Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

31 Temmuz '08

     
    Kategori
    Sosyoloji
     

    Hayatımın en mutlu günlerini yaşıyorum

    Sevgili okurlar

    Sık sık büyükşehirlerde komşuların birbirlerini tanımadılarından sikayetçi olunur durulur ya bende 4 yıl önce görevde yükselmem nedeniyle Ankara'ya tayin olup geldim. Uzun süren aramalar sonucu emekte güzel sayılabilecek ev kiraladım karşı komşum taşınırken kolay gelsin hoşgeldiniz dedi, teşekkür ettim ama konuşmayı daha ileri götürmeme izin vermeden evine girdi. Bir süre sonra bir bayan geldi, kendini tanıttı, apartman yöneticisi olduğunu söyledi içeri davet ettim girdi, çok sevinçliydim komşu gelmişti hemen ev sahipliği yapıp onu en güzel nasıl ağırlayabilirim çabasına koyuldum ki bayan çok kısa kalacağını söyledi ve aparmanın kurallarını anlatıp gitti,

    üzülmüştüm güzel bir evim vardı komşularım olsun istiyordum ama ilk denemelerim olumsuz olmuştu, neyse zamanla olur diyordum sabahları işe giderken merdivenlerde oldukça nazik bir şekilde günaydınlaşıp iyi günler diliyorduk, akşamları yine merdivenlerde iyi akşamlar dileyip evlerimize giriyorduk. Ne oluyordu anlamıyordum konuşmalar bir türlü gelişmiyor bu kalıpların dışına çıkamıyordu aradan iki yıl geçmişti durumda bir düzelme yoktu, bir yaz günüydü oğlum trafik kazası geçirmiş bir ay hastanede yattıkdan sonra oğlumun ayağı alçıda evimize geldik, komşulardan görenler oldu, belki geçmiş olsuna gelirlerse tanışır muhabbeti ilerletiriz dedim o da ne balkon akıtıyorum karşı komşu seslendi komşu oğlanı gördük geçmiş olsun ne oldu, sorma komşum trafik kazası geçirdi geçmiş olsun, bizde sizi göremeyince tatile gittiler sandık, evet memlekete tatile gitmiştik ama kaza olunca daha uzun kalmak durumunda kaldık, allah bağışlamış büyük geçmiş olsun iyi günler, konuşmaları duyan üst kat komşumda balkonuna çıkıp aynı dileklerde bulundu ve evlerine girdiler o günden sonra evimi daha özenli düzeltmeye, daha hazırlıklı olmaya gayret ettim, hep bekledim bana geçmiş olsuna gelecekler diye günler geçti oğlan iyileşti okullar açıldı oğlumu eskişehir'e üniversiteye yolcu ettim ne gelen var ne giden, Ankara'ya geleli dört yıl olmuş bilmediğim bir şehir tanımadığım iş çevresi tanımadığım komşularla hayata baştan başlayarak yeni bir dünya kurma çabasındaydım. Şehri; ihtiyaçlarımı karşılayacak kadar öğrendim alış-veriş merkezleri, sinemalar ve tiyatroların yerlerini, iş arkadaşlarımla da çok iyi kaynaştım birlikte sosyal aktiviteler de yapmaya başladık, fakat öyle zamanlar oluyor ki eve geldiğimde yanlızlığımı çok derinden hissediyordum, komşularımla bir türlü duvarları yıkıp kaynaşamıyoruz bu durum beni evden de soğuttu, ben de daha sıcak ortamların kurulabileceği mevkilerde ev aramaya başladım bu arada söylemeyi unuttum yanlız kalmamak adına Ankara'ya geldiğimde bir sosyal derneğe üye olmuştum ayda iki kez toplantılarına katılıyordum, yine bir toplantıda ev aradığımı arkadaşlarımla paylaştım kısa bir süre sonra telefonum çaldı, dernek arkadaşım karşı dairesinin boşaldığını hemen gelip evi görebileceğimi ve isterse ev sahibi ile görüşebileceğini söylüyordu, randevulaştık işten izin alıp gittim ev küçük ve şimdi oturduğumdan daha bakımsız ama karşımda sıcacık bir insan vardı sevgi dolu gözlerle bana bakıyor ve buraya taşınırsam çok mutlu olacağını söylüyordu, bende bütün içtemliğimle tamam dedim, ev sahibine durumu anlatıp arkadaşına evi vermesini rica edince kolayca anlaştık evi kiraladım. temizlik ve taşınma masraflarını karşılayabilmek için maaş gününü bekliyordum ki yine bir telefon, yeni komşum; hayatım dedi evini temizlettim, nakliyecileri ayarladım pazarlıkları yaptım adresini verdim cumartesi sabah geliyorlar sen hiç birşeye dokunmuyorsun onlar herşeyi ambalajlıyorlar ve taşıyorlar öğleden sonra da artık komşum oluyorsun tamammı dedi fakat dedim ben şu an bu masrafları karşılayacak durumda değilim maaş gününe de yedi gün var, şekerim dedi sana masraf soran var mı günü geldiğinde hesaplaşırız. O anımı anlatamam tanrım ne güzel bir duygu kelimelerle anlatmak öyle zor ki her şey komşumun planladığı gibi sorunsuz bir şekilde tertemiz bir eve hiç bir aksaklık olmadan taşındım öyle ki bulunan taşıyıcı firma herşeyi yerleştirdiği için cumartesi günü hem taşınıp hemde evi yerleştirdim ve pazar günü memleketten gelen misafirlerimi rahatlıkla ağırladım onlarda inanamadılar.

    İlk Baharın ilk günlerinde büyük mutluluk yaşıyordum taşındığım ev 2. kat ve biraz küçük fakat bahçe içersinde bir site, balkonda otururken rengarenk çiçekleri seyretmek ne güzel olur hayaliyle epeyce çiçek fidanı ile bir pazar günü bahçeye çıktım, kapcıdan yardım istedim biz bahçe düzenlemesi yaparken diğer komşularda yanımıza gelip bize fikir verdiler ve o gün akşama kadar hem sohbet ettik hemde çok güzel bir bahçe yaptık, akşam komşularla bahçede çay içerek sohbete devam ettik, artık akşamları iş dönüşü bahçede toplanıp çiçekleri suluyor komşularımızla çay içip sohbetler ediyoruz, komşumla eksiklerimizi tesbit edip alışverişe gidiyoruz, memelekete izine gittiğimde anahtar bırakıp evdeki çiçeklerime bakmasını istiyebiliyordum, bu günlerde sevdiğimiz yemekleri yapıp birbirimize ikram edip, akşamları birlikte vakit geçiriyoruz, bir akşam kendisi operayı çok sevdiğini sezon açılınca birlikte gitmeyi teklif etti öyle mutlu oldum ki benim geldiğim yerde opera yoktu komşum sayesinde opera ile tanışacağım. Sevgili okurlar artık işede yürüyerek gidip geliyorum, nisan ayından bu yana yaşadıklarım beni öylesine mutlu ediyor ki işim de daha verimli ve yaratıcı çalışıyorum iş arkadaşlarım bu günlerde çok güzelleştiğimi söylüyorlar ben nedenini biliyorum komşumun bana verdiği mutluluk sevgiyle kalın sevgilerinizi ertelemeyin

     
    Toplam blog
    : 1
    : 387
    Kayıt tarihi
    : 30.07.08
     
     

    Değişik konuları araştırmayı severim. Tarih, felsefe sosoyolaji konularında hergün birşeyler okumaya..