Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Aralık '15

 
Kategori
Güncel
 

"Realpolitik" ve Türkiye'nin "güncel dış politikası"...

"Realpolitik" ve Türkiye'nin "güncel dış politikası"...
 

Bizim bildiklerimiz ancak medyadan öğrendiğimiz kadardır...Ya bilmediklerimiz(!?)


YÜRKİYE'NİN, "REALPOLİTİK" GÜNCEL DIŞ POLİTİKASI, "YENİ OSMANLILIK" İLE SULANDIRILMAKTADIR...

x       x       x

TÜRKİYE'NİN "TUTSAK" DIŞ POLİTİKASI...

Yeni Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan sonra, batı benzeri "değişim ve dönüşümleri" gerçekleştirmek için, "devletiyle ve milletiyle" huzurlu bir ortama ihtiyaç vardı... Türkiye'nin yeni bir savaşı kaldıracak gücü kalmamıştı... Bu nedenle, Lozan Antlaşması'nda bile, hak ettiğimiz ve alabileceğimizden azını almakla yetindik...

Daha sonraki yıllarda, Balkan İttifakı, Bağdat Paktı, NATO ve Birleşmiş Milletler gibi teşkilatlar ile Avrupa Birliği gibi kuruluşlar ve başta ABD gibi ülkeler ile yaptığımız "dostluk ve müttefiklik" antlaşmaları hep barış içinde yaşamak için yapılan girişimler ve birlikteliklerdir...

Bütün bunlar, hem dünya hem de ülke barışının korunması ve devamı için yararlı girişimler ve birliktelikler idi... Ancak, bunların --diğer ülkeler üzerindeki olumlu olumsuz yanları, konumuz dışındadır-- Ortadoğu gibi sorunlu bir bölgede bulunan ancak yüzünü Batı'ya çevirmiş Türkiye için yararlı olduğu kesindir...

Bir de madalyonun öbür yüzü var...O yüz ise, Türkiye'nin dış politikası üzerinde olumsuz bir etki yapmıştır... Yukarıdaki bağlantılar ve birliktelikler, Türkiye'nin bulunduğu coğrafyadaki jeopolitik hassasiyetinin gereğini yapmasına imkan vermemiştir.

Ayrıca, Türkiye'nin, "ilkelere  ve duygulara" dayanan  "kuruluş dış politikası" da, Türkiye'nin, yabancıların deyişi ile "realpolitik"(x); bizim dememiz ile "gerçek ya da gerçekçi" bir dış politika uygulamasını engellemiştir...

Bu durum da, bulunduğu coğrafyada, jeopolitik konumu nedeniyle en etkin bir ülke olması gereken Türkiye'nin elini kolunu bağlamıştır... Ara sıra yaptığı "realpolitik" ataklar da, dışta, bağlantılı olduğumuz kuruluşlar ve birliktelikler; içte de, Türkiye'nin kuruluş felsefesinden kaynaklanan ve değiştirilmesi çok güç olan "ilkelere ve duygulara dayalı dış politikaya" bağlı olanlar tarafından engellenmiş ya da zora sokulmuştur...

Türkiye'nin dış politikası, "acaba ne derler?" korkusuyla atıl bir vaziyette kalmış ve "durağan" bir "yapıya" bürünmüştür...

x        x        x

"DURAĞAN" DIŞ POLŞTİKADAN "ATAK" BİR DIŞ POLİTİKAYA GEÇİŞ...

Türkiye'de, ilkelerden ve duygusallıktan arınmış gerçekçi(realpolitik) bir dış politikaya geçiş için bir zaman belirlemek gerekirse, başlangıç olarak, "one  minute" çıkışını göstermek yanlış olmaz gibime geliyor... "Dünya beşten büyüktür" çıkışı ise, bir "dik duruşun" bir "kendine güvenin" belirtisi olmuştur...

Bu iki çıkış, öteden beri dillendirilen "Büyük Türkiye" ideline uygun, o ideale açılan kapıyı aralayan itelemeler olmuştur... Türkiye, "bana dokunmayan bin yaşasın" içerikli çekingen dış politikadan yavaş yavaş "atak" ve "gerçekçi" bir dış politikaya geçiş yapmıştır...

 x       x       x

 "BÜYÜK TÜRKİYE"DEN KASIT, "YENİ OSMANLILIK" MIDIR?

Türkiye'nin, "ilkelere ve duygulara" bağlı "durağan" ve "atıl" dış politikadan, gerçekçi dış politikaya geçişi, bazılarınca "emperyalist" bir düşünce olarak algılanmış ve bu politikada "Yeni Osmanlılık" izleri aranmıştır.

Bu yaklaşımın, bence tutarlı bir yanı yoktur... Kültürümüzde bir deyiş vardır; "denenmiş denenmez" diye...Osmanlı da, sevapları ve günahları ile tarihteki yerini almıştır... Onu tekrar canlandırmanın bir alemi olmadığı gibi, "Büyük Türkiye" idealini de, "Osmanlılık" gibi eskide kalmış bir "sevda" ile sulandırmanın da bir anlamı yoktur...

Türkiye'de, AKP ile başlayan süreçte, bir kısım insanlarımızda ve toplumumuzda, "Osmanlı özlemi" olarak algılanabilecek  ve "nostaljik" bir duygusallığın varlığından söz etmek mümkündür... Ama bunlara bakarak, "Osmanlı mirası" üzerinden  siyaset üretmek doğru değildir... Ayrıca, bu o kadar da kolay değildir.

Büyüğümüz olan bir kısım "siyaset bilimcilerinin", bana göre, kendilerinin dahi inanmadıkları bu "yeni Osmanlılık" yaklaşımının, Türkiye'nin şu anda uygulamakta olduğu, dışa açık "gerçekçi" dış politikası ile yakından uzaktan ilgisi olmadığını da bildiklerini düşünüyorum...

Son sözüm, bloğumun alt başlığını tekrarlamak olsun :

Türkiye'nin "realpolitik" güncel dış politikası, "Yeni Osmanlılık" ile sulandırılmamalıdır...

 

cdenizkent

------------------------- :

(x) Realpolitik(Gerçekçi siyaset) : Birinci anlamı : Soyut programları ve değer yargılarını bir yana bırakarak, olabilene dayanan ve tek amacı etkinlik olan siyasal strateji...İkinci anlamı : İlke ya da ahlaka ilişkin düşünceleri ikinci plana atan strateji, toplumsal, siyasal vb. davranış biçimi...( Büyük Larousse Sözlük ve Ansiklopedisi, Cilt-19)

 
Toplam blog
: 979
: 1425
Kayıt tarihi
: 11.12.07
 
 

İstanbul doğumluyum. İlk, orta ve lise öğrenimi İstanbul'da tamamladım. İstanbul Üniversitesi'nde..