştırmaya götürdüğünü görün!

Kürt oylarının Başbakana akması uğruna sonu felaketle bitecek bir Kürt ayrışması yaşıyoruz, bunu engelleyin!

Başbakan ikinci turda seçilse ne olur sanki?

Ben özellikle AKP içinde “bilim terbiyesi” almış ve” insan sever” kişilikleriyle öne çıkmış insanların çok olduğunu biliyorum.

Biliyorum da bunların sessiz kalarak ne yapmak istediklerini bilemiyorum.

Bilim bugünkü Türkiyeyi tanımlayamıyor doğrusu!

Bugünkü durumda Türkiye’nin daha çağdaş ve daha insancıl yapıya kavuşması zor!

Bugünkü Türkiye bilimi kullanmıyor çünkü!

Bugünkü durum "aksi sese" hiç değer vermiyor, oysa gerçek ilerleme “fikirlerin çatışmasından” doğar!

“Ben yaptım oldu” mantığının esiriyiz şimdilerde!

Saygı ve sevgilerimle…

 

 
Toplam blog
: 1253
: 175
Kayıt tarihi
: 04.07.10
 
 

1949 yılında Söke Nalbantlar köyünde doğdum. Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Matematik bölümünden mez..