- Kategori
- Futbol
58. maddeye papatya falı

Büyük gün geldi çattı; yarın 58. maddeye ilişkin TFF genel kurulu toplanıyor. Yapılmışsa eğer; şikeden daha vahim hatalara imza atan TFF bugüne kadar ki süreçte sadece "onaylayıcı" veya "izleyici" konumundan kendisini bir türlü çıkarmadı.
Kararın hala verilememiş olması bir yana; Fenerbahçe'nin Şampiyonlar liginden men edilmesinde UEFA'nın, "ligler zamanında başlayacak" dediğinde Kulüpler Birliğinin; ligleri ertelediğinde savcının, Play off denen saçmalığı gözümüzün içine soktuğunda yayıncı kuruluşun direktiflerini yerine getiriyordu aslında!
Ülkede futbolu yönetmesi gereken kurum; her önüne gelenin futbolu dilediği gibi yönetmesi karşısında sus pus olup "borcuna karga" görüntüsü verirken; sesini çıkaranları ise 20 yıl önceki iddialarla ilgili tehdit edip "alacağına şahin" olabiliyordu.
İddiaların en orta yerindeki Fenerbahçe hakkında hiçbir yorum yapmamaya özen gösterirken; bir düzenbazın bulduğu, yıllarca sakladığı halde ne hikmetse bugün ortaya çıkardığı "kağıt parçasını" delil addedip; yasa kapsamının dışında olduğu halde "onların da kupalarını alırız" diyerek Galatasaray yönetimine gözdağı vermeye kalkışması; TFF'nin "içerde" bile olsa kimlerin direktifiyle yönetildiğinin göstergesiydi. Şike soruşturmasında adı geçen futbolculara "lisans" verilmezken; yine aynı soruşturmada, üstelik de küfürlerle dolu ses kayıtları ve hakkındaki şike iddiaları bulunan kişinin "başkanvekili" olduğu; ödüller verdiği bir kurumdan artık ben Türkiye futbolu adına hiçbir katkı beklemiyorum.
58. madde için genel kurul yapılması; hele hele bunu yaparken de Kulüpler Birliği denen ucube yapıya "UEFA'nın şartları bunlar bunlar; buna göre kendinizi kurtaracak kılıf hazırlayın" mealinde "tavsiyeler" verilmesi, bu garip yöneticilerden olan kurumun son tiyatro oyunu olacaktır. Ve ben tahmin ediyorum ki; bu genel kuruldan ne sonuç çıkarsa çıksın; yönetim olmasa bile Başkan Aydınlar istifa ederek ayrılacaktır!
Göreve geldikten hemen sonra şike bombasını kucağında bulan; bu bombayı Fenerbahçe'nin üstünde patlatmaya "taraftarlık" duyguları izin vermeyen; başka kulüplerin üzerin de patlatırsa da olacaklardan çekinen bir başkan istifadan başka neyi hedefleyebilir ki?
2 saat içinde bütün sistemi alt üst edip, sırf yayıncı kuruluş daha fazla kazansın; aman ihaleden vazgeçmesin diye, kimin neresinden uydurulduğu meçhul bir play off sistemini pat diye gözümüze sokan; Avrupa Kupasına gidemeyen Milli Takım için tüm yetkiyi Abdullah Avcı gibi bir garibana vererek gelebilecek her türlü tepkiyi şimdiden "soğuran" bir yönetimin başkanlığını hiçbir insan bu kadar sürdüremez!
TFF Başkanı istifa etmeldiri evet; ama istifa ederken de çıkıp erkekçe açıklamalıdır: Şike kararını neden genel kurula bıraktığını; şimdiye kadar neden herhangi bir girişim yapılmadığını, Milli Takımı Abdullah Avcı'ya emanet ettikten sonra "uçak bileti" dışında kendisine hangi desteklerde bulunduklarını; Abdullah Avcı bas bas bağırıp yeni bir takım kurmak istediğini söylediği halde; bu fikstürle yeni bir Milli Takımın hangi ara toparlanıp alıştırma ve hazırlık maçları yaparak kaynaşacağını neden düşünmediklerini açıklamalıdır!
58. madde bu saatten sonra değişmiş ya da değişmemiş hiç umrumda değil! Çünkü Türkiye'de futbolun en büyük yöneticisi Yayıncı kuruluş! Sonra Kulüpler Birliği denen zırvalık! Sonra UEFA, siyasi iktidarlar (Bu sadece AKP'ye has bir durum değil) en son eklenen de "özel yetkili savcı"lar!
Siz bu kafayla değil 58; 1058 madde de değiştirseniz; bir arpa boyu yol gidemeyiz bile diyemeyeceğim. Çünkü hep geriye gitmeye devam ederiz. Hem de arpa boyu değil; arpa tarlaları boyunca.
Ben bir GS'lı olarak tabiki Fenerbahçesiz kazanılmış şampiyonluktan bir tat alamam! Ancak; suçlu varsa bir an önce belirlenmeli, şahıssa şahsa, kulüpse kulüplere, kriter neyse o oranda cezaları bir an önce verilmelidir!
Ama bu TFF gibi görünen; ancak içinde birçok "leş yiyici canavarı" barındıran yönetimler olduğu sürece...
Türkiye futbolundan umudum yok!