"Kader diyemezsin, sen kendin ettin"

Felaket malumunuz...

Mağdur yarat, mağdur bırak, mağdur yaşat.
Devam et:
Ver kömurü, ver makarnayı aç kalmasınlar, 'göz yum' dereye, tepeye, ormana; yapılsın gecekondular.
Soran olursa adına 'sosyal devlet olmanın gereği' de.
Göstermelik bir kaçını yık, 'arasında okul da olsun'.
İşlem tamam...
Sonrasında ver 'gaz'ı; adına 'hizmet' de, hem alkışlasınlar, hem gelsin oylar...
Geç başa, 'ben iktidarım' de.
Hatta ne istersen onu de.
'De' oğlu 'de' ...

Yüzünüzde gülücükler, laleler açsın.

Siz dünyada öylesine büyük, böylesine 'koskoca' metropollerin kaçında benzer felaket gördünüz.
Cahilliğime verin; ben ne gördüm, ne de duydum.

Kulağıma bir ses geldi;
2010 Avrupa Kültür Merkezi İstanbul mu olacaktı?
Doğru mu?
Sahi mi?

Böyle mi?...

İçilemeyen su...
Ses çıkaran sessiz asfaltlar...
Abidik yollar...
Gubidik metrobüsler...
Rivayete göre 12 Milyar dolarlık bütçe...

Sel gelir, can gider; bunlar kalır...

Ben bu 'kimin eli kimin cebinde' lafını çok tutuyorum. Nerede kullansam 'cuk' oturuyor.
Siz de kullanın, memnun kalacaksınız.

Yazımın the endi...

Çeşni olarak ve/veya blog dolgun görünsün diye, bundan sonraki bölümü felaketten sonra haber olan açıklamalara ayırdım.
Beyan sahiplerinin simleri bende saklıdır.
Faideli olabilir ama okumak mecburi değildir...(!)

................................

<ı>“Islah çalışmaları gayretimiz var. ... Ancak bu çalışmaların önüne her zaman engeller kondu. Atalarımız, ’derenin intikamı ağır olur’ demişler. Dere yataklarındaki ne tür olursa olsun, bütün yerleşimleri bizim süratle kaldırmamız lazım.Yarın çalışmalara başlayacağız. ... ”


"... Altyapıda da bazı sorunlarımız yok değil ama bu yağış maalesef çok güçlü, altyapıların bile dayanamayacağı nitelikte ...”


“Hepimizin hataları var. Gezegenimizi kötü kullanıyoruz.... İnsanlar doğal afetler karşısında çaresiz kalıyor. Çevreye ve doğaya saygılı olmak zorundayız.... İstanbul’un topoğrafyası malum.... Doğru yerlerde doğru yapılar yapmak gerekir.”


“Ne zaman dere yatağı işgal edilirse yatak tekrar işgal edilen alanı belli bir süre sonra da olsa geri alır. Bu tabiatın kuralıdır. Vatandaşlarımız dere yatağına ev yapmışsa bunu kaldıracağız. Bunun başka çaresi yoktur.”

"Şebeke suyunun ikinci bir duyuruya kadar içme amacıyla kullanılmaması, böcek, kemirgen ve yabani hayvanlarla temastan kaçınılması, vatandaşların uyarılması".