'Nick'li yazarlar!

“Canım istedi” ya da “iki şey karalayayım da kenarda dursun” diye başlamıyorum bu satırlara. Günümüz modasında öyle ya hani! Yazmak için yazıyorum. Ve “Yazmak” olgusunun bilincinde olarak devam ediyorum. Bu bilinçle hareket etmenin erdemine vardım mı bilinmez ama günümüze bakıldığında sadece “Yazdım yazarları” sürüsü yığıldı geliyor. Maalesef gelişen teknolojiye ayak uydurma çabasında olan özellikle genç nesilde kendini gösterdi bu yığılma. Eline cep telefonunu - özür dilerim, akıllı telefonunu - alan yazmak için bir mecra buluyor kendine. Facebook, İnstagram,Twitter,Tumblr gibi sözde sosyalliğe katkı sağlayan olanaklar günümüzün yazar kadrosunu da bir hayli güçlendirdi maşallah. Bu sayede; gerçekten yazar olan, yazmanın ne olduğunu bilerek kaleme dokunan değerlerimiz dışında ismi cismi belli olmayan, anlaşılmayan yeni nesil yazarlarla karşı karşıyayız. Günümüz tabiriyle “Nick” yazarlarımız var artık.

Edebiyatta bir olgu vardır. Mahlas kullanır şairlerimiz yazarlarımız. Divan ve Halk Edebiyatlarında yazarların takma ad kullanması bir gelenekti mesela. Ya da geçim kaygısından, siyasi ve toplumsal sebeplerden dolayı mahlas kullanırdı üstadlar. Örnek vermek gerekirse 15. yy. Divan şairimiz Şeyhi’nin asıl adı Yusuf Sinan’dır. Ama hepimiz kendisini Şeyhi mahlasıyla tanırız. O dönemden günümüze takma adlar öyle yaygınlaşmıştır ki şairler ve yazarların gerçek adları unutulmuştur adeta.

Asıl adı Ömer Hulusi olan Muallim Naci; gerçek adı Mehmet Raşit Öğütçü olan Orhan Kemal; yine Ahmet Agah Beyatlı, Yahya Kemal; Musa Cevat Şakir Kabaağaçlı, Halikarnas Balıkçısı; Mehmet Nusret Nesin, Aziz Nesin bunlardan akla ilk gelenler.

Biraz önce bahsettiğim gibi, günümüzde mahlas değil de “nick”, “nickname” kullanan yazarlarımız var. Geleneksel edebiyattan örnek verdikten sonra günümüz tarzından kısaca bahsedeyim. Şeyhi mahlası diye bir ibare ne yazık ki yeni nesilde yok artık. Şimdilerde “asicojuk, chokdatlu, sonraGel, sucukHlukuruFasulye, EvrimdıŞı, KıyametGelseDeKopsak…” gibi saçma sapan mahlaslar - özürdilerim, nickname’ler - kullanan yazarlarımız var sevimli mi sevimli!  

Edebiyat sanattır; sanatın dil ile harmanlanışıdır. Edeb, namus, vatan, millettir. Edebsizliği kabul etmez. Bakın etrafınızdaki,sosyal medyalardaki yeni yetmelere; asi yazarlardan arsız belalara, arsız şairlere kadar haysiyet noksanı klavye kahramanlarımıza. Yazar demiyorum ben edebiyat fakiri “nick” zenginlerine. Yazar değil yazık diyorum. Edebiyatı, yazıyı şiiri arsızlaştıran dünyanız yıkılsın başınıza. Asi Jojuklar değil, Namık Kemaller,Y akup Kadriler, Halide Edipler, Orhan Veliler olsun baş tacımız. Yüreği sevgiden geçen yazarlarımıza sevgiler. Kaleminize selam olsun.