3. GÜN BAŞ AĞRISI

Mutasyonlu değilmiş, bunu öğrendim.

Umduğumdan daha fazla kurumdan aradılar. Resmi kurumların her gün araması gerçekten şaşırtıcı. Öyle ki polis bile aradı. Biz kurallara uymayı öğrenmişiz ki bir kere aksini düşünemiyoruz bile. 

Buradan kendilerine teşekkür etmek isterim. Beklediğimden değildi ama gerçekten resmi kurumlar günde birkaç kez yokluyorlar. Hatır soruyorlar. Yardımcı olacağımız bir konu var mı diyorlar? Eksik olmasınlar.

Bugün başağrım vardı. Şimdilerde o da azaldı iyice.  Açıkçası ben olası durumları paylaşmak için böyle bir yazı dizisi başlatmıştım, ya naklen iyileşme ya da neyse...

Beni şu ana kadar pek etkilemedi belki bünyem sağlamdı, belki de hayatımda nadiren ilaç kullanmamamın verdiği  doğal yapımdan da olabilir bilemiyorum o yüzden de fazla bir şey söyleyemiyorum.

Neyse normal rutinlerimize devam edelim;

Geçenlerde bir arkadaşla konuşuyorduk bir adam vardı adam gözleri görmediği halde elektronik eleman satışı yapıyor ve binlerce elemanı birçok özelliklerini bağlantı, uç, nerede nasıl kullanılır vs takır takır sayan bir adamdı. Neden bilmem o adam ve arkadaşla yaptığımız o konuşma aklıma geldi...

Ne insanlar yaşar ya da yaşamakta

Kimileri var ki uyanık, pek uyanık

Gündüzleri âmâ gerçeğe kör gözler

Öte tarafta âmâlar sade göz görmez

Gönülleri apaçık, cin gibi zihinler

Birinde beyin var, içi çerçöp dolu

Diğerinde gönül var, deli dolu

Gözü görmeyen değil bilin derdimiz

Gözüne sokulmuş en gizli sırlar

“Benim bildiğim sır mola” der geçer.

Özgüvensiz, lakin gözü pek açık

Öte yanda biri ama dilinde hüneri

Attığı sattığı belli, aldattığı besbelli

İnsanoğlu işte, yüklendikçe küfeyi

Çok da kolay boylar daha bir derini

Batmak için çırpınır, vurur sırtına

Altın gümüş niyet, sırtında odunu