"En iyi" nedir?

"En iyi" görece bir kavramdır. Yüzlerce çeşidi vardır. Bu da seçimleri zorlaştırır. Herhangi bir kararı verirken tek bir değerlendirme olmalı. Bu, Benim Kim Olduğumun ifadesi mi? Bu, Kim Olmayı Seçtiğimin bir deklarasyonu mu?

Tüm hayat böyle bir deklarasyon olmalı. Zaten de öyle. Bu deklarasyonu ya şansa bırakırsın ya da seçimle oluşturursun. Seçimler doğrultusunda yaşana hayat, bilinçli aksiyonla oluşan hayattır. Şansa bırakılan hayat, bilinçsiz reaksiyon dizisinin oluşturduğu bir hayattır.

Reaksiyon, daha önce yaptığın bir aksiyonun tekrarıdır. Re-aksiyonda yaptığın şey, gelen verileri değerlendirmek için, bellek bankanda aynı ya da benzer bir deneyim aramak ve daha önce verdiğin tepkinin aynısını yine vermektir. Bu , tümüyle zihnin çalışma biçimidir, ruhun değil. Ruhun da kendi belleğinde olan verilere göre değerlendirme yapmanı ister; şimdi ve burada, kendi gerçek deneyimini nasıl yaratabileceğini sana göstermek ister. Bu, sıklıkla işittiğiniz "ruhsal arayış" deneyimidir. Ama ruhsal arayışınızı yapabilmek için sözcüğün tam anlamıyla "aklınızı kaybetmeniz", akıl (ego) sürecinizi devreden çıkarmanız gerekir.

Zamanınızı sizin için "en iyi" olanı tespit etmeye çalışmak için harcadıkça, sadece bunu yaparsınız: zamanınızı harcarsınız. Zamanınızı ziyan ederek harcamak yerine zamanı kazanmaya odaklanın.

Aklınızı(egonuzu) devreden çıkarmak harika bir zaman kazanma yoludur. Böylelikle daha seri kararlar verilir, seçimler daha çabuk hayata geçirilir, çünkü ruhunuz yalnızca ana ait deneyimlerle seçimlerinizi realitenizde yaratır, geçmiş ilişki ve olaylara yönelik eleştirilerle, analizlerle, kıyaslamalarla değil.

Aklınızı kaybetmeniz dileğiyle...