"Şakacı" E. Bağış'ın gider ayak fıkrası ve çıkan sonuç

Avrupa Birliğinden sorumlu bakanlık görevini devreden Egemen Bağış devir teslim töreninde “Bu komploları, tuzakları inşallah birlikte hayal kırıklığına uğratacağız.

Başbakanımızla yol arkadaşlığımız pazara kadar değil, mezara kadardır” demiş.

Daha sonra Bağış “Hamd olsun alnımız ak, başımız dik” deyip;

"Adımız şakacıya çıkmış, fıkra anlatmadan olmaz!” demiş ve bir Temel fıkrası anlatmış.

Fıkranın da sosyal medyada yazılıp çizildiğine göre Bayraktar’a örtülü biçimde eleştirilerde bulunmak için yaptığı yorumları yapılmış.

Örtülü fıkra şöyle;

“Temel, uçakta en öndeki koltuğa oturmuş.

Biri gelmiş, ‘Kalkar mısınız, burası benim yerim’ demiş.

Temel, ‘Kalkmam’ demiş. İş uzamış.

Pilot gelmiş, kulağına bir şey söylemiş.

Temel, ‘Hemen’ demiş kalkmış, arkadaki yerine oturmuş.

Merak etmişler ne söylediniz diye.

Pilot da, ‘Bu koltuk Trabzon’a gitmez dedim’ demiş.”

"Koltuk-Trabzon- gidememek" birleştirdiğimizde bunu bir de değişik yönlerden ele aldığımızda karşımıza;

"Siz nereden bileceksiniz?" cümlesi çıkıyor.

Mizah alanında hadsiz olarak 45 blog yazmış birisi olarak şu fıkrayı anlatılsaydı ne olurdu?  Merakımı yenemedim.

İşte fıkra;

"Temel yüzüyormuş. Mahallenin şakacı çocukları Temelin elbiselerini alıp saklamışlar.

Sudan çıkan Temel elbiselerini bulamayınca ellerini ayıp sayılan yerine kapatarak eve gitmek için köy kahvesinin önünden geçerken babası Temeli bu halde görünce köpürmüş;

'Ula...Temel! Ellerinle orayı saklayacağına, yüzünü saklasaydın ya... Ben de başı dik gezerdim.' demiş.

Yorumlar farklı olabilir ama "saklamak- ayıp- başı dik" sözcükleri  direk olarak alındığında;

"Biz nerden bilelim?" çıkıyor.