Erkan Sarıyıldız  uzun bir eğitimin ardından İç Hastalıkları Uzmanı bir doktor olduktan sonra, hayatı sorgulama ve kendini tanımak üzere uzun süreçler yaşamış. Bunun sonucunda tam zamanlı doktorluktan yarı zamanlı iç hastalıkları uzmanlığına geçiyor ve vaktinin diğer zamanlarında kişisel dönüşüm eğitimleri, kitap yazarlığı ve yurtiçi ve yurtdışı seminerlere katılıyor. Erkan Hoca’yı araştırmaya başladığımda resminden pozitif bir enerji aldım ve kendisine karşı simasında dolayı güven duygusu oluştu. Erkan Sarıyıldız ile Bağdat Caddesi’nde röportaj için buluştuk. Kendisini hayatı yüceltmeye ve kişilere daha güzel bir yaşam yaratmaları için rehber olmaya adamış şahsiyet.

Son Kitabı Sessiz Tango’yu da konuştuk. İnsanın hayatta sorgulamasını sağlayacak bir kitap. Kadının ruhu, kadının durumu toplumdaki kadının yaşadıkları, iş yerinde kadının sıkıştığı yerler, karı koca ilişkileri. Kadın erkek herkesin okuması gereken akıcı bir dille yazılmış bir kitap. Romanın kişinin içinde kendisini göreceği bir hayat var.


Erkan Bey kişisel gelişim ile kişisel dönüşümün farkı nedir?

Kişisel gelişim olanın yücelmesidir. Kişisel dönüşüm ise olanın değişmesi, yeni bir kimlikle ortaya çıkmasıdır.

İç hastalıkları doktorusunuz fakat aynı zamanda kişisel dönüşüm eğitmenliği yapıyorsunuz. Nereden nereye…

Aslında hiç böyle bir niyetim yoktu. Evli ve çocuğu olan standart bir doktordum. Yaşamın içinde 35 yaşına gelince hayat bu kadar olmamalı dedim. Gidiyor, geliyorum ve hedeflerime ulaşıyorum hayat bu kadar sığ mı? Klasik herkeste vardır, dönüşüm zamanı gelmiştir insanın. Hayatın anlamını ve kendimi sorgulamaya başladım. Ondan sonra ise bu alanda çalıştım. Rehberlerimin yardımıyla birçok süreçten geçerek ilk kendim dönüştüm. Yenilenme yaşadıktan sonra elim yazmaya, dilim söylemeye başladı. Ondan sonra ise eğitmenlik kimliğim ortaya çıktı. 'Keşke'lerim yok, 'iyi ki'lerim vardır. Çünkü ben seçimlerimi yaptıktan sonra düşünmem.

Benim kendi hikâyem var. Seneler boyunca başarı odaklı bir doktor kimliğim varken şu anda diğer kimliklerime zaman ayırmak için yarı zamanlı doktorluğa geçtim. Bu çok büyük bir dönüşüm. Bunu yapabilmek içindekini görmek ile alakalı. İçindeki sevmeli ve barışmalısınız.

Erkan Sarıyıldız ben kimim sorusunu kendine sordu mu?

Bu ilk sorudur. Kapıyı açan, yola çıkaran başlangıçtır. Bu yolculuk cesaretle gidilen uzun bir yoldur. Kişilerin etrafına sunduğu kimlikle içteki kimlik farklıdır. Bizim yaptığımız dıştaki kimlik ile içteki kimliği örtüştürmek. Daha doğrusu aynılaştırmak... En büyük sıkıntı aradaki açıklıktır. Ben mutluluğu değil gerçeği bulma amacıyla yaşarım. Zaten ben olduğunda ve böyle yaşadığında olduğun kimlikle mutluluk gelecektir. Bazı danışanlar bana ya içinden çıkanı sevmezsem diye sorarlar. Bu kişi asıl sensin nasıl sevmezsin?

Son kitabınız Sessiz Tango’nun önsözünde ‘’ Sayın okuyucu bu kitap bildiğiniz kitaplardan değil ‘’ notu dikkatimi çekti. Bildiğimiz kitaplardan ne farkı var?

Sessiz Tango’da seçimler var. Ve seçimi okuyucuya bırakıyorum. Kahraman bir yere geliyor orada ciddi bir yol ayrımına giriyor.  Okuyucu bu yerde kendi hayatında ne yapacağına karar veriyor ve kahramanın da o yönde gitmesine izin verebiliyor. Kendini mi bulacak yoksa eskisi gibi kurban rolünde mi kalacak? Kişilerin de hayatı böyledir. Hayatın her döneminde Dönüşüm için karşısına çeşitli fırsatlar geliyor. İkisini beraber aynı kitaba koymak farklı oldu. Aslında iki yolu da yazdım. Hayatta bir seçim yaptığınızda diğeri kaybolur. …

Yaptığın her seçim kaderinle dansındır…

Kitap şimdiye kadar yazdığım diğer kitaplardan farklı. Duygular, cinsellik, coşku, öfke, aldatma neredeyse her şey var. Tam bir hayat simülasyonu. Seçim yaparken bir yol ayrımına düşüyorsunuz. Ve seçimlerinizle varsınız. Hayatın dönemeçleri belirleniyor.

Kitabı yazarken nasıl analiz yaptınız?

Analiz yapmamın en büyük kaynağı verdiğim seans ve terapilerdir. Ben aynı zamanda kişisel dönüşüm seansları yapıyorum. Sorunu ve çözümü dışarıda arayan insanlara çözümün aslında kendilerinde olduğunu anlatıyorum. Kişiler karşısındakini suçlamayı bırakıyor ve yaşam içinde kendini bulmak için çalışıyorlar. Hayatın sorunlarını eline al ve çözümü sen üret. Kişilere hayatın gerçeğini gösteriyorum. Kişi kendi baktığı gibi görür her şeyi... Kişilerin yaşam seçimlerinde seçtikleri yolu görüyorum. O yüzden iki taraf hakkında bilgim çok. Biz burada dönüşüm çalışması yapıyoruz. Dönüşebilenlerin ve dönüşemeyenlerin yaşamını görüyorum. Böylelikle zor bir kurguyu bu kitapta sunabildim.

Aşk ve nefret duygusu yakın mı?

Dip dibe… Aşk ve nefret aynı kuvvette titreşir. Birbirlerine çok çabuk dönüşür. Kuvvetli duygular birbirine çok yakındır. Ben aşkın dönüşmesi gerektiğine inanırım. Aşk kalıcı olmaz. Sevgi ve saygıya dönüşsün.

Hocam mesela aşk 10 yıl sürdü

Aşk 10 yıl sürer mi? Abartma…

Aşk ne kadar sürer?

Gerçekle yüzleştiğiniz an biter. En uzun süren aşklar platonik veya kavuşulamayan aşklardır

“ Her Ruhun Bir Şarkısı Vardır ” adlı üçlemenin 1. kitabı. Devamı gelecek mi?

Kitabın içindeki kahramanların devamı değil konsept üçlemedir. Her Ruhun Bir Şarkısı Vardır üçlemesinin temelindeki düşünce bence her ruhun yaşadığı süreç bir melodiye uyar. Bu kitap tango, ikinci kitap bolero, üçüncü kitap ise rapsodi temalıdır. Zaman kavramı ile ilgili güzel bir hikâyenin örtüştüğü bir roman. Bu kitapta çok ufak bir rolü olan kahraman ikinci kitabın başkarakteri olacak.

 

Diğer kitaplar ne zaman çıkacak?

İkinci kitap yazılı fakat Destek Yayınevi ikinci kitabı üçüncü kitap olarak çıkarıp Bolero’yu önce çıkarmak istedi. Şu an Bolero’yu yazıyorum.

Sessiz Tango’yu kimler okumalı?

Herkes okumalı. İlişki ile ilgili çok ipucu var. İnsanın kendisiyle, arkadaşıyla ve toplumla ilişkilerinde çok yararlı olacaktır. Kitabı okuyanlar mutlaka bir şeyleri sorgulayacaklar. Kitaptaki sorgulamalar insanların çıkış yollarını görmesini sağlayacak.

Romanda yer alan karakterler gerçek mi?

Karakterler gerçek değil fakat gerçeğin yansımasıdır. Yaşamın içinde olan insanlar. Sokakta karşıma çıksa tanırım. Senden benden çok parça var.

Erkan Bey kitabın ismi neden Sessiz Tango?

Tango dönüşleri olan bir dans… Şehvet, kızgınlık, öfke vardır ama çok güzeldir. Hayat bir melodidir. Sert dönüşlerde olsa hayat akıp gidiyor. Hayatta söylenmemişlikler vardır o yüzden sessiz. Sessizlikler içinde ilerliyor.

Erkan Sarıyıldız Kimdir?

1970 yılında Adana’da doğan yazar, uzun eğitimler sonucu iç hastalıkları uzmanı bir doktor olduktan sonra hayatı sorgulama ve kendini tanımak üzere yaşadığı süreçler sonucunda hayata farklı bir bakış açısı kazanıldığında hayatın muhteşem yapısını fark etmeye başladı. Kazandığı deneyimleri ve bu hikâyeyi milyonlara ulaştırmak için önce blog yazarlığıyla başlayan, ardından da 7 kitaba ulaşan bir serüvene atıldı.

Kitapları:

Kendime Doğuşumun Güncesi, Simurg’un Gözyaşları, Geçit, Kırkıncı Tohum, Ayak İzlerim, Tüy Gibi Hafif, Anormal Kitap. Yaşadığı deneyimleri ve ulaştığı sentezi kişilere aktarmak amacıyla “Kendine Doğuş Atölyesi”ni kuran yazar, şu anda hâlâ doktorluk mesleğini sürdürürken bunun yanında, “Birey-sel Farkındalık Seansları”, “Theta Healing ile İdeal Kilo İdeal Yaşam”, “Kuantum Düşünce Tekniği” ve “Sağlığa Holistik Ba-kış” eğitimleri vermektedir. Yazarın bir de “Simurg Metodu-Yaşamda Ustalaşma Programı” adlı bir eğitim seti mevcuttur.

www.erkansariyildiz.com

Röportaj: Anıl Sural

twitter.com/AnilSural