2017 Bütçesi ve düşündürdükleri …

2017 bütçesi ekonomiyi kamu harcamalarıyla canlandırma hedefini vaaz ediyor.

Bu bütçede kamu harcaması vardır ama üretim yatırımlarına karşılık gelmemektedir.

Bu her şeyden önce “gelir toplama” sorunudur. Gelir ise tasarrufa değil “zam”lara bağlanmıştır.

2017 bütçesinde hükümet, milli gelirin % 21.5 büyüklüğünde vergi toplamayı hedeflemektedir.

Uygulanan ne kadar vergi kalemi varsa kabaca en az yüzde on bir artacağının sinyalleri başlamıştır.

Demek ki “toplanacak gelirler” zamlar artı vergiler şeklinde bir büyüklüğe dayandırılacaktır.

Vergiler, vergi dışı gelirler ve borçlanmayla gelirimizin % 26.8’i kadar harcama yapılacaktır.

Ez cümle hükümet, 17-B için milyar TL olarak toplamda 598 gelir, 645 gider’i hedeflemiştir.

Cari açık artmakla beraber ’17-Bütçesinde (17-B) gelir 11 gider 13 artacağından bütçe açığı artacaktır.

Bu hesapla bütçe açığının 47 milyar TL olarak belirmesi öngörülmektedir.

Tabii bu öngörü –tıpkı büyüme beklentisinde olduğu gibi- takvim yılı içinde kolaylıkla revize edilebilir.

Yukarıda kamu harcamaları “canlandırılacak” tespitini açalım… Bu, üretim yatırımları değil alt yapı ve sosyal yardımlar anlamına gelen bir canlandırma olacaktır.

Yani, büyüme ve milli gelir artışını orta vadede destekleyen bir maniveladan halen yoksunuz demektir.

Bir önceki yıla (2016) 16-B’ye baktığımızda 60 milyar TL öngörülen kamu yatırım harcamalarının 78 milyar TL gerçekleştiği anlaşılmaktadır.

Bu yatırımlarda ulaştırma, eğitim, tarım ve sağlık en büyük payı alan sektörler olmuştu…

16-B’de milyar TL olarak sosyal güvenlik prim desteği 22, KOBİ destekleri 1,1, Tarım Kredi desteği 2,4 pay alırken; yatırım teşvikleri 3 milyar TL, AR-GE ise 5,8 milyar TL destek almıştır.

17-B’nin kamu yatırım harcamaları açısından en temel özelliği sosyal desteklerin artmasıdır.

16-B ‘de yatırım teşviklerine sadece 3 milyar TL ayrılırken 17-B’de Evde Bakım’a 5,8, Sağlık Yardımlarına 7,2 ayrılmıştır.

Şunu anımsamak uygun olur: bütçenin “halka en çok hitap eden” kısmından konuştuğumuza göre, her an için bir yerel, genel (erken) seçim ve tabii referandumdan da konuşabileceğiz, demektir.

Tabii 2017 bütçesinin eleştirilecek yanlarının yanı sıra en olumlu yanı reel sektöre; tarıma, turizme, istihdama verilmesi planlanan desteklerdir.

Fakat yukarıda da değindiğimiz gibi kısa vadeli değil orta ve uzun vadeli sorunlarımızın çözümü üretim yatırımlarına ve doğrudan yatırım amaçlı sermaye girişine önem verilmesine bağlıdır.

Sağlam Para+Denk Bütçe için bütçenin lafzında, ruhunda ve uygulamasında 5 temel ilke olmalıdır:

1) Üretim Amaçlı Yatırımlar yapılmalı ve desteklenmelidir,

2) Kamu % 20 satın alma içinden makam aracı gibi gider kalemlerini kısmalı; tasarruf özendirilmelidir,

3)Gelir artışı zamlara değil, hakkaniyetli, etkili ve yapıcı bir vergi anlayışına dayandırılmalıdır,

4) Faizlerin üretimi, yatırımı, hatta gündelik yaşamı olumsuz etkilememesi için her türlü önlem alınmalıdır…

5)Kesin Hesap Komisyonu dahil TBMM ve belediyelerde bütçe meseleleri en saydam şekilde halkın bilgisine sunulmalıdır…

2017 Bütçesinin ulusumuza, tüm kurumlarımıza, bütün sektörlere ve çalışanlara, en verimkar gelişmeleri getirmesini dilerim.