12 yaşındaki kız çocuğuna sözleşmeli tecavüz!

Adam, 12 yaşındaki öz kızını tüccar kılıklı 54 yaşındaki bir adama 5 bin lira karşılığında satıyor. Satışın, tarafların rızalarıyla olduğunu kanıtlamak için, bir “sözleşme” imzalanıyor. Öyle bir “sözleşme” ki, satılan kızın fotoğrafı bile var.

Babanın imzaladığı “sözleşme”de neler var?

Kime, hangi tarihte, kaça satıldığı/ teslim edildiği, o tarihten sonra adı geçen kişinin “kontrolünde” olacağı, baba olarak “rıza gösterdiği”...

Satılan kız adına "sözleşme"nin altına  not düşülüyor, kız, “’Babamın rızasını ben de kabul ediyorum” diye imza atıyor.

54 yaşında adam, görülüyor ki, işini sağlama alıyor.

Ne de olsa tüccar!

“Sözleşme”, “alıcı”nın, “tanıklar”ın imzası olsaydı ne de sağlam olurdu?

*****

Satıcı baba anlatıyor:

“Oğlum bu adamın yanında çalışıyordu. İtibarlı bir işadamıdır. Yaz aylarında kızım da, onun hırdavat ve inşaat malzemeleri satan dükkanında çalışmaya başladı. Bir gün bana ’Ben derin devlet için çalışıyorum. Senin kızında iş var. Onu okutmak ve eğitmek istiyoruz’ dedi. Kızımı zaman zaman alacaklarını ve eğiteceklerini söyledi. Hatta bana derin devlet adına bazı kağıtlar da imzalattı. Ben kızımı satmadım. Onu zaman zaman çağırıp, götürüyordu.”

Alıcı/ tüccar konuşuyor:

“... yaz aylarında ağabeyi ile işyerimde çalışıyordu. Bir gün babası geldi ve ev aldığını paraya sıkışık olduğu belirterek kızını satacağını söyledi. Ben de ’Olur mu öyle şey’ dedim. Hemen kızının boğazına bıçak dayadı. ’Ya satacağım, ya keseceğim’ dedi. Ben de kızı kurtarabilmek için atladım ve bıçağı alıp, ’Tamam ben alırım bu kızı’ dedim. Ama başım da belaya girmesin diye satış sözleşmesi yaptım.”

*****

Bu memlekette neler satılmadı ki?

Alan razı, satan razı...

Ticaret!

Öyle bir duruma geldik ki para gelsin de, nereden gelirse gelsin.

İnsan da satıldı, taşınmaz varlıklarımız da...

“Serbest piyasa” dendi, “altın yumurtlayan tavuk” misali, bu ülkenin gözde kuruluşları satıldı. Alan, gün geldi, ucuza kapattığını, yüksek fiyatlarla bir başkasına sattı.

En büyük alıcı/ tüccar, yabancılardı.

Ticaret bu!

Bir zamanların Maliye Bakanı, satışlara karşı çıkanlara, ‘‘Babalar gibi satarım.’’ dememiş mi?

Sattık, sattık, sattık...

*****

Adam, kızını satıyor; tüccar, satışı “sözleşme”yle sağlama alıyor.

Dendiğine göre, alıcı/ tüccar tutuklanmış!

Ya kızın satan babası?

Basına yansıdığı için duyduk; duymadıklarımız, kim bilir ne acı, ne akıl almazdır?

TURGUT ÇELİK/ Mersin