Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Ekim '13

 
Kategori
Müzik
 

1997'de Sezen Aksu'nun hem konserine gittim, hem de stüdyo basıp şarkılarını herkesten önce dinledim

1997'de Sezen Aksu'nun hem konserine gittim, hem de stüdyo basıp şarkılarını herkesten önce dinledim
 

İşte iki efsane bir arada... Onları tıpkı bu fotoğraftaki gibi bir arada sahnede izlediğim için şanslı olmalıyım. Konser izlenimlerim de 1997 yılındaki orijinal günlüğümden alınmadır.


21 AĞUSTOS 1997 PERŞEMBE: Bu akşamüstü dayımla yola çıktık. İlk önce Zincirlikuyu tarafına, oradan Korukent A/1 Blok’a gittik. Burada Raks’ın stüdyoları var. Biz Sezen Aksu’nun şirketi Karma Müzik’e girdik. Dayımın arkadaşı Ender Akay işlerini tamamlamak üzereydi. Bir – iki yıl önce Sezen Aksu’nun, anneannesinin portresini bitirmeye çalıştığını Number One’da okumuştum. O portre buradaydı.(2013’ten ilk not: O portreyi bu günlük yazımdan 1 sene sonra, yani 1998’de çıkacak olan “Adı Bende Saklı” albümünün çıkış şarkısı “Tutuklu”nun klibinde de görebilirsiniz.) Fotoğraflarda 1 tane Ahmet Utlu; 1 tane Sezen’in kocalarından biri ve oğlu Mithat Can Özer ile; 1 tane Tarkan, bir kadın ve Sezen Aksu, 2 tane de Levent Yüksel ve klibindeki (“Bi Daha”) karısı ile vardı. Bir tane tablonun satışa çıkarılacağını duymuştum. O tabloya burada rastladım. Sezen Aksu’nun bir iki yeni şarkısını dinledim. Yani albüm şarkılarını herhalde çalışanlar ve aileleri dışında Türkiye’de ilk kez biz dinledik. Hatta o sırada mix’lediği şarkının bitmiş halini belki de Sezen Aksu’dan önce duydum. Arkada bekleme salonundaydım ama kulağım stüdyodaydı. Bir de Yaşar Gaga’nın (daha çıkmadı) bitmiş albümünü dinledik. Sezen Aksu’nun remix albümü çıkmayacakmış. Onun yerine yabancı bir sanatçı olan Goran Bregovic’in şarkılarını Türkçe olarak yorumladığı bir albüm çıkacakmış. (2013’ten ikinci not: O albümün adı “Düğün ve Cenaze…”olacak. 1997 günlüğümde ne yazdıysam geçiriyorum ama web sitemin Sezen Aksu bölümü için geçirirken yine, ikinci kez dayanamadım ve o satırları yazdığımda bilmediğim albümün adını not olarak düşeyim dedim. Parantezi kapatıp 1997’deki orijinal cümlelerime geçiyorum) Dinlediğim şarkıların isimleri şöyle: “Aşk Acıtır”, “O Sensin”, “Ayışığı”… Kağıtlara baktım, orda gördüm. Bir de “Sevişelim Kıvıralım…” gibi garip bir isim vardı. (2013’ten üçüncü not: Doğrusu “Sevişelim Kırıştıralım” olacak. Yanlış aklımda kalmış. Zira bu satırları yazdığımda Yaşar Gaga’yı sadece Sezen Aksu’yla yaptığı “Bile Bile” düetinden tanıyorduk) Balkon çok büyüktü, dışarıda tenis sahası vardı. Bazı albümler ve demolar vardı. Albümlerden aklımda kalanlar Teoman CD’si, Rober Hatemo kaseti ve “Düş Bahçeleri” CD’si… Bir yere çiğnenmiş First sakızı koyulmuştu. Belki de Sezen Aksu’ya aitti. Ender Abi’yi Özkan Uğur aradı. Stüdyonun okuma kısmında bir davul, eski ve yeni mikrofonlar vardı. Ses cihazlarının nasıl olduğunu biliyorsunuz ama klimalar, bilmemneler hep Raks’tı.

Dayımın arkadaşını ziyaretinde hayranı olduğum Türkçe Pop Müziği’nin Kraliçesi Sezen Aksu’yu ya da başka sanatçıları görme umuduyla gelmiştim içten içe… Ama maalesef yoktular. Dayım, sanatçılarla ilgili sorduğum sorular üzerine “Onlar da senin benim gibi normal insanlar” diye cevap verdiğinde ve Viyana’da yaşadığı dönemlerden beri tanıdığımız Ender Akay da “Bende Sezen Aksu’nun tüm albümleri var” dediğimde sadece kuru bir “Teşekkür ederiz” diye cevap verdiği için (aslında “Beni tanıştır” umudum vardı ama yemedi ;) ) tüm heyecanımı içime attım. Tabii ki bir de henüz 1 senedir hayranı olduğum Şebnem Ferah’ın bayıldığım, her gün dinlediğim “Kadın” albümünün de mi bu stüdyoda kaydedildiğini sordum. “Evet burada da kayıtlar oldu ama çoğu İmaj Müzik’te kaydedildi” diye cevap verdi. Ama mutlaka Sezen Aksu ve Şebnem Ferah’ın konserlerine giderek onları görmek istiyorum.

9 KASIM 1997 PAZAR: Bugün bize Rehberlikçi, boş olan Türkçe dersinde, rehber soruları (yani hobi, çalışma masası, aile, v.b.) sordu. Benim yarısına gelmişken Matematikçi geldi ve sonra devam edilecek. Bir dahaki sefere ilk olmak kötü bir duygu… Sınavı kontrol ettik, çok fena çıktı. Neyse, sınav haftasının sonu mutlu bitti. Sezen Aksu ve Uğur Yücel’in “Kakara Kikiri”sine annem, ablam, kuzenim Mert ve dayımla gittik. Hem de yolda, radyoda, 1987 nostaljisi programında Michael Jackson çıkmıştı. Michael eşliğinde Sezen’e gittim yani. :D Çok güzeldi. 3,5 saatti. Bir ara Sezen Aksu bana uzun uzun baktı, ben de daha iyi görebilsin diye kalpli ışığı (halbuki yıldız da vardı, bozuldu) suratıma doğru yaktım. Keh keh. Bunca yıllık Sezen Aksu hayranıyım, bütün kasetleri var ama ilk kez gördüm. İki tane de bayan vokalisti vardı. Onlara da solo söyletti. İkisi de güzel söyledi ama en çok kilolu olanın sesini beğendik. Adı Işın Karaca mıydı neydi? Eğer albüm yaparsa ileride çok büyük bir isim olabilir. Diğerinin adı da Tuba Önal’dı. Zaten isimleri Sezen Aksu’nun albüm kartonetlerinde de “Geri Vokaller” bölümünde yazıyor.

Sezen Aksu’nun tüm kasetlerini aldım, yıllar önce İzmir Fuarı’nda “Hadi Bakalım”ı söylerken sesini duydum, şirketini gördüm ve nihayetinde bugün kendisini de görebildim. Ama sanki ilk kez görmemişim gibiydi. Ne bileyim, öyle hissettim. Bunun nedeni yıllardır dinlemem olabilir. Onu övecek ne yazsam az kalır falan. :) Cidden ama… Ben onun hayranıyım çünkü… Ama şirketini (yani Karma Müzik stüdyosunu) ondan daha uzun süre gördüm. Ama onu bir daha görmeyeceğim anlamına gelmiyor.

Sezen Aksu’ya eşlik eden müzisyenler Aykut Gürel, Ozan Doğulu, Tarık Sezer, Gürol Ağırbaş,Erdem Sökmen, Cihan Okan, Hakan Beşer, Murat Yeter, Ercüment Ateş ve GMG idi. Gazeteden gördüm. Sezen Aksu, müziğe başladığı yıllarda turnelerde başından geçenleri de anlattı. ‘‘Almanya Turnesi'ne Barış Manço'nun orkestrasıyla gittim. Onlar her parçada Dağlar'ı çalıyorlardı. Ben de üzerine kendi şarkılarımı okuyordum'' diyerek herkesi güldürdü.

Uğur Yücel’i de bugün Sezen Aksu’yla birlikte çıktığı “Kakara Kikiri”de görmüş oldum. Bayağı güzel show yapmıştı, hatta şarkı bile söyledi. En komik yanı Reha Muhtar’ı eleştiren bölümüydü. Reha Muhtar’ın haberindeki çalışanlar halbuki sadece espri olarak söylenen “Türkiye, Reha Muhtar’ı ne çok seviyor yahu” tarafını örnek göstermişlerdi. Show’u beğendim fakat ben herkes gibi her lafın ardından gülmedim.

 
Toplam blog
: 55
: 5967
Kayıt tarihi
: 12.06.07
 
 

1981 doğumlu bir Uluslar arası İlişkiler mezunuyum. 4 yıl televizyonculuk yaptıktan sonra trafik ..