- Kategori
- Güncel
30 Mart seçimleri: CHA'ya güvenen CHP'lilerin sevinçleri kursaklarında kaldı!

30 Mart seçimlerini bir demokrasi şöleni içerisinde geride bıraktık.
Katılımın % 90 seviyelerinde olması demokrasimiz adına sevinilecek bir durumdu.
Bu, ayni zamanda yaşanan heyecanı da ifade ediyordu.
Sandıklar kapandıktan sonra herkes gibi ben de seçim sonuçlarını heyecanla bekliyordum.
Saat 7 gibi Haber Türk'ü izlemeye başladım. Seçim sonuçlarının açıklanmasıyla ilgili yasaklar henüz kalkmamıştı. İlk sonuçlar sunucuların ellerindeydi ama açıklayamıyorlardı. Sanırım biraz da zaman kazanmak için önce AK Parti Genel Merkezi'ne bağlandılar. Gayet sakindi. Derin bir sessizlık vardı. Belli ki seçim sonuçları bekleniyordu. Sonra da aynı şekilde CHP Genel Merkezi'ne bağlandılar. Ortalık bir anda şenlendi. Bağrışmalar, sevinç çığlıkları kırıla gidiyordu.
AK Parti'nin % 45'lerde bir oy alacağını ve 2009 yerel seçimlerine göre büyük bir başarı kazanacağını tahmin eden biri olarak şaşırmıştım. Demek ki CHP büyük bir seçim zaferi kazanıyor, buna karşılık AK Parti ilk seçim yenilgisini alıyordu. Bu durumu eşimle de paylaştım.
Saat 7.15'e geliyordu ki sunucu yasağın 7.15'de kaldırılacağını söyledi. Sonra ilk sonuçlar gelmeye başladı. Gelen sonuçlarla az önce izlediklerim tamamen çelişiyordu. AK Parti % 50'nin üzerinde, CHP % 19, MHP ise % 17 olarak gözüküyordu. Bu sonuçlara göre, olsa olsa AK Parti'nin sevinç naraları atması gerekirdi.
Biraz daha zaman geçti, Fatih Altaylı'yı yayına bağladılar. Altaylı'nın sözlerinden gerçeği anladım. Meğer iki farklı haber ajansı varmış ve bu iki ajans da tamamen farklı sonuçlar açıklıyorlarmış. Haber Türk'ün takip ettiği ajans da AA'ymış.
Bunu öğrenince hemen cemaat kanallarına geçtim. Ohooo!!! CHP'liler az bile seviniyorlarmış. Sarıgül İstanbul'da, Mansur Yavaş da Ankara'da fark atmışlar, % 50'lerde seyrediyorlardı. Diğer şehirlerde de benzer sonuçlar gözükuyordu.
Artık kanallarda seçim sonuçları konuşulmuyordu. Açıklanan sonuçlar farklı olduğu için her iki sonuçlar da kuşkulu hale gelmiş ve ajanslar tartışılmaya başlanmıştı.
AA devlet kuruluşu olduğu için, vurun abalıya der gibi herkes AA'ya yükleniyordu.
Nedense Cihan Haber Ajansı'nın seçim sürecinde, bütün anket şirketlerinin sonuçlarını görmezden gelerek milletle dalga geçer gibi yayınladıkları anket sonuçlarında AK Parti'yi % 35 olarak gösterdikleri ve bunun açık bir manipülasyon olduğu, yandaş medya denilen kanallar hariç, hiç kimsenin aklına bile gelmiyordu.
Nihayet CNN Türk'te Taha Akyol'un gerçekçi görüşlerini dinledim de biraz rahatladım. Aslında olay AA açısından Taha Akyol'un da dediği gibi çok normaldı. Çünkü ilk gelen sonuçlar, seçmeni az, küçük yerleşim yerlerinden geliyordu ve buralarda da CHP çok zayıftı. Her seçimde bu böyle oluyordu. Kalabalık merkezlerden oylar gelmeye başlayınca CHP'nin oyları hızlı bir şekilde artardı. Bu seçimde CHP Ankara ve İstanbul'da oylarını % 40 seviyelerine yükselttiği için, sonraki saatlerde % 28'lere kadar yükselmişti.
Aslında esas tartışılması gereken şey, sosyal demokrat olduğunu iddia eden CHP'nin neden varoşlardan değil de merkezlerden oy aldığıdır.
AA'nın durumu buydu.
CHA'nın durumu ise çok farklıydı. Anketlerde manipülasyon yaptığı kesinleşen CHA, şimdi de seçim sonuçlarında manipülasyon yapıyor gibiydi.
Burada da amacın, CHP'lilere erken bir seçim sarhoşluğu yaşatmak ve bunun sonucunda CHP'lileri sokağa dökmek, sonuçlar tersine döndüğünde ise kargaşa yaratmak ve sonuçta da seçimleri şaibeli hale getirmek olduğu iddia edilmektedir.
Cemaat her şeyini 30 Mart seçimlerine bağladığı için CHA da bu kapsamda üzerine düşeni yani harakiri yapmıştı. Çünkü bu gibi kurumlarda güven çok önemliydi.
CHP'ye gelince, dersane tartışmaları ve 17 Aralık süreçlerinden sonra gizli müttefik edindiği Cemaat'e çok güveniyordu. Kılıçdaroğlu adeta imamın kosterine binmiş ve dümeni onun imanlı ellerine teslim etmişti. Cemaat medyası; CHP propagandasında, RTÜK'ün yasaklarını da hiçe sayarak, aktif yayıncılığa yönelmiş, Kılıçdaroğlu da Cemaat kanallarının birinden çıkıp diğerine girer olmuştu.
İşte bu işbirliği ve güven CHP'ye pahalıya patladı. CHP, CHA'nın ilk sonuçlarını alır almaz hemen seçim kutlamaları hazırlıklarına başlamış, bu amaçla Genel Merkezlerinde Kılıçdaroğlu'nun zafer konuşmasını yapması için bir de platform hazırlamıştı. Kutlamaları kaçırmamak için Genel Merkez'e koşan partililerin sevinçleri de işin cabası.
CHP'nin Ankara adayı Mansur Yavaş ise CHA'nın getidiği sonuçlara kendisini o kadar kaptırmıştı ki, zafer sarhoşluğu içinde daha erken saatlerde ekranlara çıktı ve "Bütün sonuçlar elimde; %49'la seçimleri kesin olarak kazandık, %50'yi geçeceğiz" açıklamasını yaptı. Oysa aynı saatlerde AA'nın verilerinde Ankara'da daha oyların % 50'si bile sayılmamıştı ve AK Parti % 46'ya % 40 önde gözüküyordu.
Mansur Yavaş'ın çevresinde toplaşan zavallı partililerin coşkusunu görmeliydiniz!
Peşinden AK Parti yetkililerinden ve Melih Gökçek'den, biraz da dalga geçen üslupla, yalanlamalar geldi.
Platform hiçbir zaman konuşmacısını ağırlayamadı...
Partililer büyük bir hayal kırıklığı yaşadılar.
Mansur Yavaş da bir daha ekranlara çıkamadı.
Ne diyelim...
CHA'ya güvendiler, sevinçleri kursaklarında kaldı!
31 Mart 2014
Hasan Basri Özgen